23. Yeni başlangıçlar

26K 1.2K 823
                                    

Merhaba ballarım

Vote sayımız çok az lütfen oylarınızı esirgemeyin.

Satır arası yorumlarınızı sabırsızlıkla bekliyor olacağım.

Keyifli okumalar:)

"Bir daha benden gitmene izin vermeyeceğim." Dedim yalancı bir sinirle. Kollarını bana dolamasını istiyordum ama bana inatmış gibi bunu yapmayıp sadece öylece durmuştu.

"Zümra, bir daha koynumdan çıkıp beni terk etmene izin vermeyeceğim. Senin yerin benim kollarımın arası." Deyip tekrar boynunu öptüm.

Ve uzun, yorucu bir günü tekrar küçük aslanın kokusuyla sonlandıracağım için mutluydum.

🖤

Tam kafasını çevirecekti ki, önümde duran siyah arabadan, tanımadağım korkunç yüzlü adamlar çıkıp kolumdan tuttuğu gibi beni arabaya çekiştirmeye başladılar. Acıyla yüzümü buruşturduğumda, "Bırakın beni!" Diye bağırdım. "Bat-" Dudaklarıma kapanan eli ile sözümü tamamlamadan gözlerim karardı ve bilincim kapandı.

Ve ben bir kez daha kaçamamıştım..

🖤

Başımın ağrısıyla, elimi kafama çıkartıp, acıyla kıvrandım. Zihnimde canlanan görüntülerle hızla gözlerimi açıp uzandığım yerden doğrularak etrafıma bakındım. Batuhan beni görmemişti. Ve ben yine kaçamamıştım. "Kesin bu Demir'in oyunlarından biridir." Diye düşünürken, yatağın solunda duran camın karşısında, Yiğit'i görmemle şaşkınlıkla ağzım açıldı.

"Yiğit..." Dedim sesimdeki şaşkınlık bariz bir şekilde belli olurken, Yiğit bana dönüp, "Uyandın mı?" Diye sordu soğukkanlılıkla. "Ne oldu? Neredeyim ben? Ve senin burada ne işi-" Sözümü yarıda kesip, sinirle. "Demir'in oyunu değil mi! Beni o kaçırdı! Öküz herif işte!" Diye bağırıp sinirle yataktan kalktım. Yiğit bir an ne yapacağını şaşırarak bana baktığında, "Hepinizi döveceğim ya! Sizi sahtekar, hastane kaçıkları! Ne güzel kaçacaktım işte!" Diye bağırdım.

"Zümra bir sakin ol! Demir'in bu işle hiçbir alakası yok!" Dedi ve bana doğru adımladı. "Seni ben kaçırdım." Gözlerine inanamıyorcasına bakarken, birden duyduklarımla gülmeye başladım. "Sen..." Deyip baş parmağımla onu işaret edip, "Sen beni kaçırdın? Yok canım inanmam!" Dedim sinirle. "Kafayı mı yediniz siz ya?! Bu ne demek oluyor!"

"Zümra, seni ben kaçırdım ama mantıklı bir açıklaması var. Beni dinlersen eğer hak verirsin." Dedi.

"Mantıklı bi açıklama mı?! Ya aptal mısın sen Yiğit! Ne mantığından, açıklamasından bahsediyorsun! Aptal! Kaçacaktım ben ya! Çok az kalmıştı! Buradan kaçmama çok az kalmıştı!" Dedim sinirle.

"Zümra! Bir sakin olup beni dinler misin lütfen? Kaçacaktın ama sonra ne olacağını sana söyleyeyim mi? Zehirsizlikten ölür giderdin! Farkında mısın? Sen bağımlısın artık..."

"Acaba kimin yüzünden!" Diye çıkıştım. "Ha! Kimin yüzünden? Siz ahmaklar yüzünden tabi ki de! Sizi katil yaratıklar yüzünden! Ayrıca sana ne benim ölüp ölmemem den?! Kuzenin olacak öküz buna sevinirdi! Ne güzel ölüp gidecektim işte!"

"Ölüp gitmen en çok da öküz kuzenimi ilgilendirir! Çünkü o ahmak sana çekiliyor Zümra... Demir'in, sana karşı bir şeyler hissettiğini görmüyor musun? Üstüne nasıl titrediğini, seninleyken nasıl mutlu olduğunu görmüyor musun? Bu yaptıklarından pişman olduğunu da mı görmüyorsun?" Görmüyordum. Demir'in kara gözlerindeki intikamdan başka hiçbir şey görmüyordum. Ha, bi'de arzuyu görüyordum. Bedenimi arzuladığını kendisi de söylemişti. "Sus Yiğit!" Diye bağırdım. "Sus... Demir'in benden ne kadar nefret ettiğini görüyorum! Beni her şeye rağmen öldürmek istediğini de! Ve ben öldüğümde en çok sevinen kişinin olduğunu da görüyorum!"

ZümraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin