bir gül dönüyor öteki avucunda.

160 46 19
                                    

sıla tebessüm etti. gözlerini ellerine indirip, sustu biraz. akşam vâktiydi. usul bir rüzgâr esiyordu, hava serindi. sıla'nın yüzünde vâkitsiz bir tebessüm, ellerinde titreyen bir soğukluk vardı.

“bilmem alınır mısın söylersem,” dedi tebessüm ederek, “unutulmuş bir çirkinlikten başlıyor güzelliğin.”

gözlerini usul usul âli'nin yüzünde gezdirdi. âli, dudaklarına yayılan sıcak bir tebessümle sıla'nın içini ısıttı. ânsızın büyük ellerini uzatıp, sıla'nın dizlerinin üzerinde titreyip duran ellerini tuttuğunda, sıla gözlerini sımsıkı yumdu.

sıla'nın iki elini, tek avucu ile örtmüştü âli.

“ellerin, diyorum mihribân, ellerin. orada öyle titreyince benim burada içim soğuyor.”

sıla gözlerini açıp, âli'nin gözleri ile buluştuğunda “sıla,” dedi, “adım sıla, âli. ellerimin soğukluğuna ise..aldırma n'olursun,”

“sıla, ucu da bucağı da ayrılık..ha mihribân?” güldü usulca, daha sıkı kavradı sıla'nın ellerini.

“yanılmıyorsam, köyceğizde sıla ağaçları mevcut idi, bilmem bilir misin, böyle kocaman olmalarına rağmen yarıbellerine kadar suyun içindedirler, enfestir bu durum.”

sıla, âli'nin sözlerine fikir vermeden gözlerini ellerine dikmişti. usul bir dalgınlığın ucunda, adamın kocaman avuçlarının ne kadar sıcak olduğunu düşünüyordu. yüzünde durmadan seğiren bir tebessüm vardı.

“âli,” dedi ânsızın, “ellerim hiç böylesine ısınmamıştı.” içinde yeşeren sevinci usul bir tebessüm olarak beliriyordu yüzünde.

âli, sıla'nın kendince yumruk yaptığı ellerini açtı, avuç içi çizgilerinde gezdirdi parmaklarını.

“elin elime değince,” dedi gözlerini sıla'nın akşam vâkti gözlerine iliştirdiğinde. “bir gül dönüyor avucumda.”

3 mart 2021/10:06

yoxluğun birdən birə düşür yanıma və mən, sinəmdə yığışan ağrı ilə baş edə bilmirəm.

əlini uzat-

susmak, mevzu âli olunca sıla'nın ellerini ağrıtıyordu.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin