İkinci Kitap-10. Bölüm

8.2K 1K 235
                                    

İkisinin ne konuştuğunu merak ettiğim için hemen yataktan kalkıp kulağımı duvara yasladım. Ses gelmiyordu. Sanırım babam Emir'le düzgün konuşmaya çalışıyordu. Çünkü Emir babam konusunda bayağı hassastı ve onu kırmak istemiyordu anlaşılan.

Kulağım, duvarın soğukluğu ile üşürken geri çekildim. Zaten ses falan da gelmiyordu. Geri yatağıma oturduğumda babam içeriye girdi ve yatağıma oturdu.

Sesimi çıkarmayıp kafamı eğdim. "Emir'in kolu kanıyor."

"O da benim saçımı çekti." diyerek konuştum.

"Keşke birbirinize vurmak yerine, sözlü kavga etseniz daha iyi." diyerek konuştu.

"Evet ama sinir anında öyle yapmak geliyor işte." diyerek konuştum.

"Emir ile nadir kavgalarınızdan." diyerek gülümsedi. "Olur öyle. Biraz sonra barışacağınıza eminim."

"Bende." dediğimde odamdan çıktı. Babam odamdan çıkınca kendi kendime konuşmadan edemedim.

"Benim hiç suçum yoktu. Ben ona ders anlatacaktım." diyerek konuştum.

Sessizce odamda oturmaya devam ederken telefonumun çalması ile telefonu elime aldım ve ekrana baktım. Selin arıyordu. Cevaplandırıp kulağıma götürdüm.

"Kız sen bana parayı neden vermedin? Bende babama eksik sayı söyledim! Adama siparişleri verdik! Babama tekrar aramasını söyledim, adam kabul etmedi!" diye bağırarak konuştu Selin.

"Ben hallettim o işi." dedim gülümseyerek.

"Nasıl?!"

"Sefa'nın eski formasını giyineceğim." dedim.

"Vay canına!" dedi bağırarak Selin.

"Ne oldu ki?" dedim.

"Eski formasıyla bugün ki forması aynı mı olacak sanki?" diye sordu.

"Olmayacak mı?"

"Olmayacak." dedi."

"Bir şey olmaz daha. Üzerimde forma olsun yeter." dedim.

"Aynen tamam." dedi ve telefonu yüzüme kapatınca gülmeden edemedim. Alışmıştım artık buna.

Bir süre sonra annem 'yemek hazır' diye bağırınca tedirgince odamdan çıktım. Koridorda Emir ile karşılaştık. Banyodan çıkıyordu. Yüzünü yıkamıştı ve gözleri kızarmıştı. Ağlamış mıydı? Doğrudur. Emir'le genelde kavga edince o hep çok üzülürdü.

Önümden geçip içeriye giderken bende peşinden gittim. Yere oturdum ve sofra bezini üzerime çektim. Samet'e baktığımda onun da ağlamış olduğunu gördüm. "Sen niye ağladın?" diye sordum.

"Siz kavga edince korktu çocuk." dedi babam. Samet'in de ağlamasına üzülmüştü babam. "Birbirinize şiddet uygulamanız hoş değildi."

"Şirin, Allah'tan bir yaş büyük. Beş altı yaş büyük olsaydı cesedim çıkardı."

"Yaş ile ne alakası var?"

"Büyüksün diye her haltı yapabileceğini sanıyorsun."

"Öyle bir şey yok."

"Tamam, he he."

"Emir, lütfen." dedi babam. "Ne konuştuk biz odada?"

Başımı önüme eğdim ve yemeğimi yemeye devam ettim. O anda Emir ayağa kalkınca ona baktım. "Nereye?" diye sordu annem.

"Doydum." dedi Emir.

"Otur, yemeğini ye." dedi babam.

Emir tekrar yerine oturdu ve bana sinirle bakınca gözlerimi kaçırdım. "Tamam. Yeter daha konuşmayın." dedi annem.

LİSE SAKİNLERİ SERİSİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin