LİSE SAKİNLERİ SERİSİ

Üçüncü Kitap - 15. Bölüm

Selaaaamm!

Bölüm erken geldi gençlik.

Oylamayı ve yorum yapmayı unutmayın.

Hataları da söylerseniz sevinirim.

Keyifli okumalar...

^^^^^^

Sefa, elimi tutmuş koşarken arkadan montumun şapkasını birinin tutmasıyla yavaşlayıp boğazımı tuttum. "Sefa!" dediğimde arkasına baktı. Bir an da iki omzuma yüklenip havalandı ve adama tekme attı. Ağrılığını bana verdi an yüksek sesle bağırmıştım. Bu bağırıştan sonra Sefa telaşla bana bakıp hızla omzumu öptü ve daha sonra yine elimi tutup koşmaya başladı.

Şu an ki durumdan dolayı omzumdan öpmesine bile heyecanlanamıyordum. Bir günaha daha merhaba dedik.

İki adam birden önümüze çıkınca hemen arkaya yöneldik ama arka tarafta da biri olduğunu unutmuştuk. Sokak dardı ve ne taraftan kaçacağımızı bilmiyordum. Ya da kaçabilecek miydik?

Bir adam elini kaldırarak Sefa'ya doğru gelince, Sefa beni kaldırıma doğru itti ve havada dönerek adamın suratına tekme attı. Ben hayranlıkla onu izlerken, adam yere düşmeyip sadece sendelemişti. O kadar irilerdi ki... Sefa arkasındaki adamlara yönelince az önce vurduğu adam da ona doğru ilerlemeye başlamıştı. Yaslandığım duvardan ayrılıp adamın üzerine doğru atladım.

Adam, yaptığım bu hamleye şaşırırken, yüzüne yumruk attım. Pek bir etki etmesede pes etmeden bacağına tekme attım. Adam geriye doğru giderken, hızla adama doğru yürüdüm ve yüzüne doğru yetişmek için zıplayarak tam yüzünün ortasına yumruk attım. Adam en sonunda yere düşüp burnunu tutmuşken, ona tekme atmaya başladım.

Sefa'ya doğru döndüğüm sırada, bir adam onu itince, Sefa duvara yapışıp yere düşmüştü. Öfkeyle onlara baktım. Sefa, karnını tutmuş inlerken adam ona tekme atmaya başladı. "Ondan uzak dur!" diye bağırdım ve adama doğru koştum, kaldırımdan destek alıp yükseldim ve suratına tekme attım. Diğer adam bana yönelince kolunun arasından geçip, ayağını geriye doğru çekmeye çalıştım. Adam yüz üstü yere düşünce, kafasına tekme atıp Sefa'nın yanına gittim.

O bana şaşkınlıkla bakarken, elimi, kanayan dudağına götürdüm. "Yavrum sen neymişsin böyle be?" dedi doğrulmaya çalışırken.

"Sana dokunurlarsa sonları böyle olur!" dediğim sırada bacağıma yediğim darbe ile hızla duvara yapıştım ve elimi kafama koyarak, yara olan başımı korumaya çalıştım.

"Lan!" diye kükreyen Sefa'nın sesi sokakta yankılanırken, yanımdan hızla kalkıp adamın üstüne atladı ve onu yere düşürdü. Adamın üzerine çıkıp ona ardı ardın yumruk atmaya başlayınca diğer adam Sefa'yı tek eli ile tutup fırlatmıştı. Hırsla ayağa kalktım. Adamın bacak arasına tekme atıp Sefa'yı ittiği elini ısırmaya başladım, adam inleyerek beni ittirdi. Sendeleyerek geri gittiğim sırada Sefa beni tutup, koltuk atlarımdan kucaklayıp etrafında döndürünce adamın suratına sert bir tekme attım. Sefa, beni yere indirdiğinde ikimizde koşmaya başladık ki, siyah minibüs önümüzde durdu ve bir adam çıkıp bize silah doğrulttu.

Sefa, bıkkınlıkla adama baktı ve daha sonra beni minibüsün içine doğru çekti. "Sıkıldım valla." dedi ve yan yana oturduk.

"Sandığımdan akıllısın." dedi adam yanımıza gelirken.

"Birde güçlü!" dedi Sefa, sokağın ortasında yerde duran adamları göstererek. "Tabi Şirinemin de payı var bunda! Helal lan! Beklemiyordum böyle bir şey!"