18 yaşında genç bir kızın yolu çıkmaz bir sokakta hiç kesişmemesi gereken bir adamla kesişti.
Adam hayata ve mavi renge küskündü.
Genç kızla beraber mavinin her tonuna aşık oldu.
Mavinin her tonuna Hálin mavisi diyordu.
Açık veya koyu önemli değildi...
Kesit ve alıntılarımızı takip etmek isteyen arkadaşlar instagram Jutenya82 hesabımızdan takip edebilirsiniz.
Watpad takip etmeyen arkadaşlar Jutenya_ burayı tıklayarak takip edebilirsiniz.
Okuduktan sonra oylayıp yorum yapmayı unutmayın aşklarım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Gözlerin diyorum Zerya mutluluğun hangi tonunu taşıyor da her baktığım da gökyüzüne sığamıyorum...
Zerya&Azad
"Ben gelinlik falan istemiyorum. Hatta düğün de, evliliğimiz ortada böyle saçma bir şeye hiç gerek yok."
Azad durdu Zerya'nın gözlerine baktı. Dudaklarını yalayıp gülümsedi. Tuttuğu eli biraz sıkıp Zerya'ya yaklaştı. Zerya'nın omuzlarında olan saçlarını geriye atıp, dudaklarını kulağına yaklaştırdı.
Zerya , sıkılan eli ile biraz tedirginleşti. Azad'ın ona yaklaşıp kulağına fısıldaması , kalbinin korkuyla hızlı atmasına neden oldu.
"Sana sabrımla oynama dedikçe ısrar ediyor gibisin. Evet ne şekilde evlendiğimiz belli. Seni zorla aldım. Ve ben düğünümün normal olmasını istiyorum. Duymak istediğin buysa duydun. Şimdi o istemediğin saçma düğünü kabullen ve hazırlıklarını ona göre yap."
Azad söylediklerini bitirdikten sonra, Zerya'nın cevap vermesine izin vermeden onu çekiştirdi.
Zerya elinin acısı ile inleyince Azad elini gevşetti. Nasıl olsa istediğini almıştı.
Azad önce bir ayakkabı mağazasının önünde durdu. Vitrine bakıp Zerya'yı içeri sürükledi.
Önce raflardaki ayakkabı modellerine baktı, teker teker. Sonra tek tek model seçti.
Madem Zerya hiç bir şey istemiyordu, Azad herşeyi kendi yapardı. Önce Zerya'yı oturması için bir pufa oturttu. Sonra oda yanına geçip oturarak gelen modellere baktı.
"Gelen ayakkabıların hepsini ayağına dene, bazılarının kalıbı küçük olabilir."
Zerya Azad'dan korksa da onun istediklerini kabul etmek istemiyordu.
"Hiç kusura bakma denemeyi hiç düşünmüyorum. Ayakkabı numaramı söylerim ona göre verirler. Kalıbı filan hiç uğraşamam."
Azad daha bir kaç dakika önce uyarmıştı oysa, Zerya onun kim olduğunu bilmiyordu bilse kesinlikle böyle konuşmaya cesaret edemezdi.
" Şimdi kalkıp denersen sadece benim beğendiğim modelleri denersin. Eğer hayır dersen. Mağazayı kapatırır. Mağazadaki bütün ayakkabıları denemeni sağlarım. Olmadı bütün hepsini ben giydiririm ayağına, ne dersin güzel olmaz mı?"
Zerya gözlerini irice açıp Azad'a baktı. Ne demek bütün ayakkabıları denemek.
"Yapamazsın. Hem haksızlık bu, belki çok yorgunum."
