MODEL | +18 ( Yarı Mesajlaşma)

38

Yorum ve vote atmayı unutmayın..

////

Arabadan indiğim gibi hafif esintili  rüzgar saçlarımı savurduğunda kaküllerimi tuttum, çantamı da alıp anahtarı valeye bıraktım.

Heyecanlanmıştım neden bilmiyorum ama birazda gergindim. Kartalı görmeyi çok istiyordum fakat gecenin nasıl biteceğinden emin değildim.

Oğuz, Kartal ve Sıla girişte birileriyle sohbet ediyordu. Yasminle yan yana geldiğimizde aynı anda göz kırptık birbirimize. Omuzlarımı dikleştirip yürümeye başladım.

Kartal bütün bedenimi baştan aşağıya süzdü anında, gözlerini gözlerimden kaçırmadı. Karşısındaki insanlar içeriye girdiğinde dümdüz bana bakıyordu. Önü açıldığı için bende onu süzdüm bir güzel.

Beyaz gömleğinin altında gri kumaş pantolonu ve beyaz Air Jordanları vardı. Bebeğim müthiş görünüyordu.

Tam karşısında durup selam verdim hepsine.

"Ahu Hanım çok güzel görünüyorsunuz." Sıla kolumu tutarak konuştuğunda bakışlarımı ona çevirdim.

"Teşekkür ederim canım, sende çok iyi görünüyorsun."

Gülümseyip teşekkür etti sadece.

"Yengesu çok heyecanlıyım bu akşam için." Oğuz sinsi sinsi gülüyor aynı zamanda elleri birbirine sürtüyordu.

"Ne pisliksin sen ya." Gülerek konuştuğumda kollarını uzattı. Sıkaca sarıldık.

"Kartal bugün katil olmazsa iyi." Kulağıma doğru fısıldadı.

Geri çekilip saniyeler önce durduğum yere geçtim.

"İnşallah inşallah." Dedim imalı imalı.

"Ben geçiyorum Ahu Hanım." Yasmini başımı sallayarak onayladım. Sıla ve Oğuzda onunla beraber içeriye geçtiler.

"Çok güzel görünüyorsun."

"Teşekkür ederim." Diye mırıldandım. Şu halimizi Oğuz görse saatlerde dalga geçerdi muhtemelen.

"Biraz konuşalım mı?"

"İnsanları bekletmeyelim herkes geldi mi?"

"Hayır, gelmedi. Sadece beş dakika."

Kafamı sallayarak onayladığımda yürümeye başladı. Bende civcivi gibi peşine takıldım.

Restoranın arka kısmana geldiğimiz de bomboştu. Büyük ihtimalle lavaboların bulunduğu kısımdı. Duvarda sadece dört küçük pencere vardı. Sırtımı duvara yasladım.

"Dinliyorum." Bu kibar ses tonum, bu sakin tavırlarım gerçek olamazdı.

Kartal aramızdaki mesafeyi kapattı iki adımıyla. Sanki ilk defa bu kadar yakın oluyormuşuz gibi hızlandı kalbim. Derin bir nefes aldım, gözlerinin içine odaklandım hemen.

Sol elini duvara yaslarken, bacağını bacaklarımın arasına yerleştirdi.

"Ne yapıyorsun?" Dedim yarım yamalak.

İki parmağının tersini açıkta olan göğüslerimin arasına gezintiye çıktı. Parmaklarının tersini bir aşağıya bir yukarı doğru sürtüyordu. Dudaklarımı yaladım.

"Çok güzelsin, yemin ederim...." Sıcak nefesi çarptı bedenime.

"Ben sana 30'umda kavuştum Ahu..." bakışlarını tekrar yüzüme çıkarttı.