Kocaman şatoda yalnızca basit bir hizmetliydi ama neden prense bir eş seçme balosunda en çok parlayan oydu?
( Düzenlendi)
∆ bxb bir kurgudur
∆ tarihi olaylar içerir
∆ Kurgularımda ikinci bir çift yoktur .
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Şu an ne yaptığım hakkında en ufak bir fikrim yoktu . Onunla hissettiğim en ufak temas ikimizi de buraya sürüklemişti .
Dudaklarımı tekrar dolgun dudaklarına sardığımda elleri kürkümün uçlarını sıkı sıkıya tutuyordu .
Arada düşündüğüm şeylerle yavaşlayıp ondan çekilecekken atılan bedeni ile tüm düşüncelerim boşalmıştı .
Ellerimi ince beline sarmışken süt beyazı tenini bir an önce görmek istiyordum.
Kapıya yasladığım beden boynu için bana alan tanımışken ellerimi belinden baldırlarına getirdim .
Çelimsiz bedenine göre oldukça dolgun olan bacaklarını benim hareketim ile belime sarmışken elleri boynumu çoktan sarmış , delicesine öpüşüyorduk .
İkimiz de birbirimizi bulmuşçasına dudaklarımız ayırdığımızda bedenlerimizi ahşap yatağa ilerlettim .
Ayrılan dudaklarımızın arasından sarkan salyalarımıza Yula gülümserken dili ile toplamıştı o ince bağı.
Zarif bedenini yatağa bırakırken üstündeki yerini almıştım .
Dudaklarım boynundan başlamış kıyafetlerinin açık bıraktığı tenini okşarken ıslattığım yerlerde teker teker gerçekliğini ölçercesine ellerini gezdiriyordu .
Daha fazla dayanamadığım için dudaklarımı ayırıp yukarı kalkarken onu da kaldırmama kalmadan dudaklarımı takip etmiş , beni öpmek için o da ayaklanmıştı .
İstediğini vermiş ve onu boynuma yönlendirmişken ellerim düğmeli yemeğine gitmiş ve en hızlı biçimde üstünden kat kat olan kıyafetlerini çıkarmıştım .
Teni düşündüğümden daha harika iken , batmaya yakın güneş onu muazzam bir cevher gibi gösteriyordu .
Dilim memelerine ilerlerken elleri omuzlarımı bulmuş , belini devamlı yukarı kaldırıp etrafında kıvranmaya başlamıştı . Bu görüntü daha da hızlanıp ikimizin de minik inlemelerini odaya salmıştı .
Akan damlaları dilim ile temizlerken yarın yokmuşcasına inlemeye başlayan Yula alt tarafını kaldırıp bana sürtmeye çalışıyordu.
Ellerim kalçasını bulmuşken temas ettiğim dolgun doku ile anlamı göbek deliğine yasladım .
Biraz soluklanmam gerekiyordu yoksa kalpten gidecektim .
' l- lütfen devam edin e-efendim. '
Hırıltılı çıkan ve kelime aralarında inlemelerini kattığı isteği ile dudaklarımı tertemiz kasıklarına ilerlettim .
Hiç bu kadar temiz , mis gibi kokan bir insan olabilir miydi? Bu kadar bebeğe benzeyen bir erkek olabilir miydi?
Ellerim altındaki kıyafetlerini de çıkardığında hissettiğim duygu yoğunluğundan gözlerim doluyordu.
Dudaklarımı kasığı ve penisi çevresine kondururken elleri saçlarımı sıkı sıkıya kavrıyor , devamlı kalçasını bana ittiriyordu .
Ellerimi sıcacık organına sardığımda o da daha fazla yaşlarını tutamamış , ikimiz de arzularımızı paylaşmaya başlamıştık.
Kıvranan bedeni yüz üstü çevirdiğimde bu sefer rotam iki omzunun arasıydı . Oraya dokundurduğum dudaklarım ile sesi daha yüksek çıkarken zaafının orası olduğunu anlamıştım , işte orası benim edebiyatımdı , ben edebiyattan ibarettim.
Dudaklarım kalçalarına kadar yol çizmişken çoktan belini kırmış ve bana kendini daha iyi sunmuştu .
Hangi ara çıkardığımı bilmediğim kıyafetlerimi yataktan iyice iterken ikimizin bedenini de yatakta biraz ileri taşıdım .
Çok güzeldi , bu düşünceyi içimde tutamayacağım kadar güzeldi her bir noktası .
Dudaklarım kalça yanaklarında iken ıslattığım parmaklarımı onun için kullanıyordum .
Elleri arkadan bileklerimi tutarken yüzünü tamamen kaz tüyü , siyah yastıklara gömmüştü .
Kalçalarını bana doğru itmeye , elimi kendisi kullanmaya başladığında içinden çıkardığım parmaklarım ile arsızca sızlandı.
Dilime gelen güzel iltifat sözcüklerini ona fısıldarken kendimi girişine dayamıştım .
Bedeninin korkudan titrediğini sansam da birden kendini bana itip tamamımı içine alması ile kendimi hızlanmaya mahkum etmiştim .
Saraydakiler duyar mı , ne düşünür ikimizin de umrunda olmazken belli bir ritim içinde bedenlerimiz kavruluyordu .
Elleri arkadan baldırlarıma sarılmışken kontrolü tamamen ona bırakmış , sona yaklaşmayı bekliyordum .
İkimizin de artan inlemeleri ile anlımı sırt noktasına koyduğumda kısa sürede ben içine gelirken o onu çektiğim elime gelmişti .
Anlımı koyduğum yerine öpücüklerimi bahşederken bedenimi Yula'nın yanına attım .
Gözlerini kapatmış , kızarmış dudakları ve terli saçları ile ;
'Keşke henüz izlememiş olsaydım ' dediğim ve izlememişçesine tekrar tekrar izlediğim bir film gibiydi benim bebeğim .
Derin ve düzensiz iç çekişleri yavaş yavaş düzenli bir hal alırken uykuya dalan ve soğuyan bedeninin üstüne saten pikeleri örttüm .
Temas etme duygusu ile bedenini göğsüme çekmişken dudaklarımı kelebek öpücükleri ile dudaklarına kondurdum.
Ne kadar kaçsam da ondan, ne kadar saklansam da kendimden, duygularımdan artık yapamazdım.
Onunla bu derece karışmışken , bu derece o olmuşken tüm benliğim bırakamazdım onu , tekrar dokunmadan tenine edemezdim , ellerim ellerini tutmazsa , kalbim kalbini duyamazsa yapamazdım .
Kendi yolumu onun yolu ile birleştirecek ve o benimle gelene kadar gidecektim onunla . Ta ki ikimizden biri o beyaz kefenlere sarıldığında terk edileceği gibi o zaman dinecekti sevdam .
