BÖLÜM / 21

3.5K 229 22
                                    

& 2 AY SONRA &

"Kızlar aynam çatladı sizin yüzünüzden, çekilin şuradan!"

Bahar ve Deniz beni takmayarak aynadan saçlarını düzeltmeye devam ederlerken zilin çalmasıyla onları rahat bırakıp odadan çıktım. Bu gece mezuniyet partimiz vardı ve onun için hazırlanmıştık.

Balık model kırmızı elbisem rahat yürümeme engel olsa da nihayet merdivenleri inip kapıyı açtım. Annemler bu gece yemeğe gitmişlerdi. Merve abla da saati dolduğu için gittiğinden evde sadece biz vardık.

Kapıyı açtığımda gördüğüm yakışıklı beye sırıttım. O da bir müddet beni süzdükten sonra gözlerini gözlerime dikerek "Bahar'dan vazgeçip seni mi götürsem partiye?" diye sordu. Kıkırdayarak "Bahar'ı görmeden karar verme bence," diyerek göz kırptım Barış'a.

O efsanevi maç gecesinden sonra Bahar'la daha çok yan yana gelmeye başlamışlardı ama hala aralarında bir şey yoktu. İkisinin de birbirine karşı boş olmadıklarını biliyordum ve bu nedenle aralarını yapmaya çalışıyordum.

"Kızıl'ın haberi yok değil mi partiye benimle gideceğinden?"

"Yok," dedim gülerek. Evet, Bahar'ın Barış'ın geleceğinden haberi yoktu. Sürpriz olacaktı ona.

"Melis," dedi Barış ellerini pantolonunun cebine koyarak. "Neden beni çağırdın?"

Ona yamuk bir gülüşle baktım. "Sen buraya neden geldiysen, bende seni o yüzden çağırdım Barış."

Barış bir müddet sessizce durduktan sonra "Teşekkür ederim," diye mırıldandı. Gülümsemekle yetindim.

"Melis! Kim geldi Allah aşkına? İki saattir kapıda dikiliyorsun!"

Bahar bağırarak merdivenlerden inerken "Gel de kendin gör!" dedim gülerek. Merdivenler dış kapının arkasında kaldığı için geleni göremiyordu. Bahar kaşlarını çatarak yanıma geldiğinde Barış'ı gördü ve tam anlamıyla şoka girdi. Bahar Barış'a şaşkınlıkla bakarken, Barış Bahar'a büyülenmiş gibi bakıyordu. Canım arkadaşım üzerindeki siyah mini elbisesi ve kızıl saçlarıyla o kadar güzel duruyordu ki başka bir şeye bakmaya gerek bile kalmıyordu.

Barış bir süre sonra kendine gelerek sırıttı. Bahar Barış'ın sırıtışına sinir olmuş olacak ki bana dönüp "Bunun burada ne işi var?" diye sordu. Barış alınmış gibi elini kalbinin üzerine koyup kafasını eğdi.

"Bu mu? Ayıp oluyor ama."

Bahar iyice sinirlenirken "Seni almaya gelmiş," dedim gülümseyerek.

"Ne?" diye sordu Bahar şokla.

"Evet, seni almaya geldim. Duydum ki yanına birini bulamamışsın. Yufka yüreğim partiye tek gitmene razı olmadı."

"Allah razı olsun," dedi Bahar dalga geçerek.

"İyi hadi gidin siz. Biz de birazdan çıkarız," diyerek gitmelerini işaret ettim. Bahar elindeki küçük çantayı bana doğru sallayıp "Soracağım ben sana sonra," diyerek evden çıktı. Barış'la bir müddet arkasından baktıktan sonra "Haklıymışsın," diye mırıldandı. Anlamayarak ona baktığımda yarım ağız gülerek "Bahar'ı görmeden karar vermememi söylemiştin ya," dediğinde bende güldüm.

"İyi hadi bekletme kızı. Daha da sinirlenmesin."

"Ben daha çok sinir edeceğim onu," diyerek Bahar'ın peşine düştü. Arkalarından gülerek kapıyı kapattım ve tekrar odama çıktım. Deniz hala aynada kendine bakıyordu.

"Çık şu odadan artık!" dedim gözlerimi devirerek. Tam o anda zil çalınca "Egemen geldi!" diyerek çantasını aldığı gibi odadan fırladı. Gece mavisi elbisesinin uzun eteği yerde sürünürken "Dikkat et de düşme!" diye bağırdım arkasından. Daha sonra masanın üzerindeki telefonumu el çantamın içine koyarak odadan çıktım. Bende Egemenlerle gideceğim için merdivenleri hızla indim. Kapı açıktı ama Deniz ortalarda gözükmüyordu. Bahçede olacaklarını düşünerek kapının arkasından çıktığım anda kapı pervazına yaslanmış Batu'yla burun buruna geldim. Refleksle bir adım gerilerken şaşkınca baktım ona. O da aynı şaşkın bakışlarla bana bakıyordu ama onun şaşırma sebebinin beni görmek olmadığı ortadaydı.

İKİ YARALI |Tamamlandı|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin