16

76.9K 1.5K 228
                                    

"Neden buraya geldik." Gittiğimiz yolda geri dönmek yerine saptığı alanda yarım saat kadar daha yol katettikten sonra iki katlı bir evin bahçesine girmiştik. Asla nedenini söylememişti. Ve benim sevgilim kesinlikle orman sevdalısıydı. Bagajdan çıkarttığı bavullarımızı yere bırakıp arabayı kitledi.

"Oğuzla almıştık burayı. Öyle kafa dağıtmaya takılmaya geliriz."

Büyük saksıdan çiçeklerin arasına bıraktığı anahtarı alıp kapıyı açtı. İçeriye girdiğim gibi şok olmuştum.

Tam karşımda: duvar boylu boyunca camdı ve müthiş bir göl manzarası vardı. Önünde iki tane tekli koltuk, ortasında bir masa koltukların önünde ise ayaklarını uzatacakları küçük tabureler vardı. Tabure fikrinin Kartala ait olduğuna emindim. Rahatına deli gibi düşkündü.

Burası harikaydı!

"Gel hemen odaya." Merdivenleri tırmanmaya başladı,peşinden çıktım hızlı adımlarla.

Merdivenden çıktıktan sonra dört oda karşıladı bizi. Mervidenin solundaki odaya girdi. Sağ taraftada bir oda vardı.

Odaya girdiğimizde asıl güzelliğin burada olduğunu anladığım da aşağıdaki gibi kocaman olan cama yasladım bütün bedenimi. Manzara buradan daha efsaneydi!

"Ay bu oda harika. Evde öyle." Yatağın ayak ucu kısmına oturdum.

"Neden bu oda senin? Oğuzunki de böyle mi?"

"En çok parayı ben verdim. Ayrıca onunki bu kadar büyük değil."

Kafamı iki yana sallarken gülüyordum.

"Çok pisliksin!"

Dudakları iki yana kıvrıldı hemen. Saatini çıkartıp birkaç eşyasınında olduğu aynalı şifonyerin üzerine bıraktı. Camın önüne geçip geniş olan mermerin üzerine oturdu. Sırtınıda cama yasladı. İki elini yan tarafına koyup bacaklarınıda birbirinin üzerine uzattı.

Bende ellerimi iki yanıma koyup onu izlemeye başladım.

"Buraya gelen ilk kız mıyım?" Diye mırıldandım.
Evet de evet de..

"Hayır bebeğim. Annemler, Oğuzun ailesi kız kardeşinin kız arkadaşları falan geldiği olmuştu. Ama benim sevgilim olarak ilk sen geldin. Zaten bu evi aldıktan sonraki ilk sevgilimde sensin."

Dudağımın içini ısırdım. İyi bir durum muydu yoksa kötü müydü tam kestirememiştim. Yani ev çok eski olsaydı o zamanki sevgilisini de getirebilirdi.

"Anladım." Diye mırıldandım. Tabi ki de sonrasında soracaktım.

Dakikalardır birbirimizi izliyorduk. Hiç şikayetçi değildim. Sessizliği bozan Kartal oldu.

"Nasıl bu kadar güzel olabilirsin?"

Sorusuna keyifle gülümsedim.

"Sen nasıl bu kadar yakışıklısın peki?"

Bu sefer o keyifle gülümsedi. İçim eridi anında.

"Seni sıkıyor muyum? Mesajlaşırken hep ters ters konuşuyorum ya.."

"Hayır Ahu. Sinirleniyorum tabii orası ayrı ama sonucu hep iyi yerlere bağlanıyor."

Kafamı salladım. Haklıydı.

"Şu tatil işini sana sormadığım için özür dilerim. Sürpriz gibi bir şey yapmak istemiştim. Hem de ne bileyim iyi gelir bize diye düşünmüştüm. yani başka şeylerde yapmak isteyebilirdin."

O kadar hızlı konuşmuştu ki şaşırmıştım açıkçası. İlk defa böyle bir şey yapmıştı.

"Hayır sadece söylediğin zamanlama yanlıştı. E tabii birkaç gün önceden söyleseydin de fena olmazdı."

MODEL | +18 ( Yarı Mesajlaşma)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin