♧Kına Gecemiz♧

7.5K 221 74
                                    

Merhabalar...

Eğlenceli ve uzunncaa bir bölüm ile keyifli okumalar🤗

Cümle arası yorumlarınızı bekliyorum 💜💜💜

EFTELYA

Uçakta ben Mert, Esra, Ömer ve Mert'in asistanı vardı. Asistanı neden yanımızda geldiğini anlamıyordum..

Önümüzde 6 saatlik bir uçuş vardı. Kahvaltımızı yapmıştık ama ben yine acıkmıştım. Daha uçak kalkalı 15 dakika olmuştu. Yemeği de yarım saat önce yemiştik yani 45 dakika olmuş. Ve kafam ağrıyordu. Karşımızda Esra ile Ömer oturuyordu. Benim yanımda Mert, sağ tarafta tek koltukta ise Mert'in asistanı oturuyordu.

"Ben acıktım kuzu ya sen de acıktın mı?"

"Acıktın mı? Kuzu dünden beri neler yedik sabah yine öyle nasıl acıktın?"

Bana güldüler. Mert beni kolunun altına çekip;

"Yesin, yesin de biraz kilo alsın. Zayıfladı iyice.."

Hostesleri yanımıza çağırdı. Bana yemek istedi, kendine içki, Ömer kahve ve Esra da tatlı isteyince bunları istedi.

Ben gelen yemeği yiyordum. Nasıl bu kadar aç olabilirdim buna ben de şaşırıyordum. 1 saat kadar yemek sürdü. Ben Esra'yı alıp bir arka koltuğa geçtik. Dünün kritiğini yapmamız lazımdı. Dünkü itiraflardan sonra biz hala kendimizi toparlayamadık. Bir yorum yapmak önemliydi.

Biz konuşurken arada arka tarafı dinliyordum. Sonra yerimden kalktım;

"Ne konuşuyorsunuz bende dinlemek istiyorum? Ne de olsa hala senin yanında bir stajyerinim."

Hepsi bana baktı, Mert sırıtarak ama kafasını dosyadan kaldırmadan;

"Bak bak bak peki bu stajyer kız neden 2 haftadır yanıma gelmiyor, işler ile ilgilenmiyor. Şimdi mi geldi stajyer olduğun."

Sonra daha çok sırıtarak bana baktı.

Kafamı salladım.

"O stajyer kız düğünü için organizasyon yapıyordu. Ara verdi geri geldi ama uçaktan inene kadar stajyer😁"

Yanındaki asistanına kalk işareti yaptı beni de gözleri ile yanına çağırdı. Hemen geçip oturdum. Artık anlıyordum işleri. Mert bana o upuzunnn olan sayıların okunuşunu öğretti. Ben hayatımda öyle bir para birimi duymadım. Bildiğim en üst seviye para birimi trilyon...

Öyle konuştuk gırgır şamata derken 3.5- 4 saat geçmişti. Biz hala inmemiştik. Yanımıza pilot, hostesler geldi. Hepimiz diyecekleri şeyi bekliyorduk.

"Efendim, şuan uçağımızı indiremiyoruz.."

Ben şaşırdım Mert'e baktım. Mert'den önce davranıp;

"Neden?"

"Efendim yoğun bir rüzgar olduğu için uçaklar inemiyor bu yüzden.."

Adam daha lafını bitirmeden Mert adama dönüp;

"İstanbul'a indirin uçağı."

Ben şaşkınca Esra'ya sonda Mert'e baktım. Pilot;

"Hemen iletişim kuracağım efendim."

Yanımızdan gittiler.

"İstanbul mu? Neden oraya gidiyoruz?"

"İstemiyorsan gitmeyelim. Uçağı Floransa'da indirelim. 3.5- 4 saat araba ile Roma'ya geçeriz."

"Ya hayır da.. İstanbul'a gidelim. Çok özledim oraları."

Esra da bunu duyunca çok mutlu oldu. 2 saat daha yol geldikten sonra İstanbul'a inmiştik. Hiç beklemiyordum. Uçaktan indiğimde havayı içime çektim.

Mafya'nın AşkıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin