on beş

17.4K 1.7K 551
                                    

Jungkook ile barışmanın verdiği mutlulukla okulun kapısından girdim. Bugün tek başımaydım çünkü Namjoon hasta olmuştu ve ona aşık Hoseok ise yalnız bırakamamıştı bebeğini.

Bahçeye girdiğimde fısıltılar yine başlamıştı. Bu fısıltıların sebebi, Jungkook ile arkadaş olmamdı. Görmüştüm, onları susturmaya çalışmıştı fakat artık o da beceremiyordu.

Okula doğru ilerlerken kolumda bir el hissettim ve Jungkook olduğunu düşünerek arkamı döndüm gülümseyerek.

gülüşüm yavaş yavaş solarken yüzüm ciddi bir ifadeye büründü.

Jungkook değildi.

"Merhaba Taehyung, bugün seninle biraz eğleneceğiz." dedi alayla.

Tanımadığım bir çocuk daha gelip diğer kolumu tutup beni okulun içine doğru sürüklediklerinde çırpınmaya başladım kollarında fakat hiçbir işe yaramıyordu. Kollarımı sertçe kavramışlardı ve ellerinden kurtulmak imkansız gibiydi.

Bağırmaya çalıştığımda kollarımı tutan çocuklardan uzun olanı ağzımı kapatmasıyla daha çırpınmaya başladım.

"Rahat dur fahişe, sadece eğleneceğiz. Sevgilin bugün okula gelip kahramanlık yapamaz."

haklıydı, jungkook her ay bu günlerde ortadan kaybolduğunu söylüyordu herkes.

Dolu gözlerimle erkekler tuvaletine doğru sürüklendiğimde beni yere fırlatıp kapıyı kapattılar.

Hemen ayağa kalkıp karşılarına dikildim.
benden sadece bir sınıf büyüklerdi, baş edebileceğimi düşündüm.

"Ne istiyorsunuz benden?" dedim ağlamaklı çıkan sesimle.

"Jungkook'un canını yakmak."

"O zaman Jungkook'la uğraşın, ben size ne yaptım?"

"Sevgilisinin canını yakmak daha da canını acıtır." alayla konuştu uzun olan ve kısa olana bir işaret yaptığında üzerime doğru gelen kısa çocuğu izledim.

Ablamdan öğrendiğim bir kaç hareketi şimdi kullanma vakti diye düşündüm.

Boşluğuna tekme attığım kısa çocuk gerilemişti fakat tekmem onu yıkacak kadar güçlü değildi.

Ablamın söylediklerini düşündüm. 'Taehyung odaklan! Karın boşluğu ve burun.'

Karın boşluğundan aldığı darbe, etkisini yitirmeden hemen yüzünün tam ortasına burnuna da yumruğumu geçirdim. Yere düşüp burnunu tutan kısa çocuğa baktım. Uzun olan ise alayla gülüp yaptıklarımı izliyordu.

Kısa olananın penisine attığım tekmeyle daha da yere yığılmıştı, bütün hırsımı ondan çıkarıp tekmelerimi rastgele savurmuştum.

Uzun olan yanıma yaklaşınca, benden sadece birkaç santim uzun olduğunu fark ettim.

Fakat uzun olan diğerine kıyasla daha kaslı duruyordu.

"Taehyung o kadar da güçsüz değilmişsin, ha?"

Sıkmaktan acıyan yumruğumu kaldırıp yüzünün ortasına yapıştıracağım sırada tutmuştu yumruk yaptığım elimi.

iki bileğimi sıkıca kavramıştı bense kendimi onun ellerinden kurtarmaya çalışıyordum.

"İğrenç, bir erkekle sevgilisin." dedi yüzünü ekşiterek.

Karnıma geçirdiği tekmeyle dengemi kaybedip yanımda ki lavaboya çarpmıştı kaşım.

Yüzümün sağ tarafında hissettiğim sıcaklığın kan olduğunu anlamam uzun sürmemişti.

Kısa olan çocuk da ayaklanıp yatan bedenimin yanında dikilmeye başlamıştı.

right hereHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin