On İkinci Bölüm

172K 10.3K 5.2K
                                    

Multi: Asu'nun okuldaki kıyafeti

Selamlar,

Manyak bir bölüm oldu dkdkd

Keyifli okumalar diliyorum.

💫

İşittiklerimin halüsinasyon olduğunu düşünmekten kendimi alıkoyamıyordum. Çünkü onca yaşanan şeyden sonra en mantıklısı buydu. Gözlerim onun zihnimi darmadağın sözlerinden sonra şaşkınlıkla irileşip ağzım açık kalmış bir biçimde yüzüne bakakalmıştım.

Beni kıskandığını söylemişti. Kıskanmak için birine karşı birtakım hisler beslenmesi gerekmez miydi? Önemsemediğin dahası birkaç gündür tanıdığın birini neden kıskanırdı ki insan? İma ettiği şey beni irkiltti.

Savaş Bey, aramızdaki ilişkinin boyutnu gözden kaçırmış olmalıydı. Yoksa bunun başka açıklaması olamazdı, olmamalıydı.

Eli ensesinde bakışları yerde gezinirken, "Biliyorum çok ani oldu," dedi sessizliği bir bıçak gibi kesen kelimelerle. Başını kaldırdığında göz göze geldik. Göz bebeklerindeki yeşil çatlaklar çemberin etrafını sarmaşık misali sarmış, ela gözlerini daha etkileyici bir görüntüye bürümüştü. Kalın dudaklarını diliyle ıslattı. "Ben on gündür zihnimi toparlayamıyorum,"

Göğsüm sıkışıyordu. Konuşmanın seyri hiç hoşuma gitmemeye başlamıştı. Ne diyeceğimi, ne tepki vereceğimi şaşırmıştım. O kadar anlık gelişmişti ki her şey zihnimdeki tüm kelimeler silinip gitmişti sanki.

"Annenin ısrarla Alican'ın numarasını istemesi, beni mesleğimden dolayı yargılaması beni zıvanadan çıkarttı,"

Kalbim bir kez daha kırgınca çarptı. Annemin yaptığı şeyi asla unutmayacaktım.

"Ama ne olursa olsun seni aklımdan çıkaramıyorum,"

Yaptığı itiraflar karşısında ne hissedeceğimi bilememiştim. Çünkü hislerine verebileceğim bir karşılık yoktu.

"Savaş Bey," dedim şaşkınlığım sesime bile etki ederken. "Siz ne dediğinizin farkında mısınız?"

Tanışalı daha kaç gün olmuştu ki beni aklından çıkaramadığını söylüyordu. Birinden bu kadar çabuk etkilenmek mümkün müydü? Bilmiyordum. Çünkü bu yaşıma kadar hiç bu hisse kapılmamıştım. İlişkilerim arkadaşlıkla sınırlı kalırdı.

Göğsü kontrolsüz bir biçimde kalkıp indi. "Biliyorum şu an tam bir şerefsiz gibi görünüyorum ama-"

Elimi kaldırıp aramızda tuttum. "Lütfen devam etmeyin." dedim net bir sesle. "Biraz önceki sözleri ne ben duydum ne de siz söylediniz. Bu konuyu lütfen kapatalım!"

Kara kaşları derince çatıldı. "Asu, ben ilk kez bir kadını kıskanıyorum,"

Her sözü kalbimde deprem etkisi yapıyordu! Bunlar çok yanlış hislerdi. Olmamalıydı!

"Savaş Bey," dedim gözlerinin içine ciddiyetle bakıp. "Bende söylediğiniz şeylerin karşılığı yok," ardından acımasızca sözlerimi noktaladım. "Bunun için de mi zorlayacaksınız beni?"

Elinin teki yumruk hâlini alırken, "Hayır," dedi ses tonundaki kırılmalar hissedilir bir hâl alırken. "Seni sürekli bir şeylere zorluyormuşum gibi konuşma,"

Bu söylediğine ciddi anlamda güldüm. "Şaka mı yapıyorsunuz?" dedim hayrete düşerek. "Bileğimden tutup beni oradan oraya sürükleyen sizsiniz! Hatta evime bırakmak için omzunuza almakla tehdit etmiştiniz!"

155 POLİSİYEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin