Hayatımda çoğu şeyi yaparken mantığımı pek de işin içine soktuğum söylenemezdi. Genelde anlık yaşayan bir insandım. An'ların insanlar için olduğunu düşünürdüm. Yani eğer hayat size bir anı bırakıyorsa bunu o an'ın içindeki saatlerce dolu dolu yaşamak gerekirdi. Öncesini veya sonrasını düşünmek o an için mutluluğumuzu doyasıya yaşamayı engellerdi. Bunun kıymetini bilmek lazımdı. Çoğu zaman bunun bilincinde olan kişiliğim plansız yaşamayı kendine hobi edinirken sadece an'a odaklanmak benim için farz olmuştu. Tıpkı şu an ki gibi.Bedenime yayılan sıcaklık öylesine yaramazdı ki, kanımı fokurdatıyordu. Aşırı tahrik olmuş hissediyordum. Bu kısa sürede olan bir şey değildi. Uzun zamandır karşımdaki bu adama karşı bir istek ve arzu doluydum. Rüyamda seviştiğimizi görmem ve ayıplı videolar izlediğimde onu hayal etmem bana koca bir yarrağı yediğimin kanıtıydı. Şu zamana kadar bir çift memeye azan ben, kalkık bir sike azacağımı hiç düşünmemiştim. Gerçi bunun bir önemi yoktu. Kendime bu konuda baskı yapmıyordum. Ne olmuş yani bir erkekten etkileniyorsam? Biseksüel olmamın dışında zaten böyle bir tanım olmasa bile insanların birinden etkilenmesinin cinsiyetle alakalı olmadığını düşünürdüm. Sonuçta herkes insan. Bedensel farklılıklarımız bu gerçeği değiştirmez. Kalbimiz de cinsiyeti pek önemsemez. Kimin için atacağına o karar verirdi. Sadece kalp değil, başka bir şey daha cinsiyeti önemsemiyordu. Ne olduğunu anladınız bence. Tek başlı sikmeye meraklı. Aynen.
Dudaklarına yapıştığım adam şu an için istediğim tek şeydi. İçime sokmak istermişçesine kollarımı öyle sıkı dolamıştım ki boynuna. Yıllardır bunun açlığını çekiyor gibi dudaklarını öpüyordum. Kalın dudaklarının tadını damağımda hissediyordum adeta. Öylesine lezzetliydi ki. Bu dudakları öpmek şu andan itibaren benim için reçeteli ilaç durumuna gelmişti. Günde üç öğün aç-tok fark etmez almam lazımdı. Zaten Allahtan bunu dert etmeyen azgın bir sevgilim vardı. Yani çekinmeden rahat rahat azabilirdim ona karşı.
Ben ne kadar iştahla öpüyorsam o benden kat kat fazlaydı. Belimi kavradığı güzel elleriyle beni banyo kapısına yaslayıp bedenlerimizi birbirine yapıştırdığında alt taraflarımız değdi. Çok merak ediyordum. Ona dokunmayı öylesine merak ediyordum ki bu yüzden elimi aramıza atıp baksır üzerinden semsert olan aletine dokundum. Bunu yapmamla kendini avuç içime doğru bastırdı. Islak dudaklarımız birbirini emerken şapırdama sesiyle ayrıldım dudaklarından.
Nefes nefese birbirimize bakarken yanaklarımın ve kulaklarımın cayır cayır yanmasını görmezden gelmeye çalıştım.
"Taş gibi. Bu kadar mı etkiliyorum seni?" diye sordum dudaklarının üzerinde sırıtırken.
Çapkın bir gülümseme ile kendini bana yaslarken elini yanağıma attı. "Deli oluyorum sana."
Tekrar dudaklarıma sertçe kapanıp öptükten sonra çok hafif geri çekildi. Kafasını boynuma eğip öpmeye başladığında kalbim heyecandan ağzıma gelmişti resmen. Hafif çıkmış sakalları boynuma sürtüyordu fakat rahatsız etmiyordu beni. Belimi okşayan elinin birisi üzerimdeki ince badiden içeri daldı. Çıplak bel boşluğuma kaydırdığı eliyle tenimi okşarken diğer elini benim yaptığım gibi aşağı indirip penisime yasladı. Kalbim tekledi. Güzel eli kumaş üzerinden de olsa erkekliğimi kavrıyordu. Vücudum aşırı tahrik hissiyle yanıp tutuşuyordu.
Elini pijamamdan içeriye atacağı zaman refleks olarak istemsizce geriye doğru kaçındım. Duraksadı. Kafasını kaldırıp bana baktı.
"Kaçacaksan oynamayacaksın aslan." dedi kaşlarını çatarak.
"Utandım salak." dedim çekingen bir sesle.
"Sikimi kaldırdıktan sonra çekileceksen utan zaten. Başladığın işi bitireceksin racon bu." dedi. "Böyle şey nerde görülmüş?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OĞLANCI | BXB
General Fiction{Tamamlandı} {texting-düz metin} Ablasına asıldığını düşündüğü adama atar mesajı atan liseli bir çocuk en fazla ne kadar absürt fakat bir o kadar da muhteşem bir şeyin içine düşebilirdi ki?