2-) {~TUTSAK~}

24.7K 625 63
                                    

Sara karşısında dimdik oturmuş kendisine soğuk bakışlar atan Pars'ın gözlerinin içine öfke ve nefretle baktı. Kedisini ailesiyle bu kadar kolay tehdit edip birde karşısında bu şekilde rahat oturması tahammül edebileceği bir durum değildi. Lakin karşısındaki adam tehlikeli ve oldukça güçlü birisi gibi duruyordu. Bu tehlikeli güç Sara'yı ailesi için sakin kalmaya ve temkinli davranmaya zorluyordu. Masadaki sessizliğin devam etmesi üzerine Pars ayağa kalktı.

"Yarından itibaren mesain başlıyor. Abine yada herhangi birisine durumdan bahsetmen halinde abini ve sevdiklerini gizlice takip eden adamlarımdan bu durumla ilgili şüpheli haber almam halinde sevdiklerini kaybedersin. Unutma ki dedikelerimi yaparsan ailene hiç bir zarar gelmeyecek. Avukat!" diyerek masadaki silahı aldı ve beline yerleştirdi.

Pars'ın gidişiyle masada tek başına kalan Sara şaşkınlık içinde gözlerini kırptı. İçine yerleşen sıkıntıyla nefesi daralıyordu. Sakinleşmek için gecenin karanlığında şehri aydınlatan ışıkların oluşturduğu manzaraya doğru baktı. Pars'ın mekândan ayrılma süresini hesaplayadıktan sonra çıkışa doğru yürümeye başladı. Umduğu gibi restorantın girişinde korumalar ve Pars yoktu. Valenin arabayı getirmesini beklerken temiz havayı iyice içine doğru çekti. İçine çektiği hava adeta ciğerlerini yakıyormuş hissini verdiğinde gözlerini sıkıca yumdu.

Pars'a teklifi kabul etmiş gibi görünsede ona bu kadar kolay teslim olmayacaktı. Pars her ne kadar psikopat bir mafya lideri olsada kendiside İstanbul'un önde gelen avukatlarından biriyken, abiside mesleğinde çok iyi bir komiserdi. Böylece Pars'la baş edebileceğini düşünmesi anlık içini rahatlatmıştı. Vale arabasını getirince arabasına binerek kapıları kilitledi ve hızla restorantın önünden uzaklaştı. Kulaklığını takarak abisini aradığında kısa bir çalışın sonunda abisi telefonu açtı.

"Alo fıstık." Abisinin sesini duyunca farkında olmadan tuttuğu nefesini yavaşça dışarıya verdi.

"Neredesin abi." dedi telaşını bastırmaya çalışarak.

"Nöbetteyim güzelim. Bir şey mi oldu? Sesin telaşlı geliyor."

"Iı..." diye duraksadı. Abisine belli ettirmemeye çalışarak;

"Bir şey yok. Evdeysen size geçicektim." diyerek hemen cümlelerini toparladı.

"Anladım güzelim. Nöbette olduğum için yengen ailesinin yanına gitmek istedi. Oraya bıraktım." Abisinin ses tonundan inandığını anlayınca rahatladı.

"İyi yapmışsın. Neyse abi bende şimdi araba kullanıyorum. Seni sonra ararım." diyerek telefonu kapattı.


Yol boyu takip edilip edilmediğini kontrol etti. Pars'ın evinin adresinide bileceği düşününcesi içini ürpertti. Bir anlığına eve değilde Gökçe'ye gitmeyi düşünsede vazgeçti. Abisi zaten tehlike altındaydı. Gökçey'ide tehlikeye sokmak istemiyordu.

Kestirme yolları kullanarak evinin önüne geldi. Görünürde kimsenin olmadığından emin olunca apartmana girerek hızla dairesine çıktı. Daireye girdiğinde kapıyı kapatarak üç kez kilitledi. Takip edilip edilmediğini öğrenmek için pencerenin yanına giderek perdeyi dışardan görünmeyecek şekilde hafifçe araladı. Görünürde dikkat çeken bir şey göremeyince tuttuğu perdeyi bırakarak elini beline koydu.

Napacağını düşünmeye başladı. Durumdan abisine her ne kadar bahsetmek istesede abisinin bu duruma sessiz kalmayacağını biliyor. Pars'ın sözleride bir an olsun aklından çıkmıyordu.
Oturma odasında tur atarken masadaki laptop gözüne çarptı. Hızla masaya oturarak leptobu açtı ve google'dan Pars'ı arattı. Pars'la ilgili google'da çıkan tüm haberleri okuduktan sonra sosyal medyaya girdi. Hiç bir sosyal medyada Pars'ın izine rastlamadı. Okuduğu haberlerde de hakkında hep olumlu şeyler yazıyordu. Sinirle leptopu kapattı.

KARANLIK +18 (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin