worldstar money | taekook ✔

27 : Bana Ne Yaptığını Bilmiyorsun.

ARKADASLAR SİZE SMUT YAZAMADİM BELKİ AMA

COK HOT SAHNELER YAZDİM AZMAYA HAZİR OLUN VE MEDYAYİ DİNLEYEREK OKUYUN TAMAM Mİ COK KİZARİM YPKSA EDİTİNİ BEN YAPTİM PAUAHAUAH
(resmen wattpadin acei benim yuh ya 10 parmagimda 15 marifet falan)

***

Jungkook's pov...

Anahtarı birkaç kez çevirdim ve olacaklardan korkarak eve girdim. Taehyung salonda değildi. Kaşlarımı çatarak sessiz adımlarla yürüdüm. Mutfağa baktım, banyoya, odamıza... Hiçbir yerde olmaması beni endişelendirirken telefonumu çıkardım ve  Taehyung'a birkaç mesaj yazdım. Bu koca evde tek başıma kalmak beni ürkütüyordu. Aslında tam olarak tek başıma sayılmazdım. Bam ve Yeontan da vardı fakat yine de ürküyordum işte.

Taehyung ile olan ufak çaplı tartışmamızdan sonra soluğu babamın evinde almıştım. O eve girer girmez gitmek istemediğimi, burada kalacağımı söyleyip babamın bir şey söylemesine izin vermeden çıkmıştım. Girmem ile çıkmam bir olmuştu anlayacağınız.

Tekrardan telefonumu açtım ve şu sıralar dinlemekten asla bıkmadığım o şarkıyı açtım.

Chirs Brown - Under The Influence.

Şarkı çalarken telefonumun sesini son ses açtım ve masanın üstüne koydum.

Derin bir nefes aldım ve salona doğru adımladım. Koltuğa oturacakken kapıdan gelen ses, nefesimi tutmama sebep oldu.

"Jungkook?" Dedi Taehyung. Jeongguk dememişti. Atlantis ve ya Güzelim de dememişti. Sanırım onu gerçekten kırmıştım.

Taehyung, giydiği geniş beyaz gömlek ile tapılası duruyordu. Bunu inkar edemezdim.

Ellerimin titremesine engel olamıyordum, fazla heyecanlanmıştım. Ufak adımlarla Taehyung'un önüne geldim. Ellerimi, onun dağılmış saçlarında gezdirdim. Dudaklarına yaklaştım. Hızlanan kalbim, titreyen ellerim ve dolu gözlerim beni sinir ediyordu. Taehyung'un derin bir nefes aldığını gördüm. Gözleri dudaklarımda geziniyordu.

Sonunda konuşabilecek gücü kendimde bulduğumda, dudaklarımı araladım.

"Özür di-"

Dudaklarıma sertçe yapışan Taehyung, sözümü tamamlamamı istemiyor gibiydi. Elini belime koydu ve yavaşça belimi okşamaya başladı. Taehyung, beni yavaşça kendine çekti ve yüzümün her tarafına ufak, yumuşak öpücükler kondurdu. Karnımdaki kelebekler asla durmadan uçuşuyordu, midem kasılıyordu.

"Bana..." dedi ve tekrardan dudaklarıma yapıştı. Dudaklarımdan ayrıldı ve yarım bıraktığı cümlesine devam etti,

"Bana ne yaptığını bilmiyorsun."

Tanıdık gelen söz ile hafifçe sırıttım. Sanırım az önce açtığım şarkının sözlerinden bir tanesini söylüyordu.

You don't know what you did, did to me.

Belimdeki elini hala hissedebiliyordum. Gözlerim, onun gözleriyle göz göze geldiğinde dudaklarımı aralayıp şarkıyı devam ettirdim.

"Bedenin benimle konuşuyor."

Your body lightweight speaks to me.