4. Bölüm

25.6K 2.4K 775
                                    

Merhabalar!

 Oy ve yorumlarınızı bekliyorum.

 Keyifli okumalar!

Bölüm düzenlenmiştir.

Instagram: zeyneparadaa

¤¤¤

Sefa'yı bir duvarın önünde çökmüş hâlde bulduğumda yanına doğru ilerledim. Neden burada oturuyordu? Sormalı mıydım yoksa sesimi bile çıkarmadan gitmeli miydim? Elimi kaldırdım ve omuzuna dokunmak istedim. Ama o bana fırsat vermeden başını kaldırdı ve boş boş bakmaya başladı. "Niye geldin?" diye sordu. 

"Neden tostumu aldın?" diye sordum.

"Beklemeyi sevmiyorum ve yeni gelen kız iyimsere benziyor diye tostunu bana verebileceğini düşündüm. Sende verdin."

"Ben vermedim. Sen alıp gittin."

"Kendine tost alıp yedin mi?" diye sorunca kafamı salladım. "E daha neyi sorguluyorsun? Tost yemişsin işte!"

"Uyuz!"

"Eyvallah."

"Şirin?!" diyen Hazar'ın sesini duyduğumda koridorun başına baktım.

"Geldi seninki!" dedi Sefa, sırıtarak. 

"O benimki değil." dedim ve Hazar'a doğru ilerledim.

"Ne yapıyorsun orada?"

"Hiçbir şey!" 

"Hoca sizi bekliyor! O nerede?"

"Neden kavgalısınız?" diyerek konuştum, onun sorusuna cevap vermeyerek.

"Onun hakkında konuşmayı sevmiyorum." dediğinde kafamı salladım.

"Peki."

Beraber sınıfa doğru ilerlerken tekrar konuştu. "Onunla daha önce karşılaştınız mı?" diye sordu.

"Birileri onun hakkında konuşmayı sevmiyordu galiba." dedim dudaklarımı birbirine bastırarak.

Sesini çıkartmadı. Beraber sınıfa girdiğimiz de hoca bize doğru geldi. "Sefa nerede?" diye sordu.

"En son koridorun sonundaydı." dediğimde hoca gidip bakmamı söyleyince laboratuvardan koşarak çıktım. Koridorun sonuna gittiğimde sadece çantası vardı. Tekrar sınıfa döndüm. "Orada yok ama çantasını oraya bırakmış."

"Gidin onu bulun. Yeterince kaynadı zaten ders." dediğinde hoca kafamızı salladık.

"Hocam tenceremiz yok ki." dediğini duyduğumda Murat'ın, gülmeye başladım.

"Sen üst katlara bak. Ben seni burada bekleyeceğim." dedi Hazar duvara yaslanarak.

"Sen aramayacak mısın onu?" dediğimde kaşlarını havaya kaldırdı. Gözlerimi devirdim ve yukarıya çıktım. Tüm erkek lavabolarını gezmiştim ama o yoktu. En son saçma bir kararla çatıya bakmaya çıktım. O an da Sefa'yı aşağıya bakarken buldum. Hızla yanına koştum ve kolunu tutarak onu geriye doğru çekiştirdim. İlk başta affallasada kendini toparladı ve kaşlarını çatarak bana baktı. "Şükürler olsun." dedim elimi göğsüme koyarak. "Son anda yetiştim yoksa atlayacaktın."

"Ne saçmalıyorsun sen? Ne atlaması? Ruh hastası!" dedi ve yanımdan ayrılarak içeriye girdi.

"Ne yaptım şimdi ben?" dedim ve arkasından ilerledim. Sınıfa girdiğimiz de hoca bize doğru yaklaştı.

LİSE SAKİNLERİ SERİSİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin