8. BÖLÜM - ORASI NERESİ

41.2K 718 56
                                    

Bu bölümde önceki kitapta olan karakterlerim geçecek, bunu yapmayı çok istiyordum. Okuyanlar bilir zaten, keyifli okumalar.

"Bırak" dedi nefesi kulak boşluğuma temas ederken.

"Bırak seni bana ait yapacağım bir yerde saklayayım."

••• YENİ BÖLÜM

Hâlâ bedenlerimiz bitişikti, dediği şeyi anlamayarak başımı duvardan çekmeye çalıştım ve ona bakmaya gayret ettim, arkamdan çekildi, odadaki siyah deri koltuğa oturdu.

Bir süre bir şey söylemedi, yatağa baktı.

"Güzel duruyordun 'bir başkasının altında' güzel duruyordun."

Söylediği şey beni utandırmaya, yerle bir etmeye yetiyordu.

"Hangi cesaretle bunu yaptın bilmiyorum ama bana o anı canlandıracaksın ve canlandıracaksınız."

Kaşlarım havalandı ve anlamayarak ona baktım, tam o sırada kapı çaldı. Keskin'in onayı üzerine giren kişi Ateş oldu.

"Efendim, beni çağırmışsınız."

Hızla Keskin Kıraç'a döndüm ama yüzünde bir mimik bile yoktu.

"Hera ile yatacaksın."

"Anlamadım e-" Ateş cümlesini bitirmeden Keskin Kıraç araya girdi.

"Neyi anlamadın? Hangi siki anlamadın? Benim olana dokunmaya nasıl cüret ettiysen şimdi de edeceksin."

Dehşete düştüm, hızla bir adım öne attım ama elini bana doğrulttu ve yatağı işaret etti.

"Yatağa geç, hemen."

Başımı hayır anlamında salladım, iliklerime kadar bir korku hissettim.

"Yoksa ne demek istediğimi bilemeyeceksin."

Ateş'e döndüm, elleri titriyordu Keskin Kıraç'ın neler yaptığına daha hakimdi.

"Yapamam." dedim kısık bir sesle, tek kaşını kaldırdı ve Ateş' e sonra bana baktı.

"Gözünün önünde olmam mı bu kadar korkuttu seni? Kameradanda bizzat şahit oldum, Hera."

Dudaklarımı yaladım ve nefesimi düzene sokmaya çalıştım.

"O halde kamerayı gördükten sonra olan korkuma da şahit oldunuz."

Başını hayır anlamında salladı.

"Hayır Hera, bu piç sana dokunduğu an gözümün önüne gelen tek şey bana ilham veren şeytanlardı. Eğer o gece buraya gelseydim, Ateş ölürdü."

Ateş iyice panik olmuştu, nefes sesini olduğum yerden duyabiliyordum.

"Bunu sadece Ateş yapmadı, onu onaylayan bendim."

Gözlerimi usulca yumdum ve yutkudum, o tok sesi tekrar kulağımla buluştu.

"İşte," dedi ayağa kalkarak ve önüme birkaç adımla geldi "işte seni daha korkunç bir şeye, psikolojik işkenceye maruz bırakırdım."

Başımı yere eğdim, yüzüne bakmaya cesaretim yoktu. Çenemi işaret ve baş parmağı arasına sıkıştırdı, ve başımı kaldırdı, gözlerim onun gözlerini buldu, yüzüme eğildi; neredeyse dudakları dudaklarıma değecekti.

"Neden yaptın, Hera?"

Gözlerim dolmuştu, pişmandım ama elimden bir şey gelmiyordu. Ateş'e göz ucuyla baktım, Keskin çenemi daha sıkı tuttu sanki ona bakmamı istemiyordu. Ona doğruyu söyleyecektim dudaklarımı araladım.

RANDEVUEVİ | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin