chapter 8

53 15 2
                                    


Gerçekte, Jaehyun Taeyong'un çıkardığı sesleri rahibelerden haberler aracılığı ile duymamıştı.

Bir gece önce kilisenin üçüncü katındaki ana salonların birindeki görevini bitirmişti ve odasına doğru gidiyordu ki merdiven boşluğunda katlardan birinde bir ses duymuştu. Gelen ses çok yüksek olmamasına rağmen günün bu saatinde kubbeler dolayısıyla en küçük sesin bile yankı yaptığı kiliside bu sesin üst kattaki merdiven boşluğundan duyulması çokta garip sayılmazdı. Kütüphaneyi toparlayan birkaç rahibe dışında herkes çoktan uyumuş olmalıydı. İkinci kata indiğinde ilerdeki kapılara yaklaştıkça artan sese doğru yürümüştü. En sonunda ise sesin geldiği kapının önünde durmuştu.

   Taeyong'un odasıydı burası. Jaehyun'un kalbi neredeyse duracaktı.

Sesi yüksekti ama Jaehyun'dan başka kimsenin duyabileceği  kadar yüksek değildi, zaten kilise halkının çoğu uyuyor durumdaydı şuan. Taeyong'un kendine dokunduğu düşüncesiyle vücudunun gerildiğini hissediyordu. Ardından ise kendi adını duymuştu. Bir kaç saniye sonra da sesler kesilmişti ve odanın içinden ayak sesleri geliyordu. Jaehyun kapının önünden uzaklaşarak kendisini sağ taraftaki koridorun kıvrımından ileriye doğru atmıştı az önce duyduklarını aklından çıkarmak için elinden geleni yapıyordu. Bu iyi değildi. İçinde bulunduğu durum onu huzursuz ediyordu.

O geceden sonra Jaehyun, Taeyong'un günah içiren eylemler yapmadığından, günahlar tarafından lekelenmediğinden emin olmak için her gece onun yatak odasının önünden geçmeyi kafasına koymuştu.

Aslında bu söyledikleri sadece kendi karanlık sapkınlık dolu düşüncelerini kapatmak için kullandığı bir kılıftı, onun odasının önünden geçmesinin tek sebebi Taeyong'un seslerini tekrar duyabilmek içindi.  Onun tiz iniltileri Jaehyun için bir ilaç gibiydi. Taeyong'un adını tekrar söylediğini duymak istiyordu, dolgun dudaklarının öpüşmekten kan gibi kıpkırmızı olduğunu görmek istiyordu... Taeyong'un kalçalarını kavramak ve onun kendi kollarında zevkten ve memnuniyetten gevşetene kadar tutma istiyordu...

Ama ne yazık ki, olaydan, o geceden sonra Taeyong'un sesini bir daha hiç duymamıştı. Bir rahip olarak, şeytanın bölgesine tehlikeli bir şekilde yakın uçuyordu.

çok uzun bir aradan sonra yeniden yazmaya başladım, bu fici çok seviyorum aklımda çok güzel bir olay örgüsü var. umarım düzenli bölüm atamaya başlıyorummm yenidenn💝 okuyan herkese çok teşekkür ederiim umarım beğeniyorsunuzdur🫶🏻👩‍❤️‍💋‍👩

a thousand small sins + jaeyongHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin