15.Bölüm

74.2K 3.8K 1.3K
                                    

"Sorma! Durum Leyla

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Sorma! Durum Leyla.            

O sesler yok aslında."

Çalan şarkıya eşlik ederek makyaj masasının önünden kalktım. 

"Birden çıka gelse, 

yok yok olmaz asla Leyla."

Yatağın üzerine hazırladığım kıyafetleri aldım ve hızlıca üzerimi değiştirdim. Saçım ve makyajım da bitmişti. Bir kaç tane yüzük taktıktan sonra aynanın karşısına geçip kendime baktım. 

Kısa siyah bir etek ve sütlü kahverengi bir kazak giymiştim. Eteğim dizlerimin üzerinde olduğu için birde siyah çorap giydim. Uzun çizmelerimi de giyince kombinim tamamlanacaktı.

Çok fazla makyaj yapmamıştım. Saçlarım da doğal duracak şekilde dalgalandırmıştım. 

Çok uzun zamandır böyle yavaş yavaş, şarkılar dinleyerek ve söyleyerek hazırlanmamıştım. O yüzden bu gün sabahtan başlamıştım hazırlanmaya. 

Bir saat içerisinde acele acele hazırlanmak yerine uzun uzun, yavaş yavaş hazırlanmıştım. Bu da bana gerçekten çok iyi gelmişti.

Saate baktım. Sekize geliyordu. Cahit sekizde gidelim demişti. Tabii bu sefer de işi çıkmazsa. 

Telefonumu alıp bir kaç tane fotoğraf çekindim. Tamam pek bir kaç tane değildi. 

Aklıma gelen şeyle oturma odasına gittim. Televizyonun olduğu dolabın alt çekmecesini açtım ve fotoğraf makinemi aldım. Böyle gecelerde ya da günlerde fotoğraf çekmeyi çok seviyordum. Tabii buraya geldiğimden beri fotoğraf çekemiyordum ama olsun. Bu gece tam zamanıydı. 

Çekilen her fotoğraf insanın yanına kalan bir anı oluyordu. Zaten fotoğraf çekmeyi bu yüzden seviyordum. Uçup gidecek ve bir daha asla yaşayamayacağın anı ölümsüzleştiriyordu. İyi de olsa kötü de olsa geriye sadece fotoğraflar kalıyordu. Ve birde yazılanlar. 

Bir ara onu da denemiştim. Ama bana göre değildi. Ben her şeyden çok çabuk sıkılan bir insandım. O yüzden bir şey üstüne uzun uzun düşünüp bir şeyler yazmak bana göre değildi. 

Fotoğraf makinemi açıp bir kaç tane fotoğraf çektim. Kendimi de değil öyle evin her hangi bir kaç yerini. Böyle üzerinde uğraşılmamış, anlık çekilen fotoğraflar benim daha çok hoşuma gidiyordu. Bir stüdyoya kapanıp, tek bir fotoğraf için saatlerce çalışmakta bana göre değildi. Ben anın insanıydım. O yüzden böyle şeyler çekmeyi daha çok seviyordum. Bu sebeple haber muhabirliği de bana göre bir iş değildi. Bunu da son çabamda anlamıştım. Zaten o yüzden o da son çabam olmuştu. 

Zil çalınca kalp atışlarım birden hızlandı. Durup derin bir nefes aldım. "Sakin ol." Diye mırıldandım kendime. 

Dolaptan uzun kabanımı aldım ve hızlıca üzerime geçirip kapıyı açtım. Cahit gelmişti. 

Zemheri | TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin