iki

169 21 10
                                    




öncelikle vaktini ayırıp bu kurgunun ilk bölümünü okuyan, özellikle bana güzel geri dönüşler yapan, herkese teşekkür ederim. vaktinizi ayırıp kurguyu okuyan herkesi seviye boğasım var.

bir de bu bölümü yazmak için çok uğraş verdim, devam ettirmeyi çok istedim fakat bölüm burada bitmeliymiş gibi hissettim. (bir de hastayım, bırakın ayağa kalkmayı hareket bile edemiyorum.) bölüm kısalığı için üzgünüm, bir dahaki bölüm daha uzun olacak. (umarım) iyi okumalar <3

"insanın kullandığı ilk alet başka bir insandır."*

sarıya boyattığı saçlarının rengi küvetin içerisinde yayılırken johnny bu sözü düşünüyordu.

yıllar önce fransızca dublajı ile izlediği, garip bir çekimi ve tamamlanmamış bir hikayesi olan filmde gösterilen ilk şey bu sözdü.

siyah ekranın ortasında bu söz yazıyordu. sonrasında filmin ismi gözüküyordu ve olaylar anlatılmaya başlıyordu.

insanın kullandığı ilk alet başka bir silahtır.

johnny bu sözü kafasından atamıyordu. jaehyun'un evinde, jaehyun'un küvetinde oturup vücudundan akan kanların ve saçından akan boyaların suyun rengini değiştirmesini izlerken bu sözü düşünüyordu.

geçen her dakikada gittikçe bulanıklaşan suyun içindeki bacaklarına bakıyor, yaralarını inceliyordu.

bacaklarında pek bir şey yoktu. sadece kasıklarının etrafında jaehyun tarafından bırakılmış birkaç iz vardı. kalçaları korkunç durumdaydı, esmer teni korkunç bir mavi rengine bürünmüştü. boynunda ve köprücük kemiklerinde birkaç iz daha vardı, bu izledi yadırgamadı. oralarda her zaman iz olurdu.

geriye kalan yaralar, yuta'nın kendisine bahşettiği birkaç iz ve kopmuş bir göğüs ucu piercinginin arkasında bıraktığı yaradan oluşuyordu.

derin bir nefes aldı. yaralarla dolu ellerini inceledi. zayıf olduğumdan, dedi. zayıf olduğumdan ellerim yaralarla dolu. ve kafasındaki sesler konuşmaya başladı. johnny tüm seslerden kaçmak istedi, arkasına bakmadan koşup gitmek istedi, kafasındaki gürültüyü sonlandırmak istedi. çaresizce elleri ile kulaklarına götürdü.

kulaklarını kapatırsa sesler geçecekmiş gibi hissetti fakat öyle olmadı. sesler daha da arttı.

sonra birisinin kendisine sarıldığını hissetti. çıplak sırtına yapışan kasları hissetti. boyun girintisine sokulmuş başı, boynunda gezinen dudakları, çenesine değen saçları hissetti.

gerçekliğe döndü. nerede olduğunu hatırladı, kimin yanında olduğunu hatırladı. nerede olduğunu, hangi kimliğe büründüğünü anımsadı.

küvetten hızla kalkmaya çalıştı.

"kaçmaya çalışma."

jaehyun sert bir şekilde konuşurken sarı saçlı olanın kolundan tuttu ve johnny'yi kendisine çekti.

karşısındaki adamı tanıyordu. johnny suh hem sadık hem de başına buyruktu. istediği kişiye itaat eder, istediği şeyi yapardı.

işte bunun için johnny'yi sıkıca tuttu. esmer renkli sırtı göğsüne yasladı. güneşten koyulaşsa da hâlâ beyazlığını kollarının önündeki adamın esmer teni ile oluşturduğu tezatlığı büyük bir keyifle izledi.

"sana demiştim, konuşacağız. ilk önce yediğin haltları açıklayacaksın, sonrasında uyuşturucu konusuna bir çözüm bulacağız ve konuşacağız."

johnny, homurdandı.

"hiç homurdanma, yaklaşık bir yıldır böyleyiz. sen günden güne çöküyorsun, ben de senin çöküşünü izliyorum. bunun son bulması gerekiyor."

misfit - johnjaeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin