" Şu gökten papatya yağdırma meselesi için kurulmuş bir plan değilse benimde adım Rüya değil. Ne olacak gökten papatya yağarsa Karanla barışacağım mı? Harbi komik, fikir iyidi ama ben aptal değilim. " dedim ifadesiz bir sesle.
" Bak ciddiyim Rüya, Kılıçarslan ailesi ve Şahinler ailesi yıllardır düşmandı. Çok uzun yıllardır bu böyleydi halada böyle, Karan'ın sizin evinizin yakınlarına korumalar koymasının tek nedeni yalnızca Sevda mı sanıyorsun? Bu işe polisi karıştırmak istemiyoruz, Karan polisi bu tarz işlere dahil etmekten hoşlanmaz. Ben adamlarla birlikte Karanı almaya gidiyorum. Sen her ihtimale karşı dikkat et evde yalnızsan birilerini çağır. Korumalar var ama ne olur ne olmaz evi basabilirler. " dedi Serkan ve ekledi. " Seni uyarmak istedim Rüya, kendine ve bebeğe dikkat et ve en önemlisi sakin ol. " dedi ve telefonu kapattı Serkan.
Durum benim beklediğim aksine baya ciddi duruyordu.
"Ne oldu? " dedi Ege telaşla bana bakarken.
" Karan kaçırılmış, Şahinler ailesi falan dedi Serkan anlamadım. Dikkatli olun diyor. " dedim benim silahım yukarıda Karanın çalışma odasındaki çekmecedeydi. Yanıma almak ile almamak arasında kararsız kalmıştım.
" Şahinler ailesi mi? Ferhat Şahinler Yurtdışın'dan geri mi dönmüş? " dedi Yağmur şok ile.
" Şahinler ailesi kim?" dedim Yağmura bakarken.
" Şahinler ailesi bizim dostumuzdu önceden, sonra Yiğit abim bir kaza yapmış. O kazada Ferhat Şahinler'in çocuğu ve karısı ölmüş. O zamanlar Karan abim 18 yaşından küçük olduğu için kazayı üstlenmiş ve bir şekilde tazminat ödeyerek kapatmışlar konuyu. Ve o zamandan beri Ferhat Şahinler abimin en büyük düşmanı. Bir anda dönmesinin nedeni ne acaba? " dedi Yağmur. Acaba Ferhat Şahinler intikamını benden ve bebeğinden mi almak istiyordu? Bugün belkide asıl hedef Karan değildim. Karan'ı kaçırarak hedef şaşırtmışlardı. Serkan ve bir çok koruma oraya gitmişti.
Serkan: Acil çıkın oradan Eylül hanımın evine gitmeniz gerekiyor şuan tek güvenli yer orası korumalar size eşlik edecek acele edin. Ferhat Şahinler oraya geliyor.
"Yürüyün gidiyoruz ama bir dakika. " dedim ve koştura koştura yukarı çıktım. Silahımı aldım. Bunu yapmak zorundaydım. Keşke Göktuğ yanımda olsaydı. O olsa bir tık daha güvende hissedebilirdim. Sonuçta polisti ve meslek taşımdı sonuçta.
