KOYU LÂCİVERT SEVDA

LÂCİVERT | OTUZ DOKUZUNCU BÖLÜM ♤ GİRİFT

Merhaba,

Yoklama alıyoruz, herkes burada mı?

Okuduğunuz saati paylaşır mısınız?

Satır araları boş kalmasın 🐣

Keyifli okumalar diliyorum.

22.02.2021

OTUZ DOKUZUNCU BÖLÜM
♤

GİRİFT

♤

İzmir'in sıcağında halüsinasyon gördüğümü zannedecek kadar şaşkın ve bir o kadar da mutluydum. Telefondan özlem gidermenin yetersiz olduğunu şu an daha iyi anlamıştım. Akif Karan'ın seri adımlarına ayak uydurarak yolun karşısına geçtiğimizde Argun ağabeyim güçlü kollarını iki yana açarak esmer tenine yakışan gülümsemesini genişletti.

"Özlettin kendini, sarıl bakayım abine."

Akif Karan'ın omzumun etrafına çepeçevre sardığı kolunun altından çıkarak hızla Argun ağabeyime ilerledim ve hissettiğim özlemin karşılığıyla ona sımsıkı sarıldım.

Yüzüm omzuna denk gelirken, "Ben de sizi nasıl özledim bir bilsen," dedim sırtımdaki ellerinin güven verici baskısı artarken.

Zuhal annemin yanında her ne kadar mutlu olsam da Argun ağabeyimi ve Defne'yi çok özlemiştim. Tabii diğer aile üyelerini de. Tuğrul'un kötü şakalarını bile.

Başımın arkasına çıkan eliyle saçlarımı usulca okşarken, "Bundan sonra seni uzun süre yanımızdan ayırmayacağım küçük hanım. Defne'min iki lafından biri sensin. Oğlum desen dilinden düşürmüyor ablasını." dedi hafif sitemle.

Sırtımdaki kollarını bollaştırınca omzundaki başımı kaldırıp biraz geri çekildim. Yüzüme akseden gülümsemeyle, "Dizinin dibinden ayrılmam abicim," dedim. Gülümsemesi dudaklarından taşarak gözlerine sirayet etti.

Yanağımdan canımı acıtmadan makas aldı. "Şu arkandaki buna pek müsaade edecek gibi durmuyor ama neyse,"

Argun ağabeyimin kollarının arasından çıktığımda yönümü manidar gülümsemesiyle bizi seyreden sevgilime çevirdim.

Akif Karan güneş gözlüğünü çıkarıp tişörtünün yakasına geçirdi. Lâcivert irisleri muazzam bir berraklıkla parlarken, "Herhalde aslanım." dedi Argun ağabeyime hitaben. Bakışlarını yüzüme çıkardı. "Sevgilimi yanımdan ayırmaya niyetim yok. Görev boyunca yeterince ayrı kaldık."

Sözleri içimi ısıttı. Birbirimize olan hislerimizin yoğunluğunu bir kez daha kalbimin en kuytularında hissettim. Yüreğimin güçlü vuruşları karşımda bana sevdayla bakan adamaydı. Yalnızca onun için böyle çarpacaktı.

Argun ağabey sırıtarak Akif Karan'a sarıldı. Sırtına sertçe vururken, "Seni de çok özlemesekte, kardeşimin hatrına sarılayım." dedi alayvâri bir sesle. Bana göz kırptığında başımı onaylamazca sallayarak gülümsedim. Yine bildiğimiz gibi muhteşem anlaşıyorlardı.

Akif Karan da gecikmeden cavabını verdi. "Berceste'm olmasa ben de senin yüzüne bakmazdım. Dağda bayırda dip dibeyiz zaten."

Argun ağabey, "Eksi bilmem kaçlarda az ısıtmadım seni şerefsiz," dedi kısık kahkahasıyla. Tuğrul olsaydı bu şaka tamamen gerçeklik kazanırdı. Bu durumlarda çok fena oluyordu.