❉ Yabani| Bölüm 2 ❉

138K 4K 862
                                    

Neden insan hep ikilemlerle sınanırdı? Sınanmadan şükretmek mümkün değil miydi? Ya da sınanmadan bir şeylerin farkına varmak?

Hayatım boyunca dört bir yanım sınavlarla çevrili bir hayat yaşadım. Çoğunu başarıyla atlattığım söylenemez ama hepsinden yaralı çıktığım kesindi.

Küçükken silahlarla oynamayı çok severdim, diğer kız çocukları gibi değil. Annem bunun babamın etkisi olduğunu söylerdi. Babam vatanına kendini adamış, fedakâr bir askerdi.

Eve geldiğinde önce bize sarılır sonra beylik tabancasını temizlerdi.

Onun bıraktığı tek hatıra, tabancasını temizlerken söylediği türküydü. O zaman annemle en çok mutlu olurduk.

Gözlerimizi kapatır babamın sesini dinlerdik.

Babam şehit düştüğünde silahlardan daha ağır yaraların olduğunu öğrendim.

O zaman başladı benim sınavlarla dolu hayatım.

Bir zât der ki, kız çocuklarını en çok babaları yaralar. İşte ruhumda onun gidişiyle kapanmayacak bir yara açılmıştı.

Babamın ölümünden sonra sadece üç gün geçmişti ki annem saklambaç oynarken beni yakaladı.

"Ne yapıyorsun kızım?" Diye sordu kırmızı gözleriyle.

Anne babam saklanıyor. Onu arıyorum." diye söylemiştim çocuk aklımla.

Annem, babam toprağa verildiğinde bile başını dik tutmuştu. Gözyaşı dökmemişti. Yüreğindeki acı onu yıldırmamıştı ama benim dediğim söz onu hıçkırıklara boğdu.

Annemi ağlatmama çok üzülmüştüm. Ve defalarca bu yüzden küçücük yüreğimi kendime kızarak incitmiştim. O günden sonra babamla ilgili hiçbir şey sormadım anneme, ağlamasın diye.

Sonra babamın bir anda akrabaları ortaya çıktı. 14 yaşındaydım o zamanlar. Annemin dediğine göre onlar, babamın annemi kaçırması yüzünden küsmüşler, ama ben varım diye gönülleri yumuşamış, bizi yanlarına almak istemişler (!)

Durumumuz kötüydü, kirayı bile ödeyemeyecek durumdayken bu teklif bize cazip gelmişti.

Babamın çocukluğunun geçtiği bu şehir, Mardin'e gelmiştik.

Bu şehre geldiğimde öğrendiğim her şey bir anda altüst olmuştu. İnandığım değerler, bana öğretilen şeyler ve davranışlarım.

Babam despot ya da tutucu bir adam değildi. Babamı erken kaybettiğim halde, onunla ilgili anılarım hep sevgi dolu.

İki yıl boyunca o evde annemle birlikte eziyet çektik. Annem de bir gün kalp krizi geçirip öldü. O zaman tamamen yalnız kaldım. Annem de beni terk etmişti. Destekçim, meleğim.

Bu dünyadaki tek sığınağım gittiğinde, sadece amcam vardı yanımda.

Amcam da karısı, oğlu ve ben arasında bocalıyordu.

İki yıl boyunca annemin yokluğunu unutturmaya çalıştı ama nafileydi.

Sonra, Hazar ağa amcamın oğlunun kız kardeşini kaçırınca her şey altüst oldu. Yengem zaten beni evden atmak için fırsat kolluyordu. İşte aradığı fırsat gelmişti.

Baba tarafından bir sürü kız kuzenim varken, ben feda edilmiştim bu berdele.

Amcam bu duruma çok üzülmüştü. Ben ise kendime üzülmeyi yıllar önce bırakmıştım.

YABANİ (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin