Sırlar Okulu

16.

BLAKE: Ne diyosun sen?

VICTORIA: Dean bana akademide saklanan 16. öğrenci olduğunu söylemişti. Yeteneği tam olarak ne bilmiyorum.

BLAKE: 16. öğrenci mi?!

CHRISTIE: Şimdi hatırladım. İlk Sınıf Mahkemesi'nde boş kalan bir yer farketmiştik.

Blake yanan cesede yaklaştı ve cesedi incelemeye başladı.  Cesedin eli kenardan görünüyordu. Elinin üzerinde sembol tarzı bir şey var.

BLAKE: Hey bu bir çeşit sembole benzemiyor mu?

Blake, daha yakından incelemek için cesedin elini yukarı kaldırdı. O sırada elin altından bir anahtar çıktı.

BLAKE: Anahtar mı?

VICTORIA: Yoksa müdür odasının mı?

BLAKE: Hayır bu çok farklı. Bu büyük ihtimalle...

Blake biraz durdu sonra aklına bir şey gelmiş gibi bize baktı ve konuştu.

BLAKE: Pekala! Gidelim!

CHRISTIE: Ne? Nereye?

BLAKE: Başka bir kilitli kapı daha vardı ya?

EVA: E-Evet gidelim!

Ben niye hatırlamıyorum bu kapıyı?  Neyse, hep birlikte Blake'i takip eeye başladık. Blake'in dediği kapının önüne geldik. Mor ve demirden bir kapıydı. Asla kırılmaz.  Bu sırada Eva yine eski haline dönmüş.

Blake anahtarı deliğe soktu ve kapı birazcık açıldı.

BLAKE: Ooo, gerçekten de bunun anahtarıymış.

Blake anahtarı cebine soktu ve kapıyı itti. Içeriye girdiğimizde odanın tamamının televizyon ekranıyla cevrili olduğunu gördük ve ekranda da okulun yerleri görünüyor. Bütün duvar böyle çevrili. Küçük bir oda ve tam ortada bir masa, masanın üzerinde de iki bilgisayar, tam ortalarında da vir televizyon var.

BLAKE: Bunlar... gözlem kameralarının vidyoları mı? Bizi neden buraya çekti ki?

Hepimiz etrafa dağıldık ve televizyonlara bakınmaya başladık. Odanın içinde bir tane daha kapı var. Bu kapı küçük bir kapı. Christie kapıya doğru yürüdü ve kapıyı açmaya çalıştı ama açamadı.

CHRISTIE: Bu da mı kilitli? Bu ne ya?!

ZACH: Şu televizyona bakın. Tek yapmamız gereken açmak!

CHRISTIE: Cidden?! Belki de dışarıda neler oluyor görebiliriz!

Hepimiz , sırtımız açık olan kapıya dönük biçimde masaya yaklaşıyorduk ki arkanızdan gelen o tiksindirici sesi duyduk.

MÜDÜR: Ooo... Demek buldunuz ha? HAHAHAHA! Sizleri görmeyeli uzun zaman oldu.

EVA: S-Sana bir şeyler olmuş olmalıydı!

MÜDÜR: Bana mı? Saçma sapan şeyler söyleyip durma!

ZACH: Sen biraz garip davranıyorsun sanki.

MÜDÜR: 2 yıl önceki olaydan sonra bence bu kadarı bile büyük şans.

Hepimiz merak içinde,  kapının önünde duran müdüre baktık.

MÜDÜR: O değil de asıl konuya gelelim.

BLAKE: Asıl konu mu?

MÜDÜR: Sizler iyi şeyler buldunuz.