Fırtına Öncesi Sessizlik

32.BÖLÜM

  3 Gün Sonra…
 
“Nefes hadi!” Birkaç saattir Tahir aşağıda beni bekliyordu. Kolay değildi bir kadın hazırlanması. Çanta, kremi, saçı, makyajı… Bitmiyordu işte işi bu erkekler bunu neden anlamak istemiyordu?

“Geldim geldim.” dedim son işimi de hallettikten sonra.

“Kaç saattir böyle diyorsun ama bir türlü gelemiyorsun!”

“Geldim işte ne var yani.”

“Hadi gidelim artık sıkıldım.”
   
Sonunda bir türlü gidemediğimizi balayı tatili günü gelmişti. Tahir o sabah erkenden kalkmıştı. Beni  de uyandırıp eşyaları toplamıştık. Kahvaltımızı da yaptığımızda ailemizle vedalaştıktan sonra arabaya binip yola koyulduk. Balayı için Antalya’da bir otel ayarlamıştık ve ikimiz de oldukça heyecanlıydık.
 
  Arabaya biner binmez zaten açılmamış olan uykum yeniden gözlerime bastırdı. Başımı arkaya yaslayıp gözlerimi kapattığımda Tahir’in sesini duydum yanımda.

“Ne oldu?” diye sorduğunda gözlerimi açmadan cevap verdim ona.

“Uykum var uyuyacağım.”

“Tamam uyu aşkım. Ben haber veririm sana gidince.”  Gözlerimi kapatır kapatmaz uykuya daldım. En son hatırladığım şey ise Tahir’in kısık sesli bir müzik açtığıydı. 
  
Gözlerimi açtığımda araba durmuştu. Tahir yanımda olmadığından hızlıca uyku pozisyonumdan sıyrılıp arabadan indim. Araba bir otelin önündeydi, büyük ihtimalle gelmiştik ama Tahir neredeydi?

“Uyandın mı uykucu?” Arkamdan gelen sesiyle o tarafa doğru döndüm.

“Uyandım. Nereye gittin?” Sorduğum soru saçmalığın da ötesindeydi.

“Bavulları taşıdım yukarıya. Şimdi de seni almaya gelmiştim.” dediğinde birkaç adımda yanına gidip elini tuttum.

“Düşünceli kocam benim.” dediğimde Tahir’e sarılmıştım. Boynuna gömdüğüm yüzümü kaldırdım. “Tahir?”

“Efendim?” dediğinde elimi karnıma koydum.

“Bu bebek beni hiç rahat bırakmıyor.” dediğimde güldüm. Tahir’in de güldüğünü hissettiğimde bir adım geri gidip yüzüme baktı.

“Ne oldu?”

“Karnım acıktı.”

“Tamam aşkım ama biraz daha dayanamaz mısın?” dediğinde yüzümü karnıma çevirdim.

“ Bak bebeğim babayı durdun biraz daha beklememiz lazımmış.”

“Sen bebeğimizle mi konuşmaya başladın?” dedi Tahir gülerek. Gözlerimi ona diktiğimde gülüşüne ben de eşlik ettim.

“Bebeklerin hissettiğini söylemişti Işıl Abla ondan yani.” dediğimde saçmaladığımı biliyordum. “Ya dalga geçmesene.” diyerek koluna vurdum Tahir’in. Birbirimize gülerken birlikte otele girdik.
 
Resepsiyona geldiğimizde karşımızdaki kızdan ayırttığımız odanın anahtarını alıp odaya çıktık.
 
  Odaya geldiğimizde Tahir kapıyı kapatıp kendini yatağa bıraktı. Onun başında dikilip ellerimi belime koyarak dik dik baktım ona.

“Ya Tahir kalksana. Daha çok işimiz var.” dediğimde Tahir de yatakta doğrularak bana baktı.

“Aşkım balayında ne işimiz olabilir?”

“Şimdi önce eşyalarımızı yerleştireceğiz. Sonra güzel bir kahvaltı yapacağız. En son da denize gireceğiz.” dediğimde Tahir yataktan kalkıp önümde durdu.

“Hmm, ama ben ilk önce başka bir şey yapmak istiyorum.” Dediğinde yüzünde çapkın bir gülümseme vardı.

“Ne istiyorsun?”