Keratin8

84.7K 691 77
                                    

"Hesapları açtım,bir tanesinin şifresi burada. Ani para yatırılması gereken durumlarda kullanabilirsin. Fazlası gerekirse haber verirsin." Selin ile durumu konuşmaya gelmiştim.

"Şimdilik böyle idare ederiz ama ileride sorun çıkar. Para trafiği sıkıntıya uğrar."

"Biliyorum,ben bir çözüm bakıcam." Yapılan bir süre sonra arap saçına dönücekti. Farkındaydım. En kısa sürede buna bir çare bulmalıydım.

Beep beep

Ezgi: Okula gelmicek misin? Sınavı kaçıracaksın.

Selin'e veda edip okula doğru yola çıktım. Sınavım vardı ve ben bunu unutuyordum. Kafam site ile o kadar doluydu ki başka şeyleri düşünemiyordum.

Sınavı olucağım sınıfa girip hızla boş bir yere geçtim. Yaklaşık 5 dakika geç gelmiştim. Elime gelen kağıda baktım. Hiçbir şey biiyordum. Aklımda kalanları yarım yamalak kağıda döktüm. Hatta öyle ki 2 buçuk saatlik sınavda yirminci dakikada çıkmıştım.

Kafam çuvallayacağım gerçeği ile doluydu. Sınavdan geçememek benim için çok da problem değildi. Ama birkaç senelik yatırımın çöp olması çok korkunç olurdu.

Keratin'e gitmeye karar verdim. Sonuçta kafa dağıtmak için yapılabilecek en iyi şeylerden biri seksti ve okulda bunun için kurulmuş minik bir kulüp vardı.

Dar ve uzun koridordaki sınıf kapısını açıp içeri girdim. Akın camdan dışarı bakıyordu. Etrafa baktım. Başka da kimse yoktu.

"Diğerleri nerede?" Diye sordum.

"Sınav zamanı ya,herkes kendi dersinin sınavındadır. Bir iki saatte dolar burası."

"Sen?" Herkesin sınavı varsa Akın'nın ne işi vardı?

"Bizim jüri haftaya,oyalanıyorum ben de burada." Mimarlık okuyordu demek. Buradakiler ile pek konuşmadığımdan kim ne okuyor bilemiyordum.

Kapının açılması ile oraya döndüm Gelen Can'dı.

"Sizi buralarda görür müydük? Kulübümüzden ayrıldınız sanmıştık." Alayla söylediği cümleyi dikkate almadım.

"Sınavdan erken çıkıp kafa dağıtmaya gelmiştim ama gideyim ben."

"Ben de sınavdan geliyorum. 5 ile 3 arasında bir puan bekliyorum. Benim de kafamı dağıtmam gerek. Sevişelim mi?" Açık ve net oldu.

Üzerimdeki montu çıkarıp boştaki sıralardan birinin üzerine bıraktım. Can da montunu çıkarıp yanıma geldi.

"Aaaaa,bensiz mi? Aşk olsun size?" Akın da pencereden yanımıza doğru yaklaştı.

Can beni öperken Akın da arkama yaslanmıştı. Ellerini ise Can'nın kollarına koymuştu.

Ben ikisi arasında sıkıştırılmış dururken Can dudaklarını çekti ve Akın la öpüşmeye başladı. İkisi omzumun üzerinden öpüşürken kendilerini bana bastırıyorlardı.

Akın geniş bir sıranın ucuna oturdu. Beni de önüne çekti. Sırtımı ona yaslamış onunla öpüşüyordum. Can ise bu sırada elini eteğimin altından küloduma atmıştı. Külodumu çıkarıp bacaklarımı araladı. Ayaklarımı iki tarafta duran sıralara koyarak destek aldım.

Akın bir yandan beni öpüyor bir yandan da ellerini karnımda gezindiriyordu. Bu sırada Can dudaklarını vajinamda gezdiriyordu. Sanki öpüşür gibi minik hareketlerle dudaklarını hareket ettiriyordu. Arada dilini kullanmayı unutmuyordu. Can'nın hareketleri ile kıvranmaya başlamış kısık seslerle inliyordum. Her inlememle Akın'nın daha da sertleştiğini hissediyordum.

Islanmıştım ve Can da hareketlerini hızlandırmıştı. İnlemelerim sıklaşırken gelmiştim. Nefes nefese Akın'a yaslı bir şekilde duruyordum. Sonrasında Can Akın'a yaklaşıp onu öptü. Ardından kenara attığı külodumu bana giydirip,Akın'a arkadan sarıldı.

Ben ayaklanıp montumun olduğu tarafa doğru yürüdüm. Gözleri kısa bir süre bana dönmüştü ama Akın ve Can işlerine ara vermeden devam ettiler.

Ben montumu giyerken bir yandan da onları izliyordum. Akın'nın pantalonunu çıkaran Can kendininkini de çıkarıyordu.

"Kolay gelsin"

Ben sınıftan çıkıp kapıyı arkamdan kapattığımda ise Akın'nın sesini duymuştum. Anlaşılan Can içine girmişti.

Asansörü beklerken bugün hiç de çekinmediğimi fark ettim. Gayet de kendimden emindim. Öpüşürken ya da Can bana oral yaparken çok iyi hissetmiştim. Aklıma kötü hiçbir şey gelmemişti.

Asansörün kapıları açılınca Ezgi'yi gördüm. Beni görünce şaşırdı

"Senin burada ne işin var,bensiz mi geldin?"

"Yani öyle oldu. Biraz kafamı dağıtmam lazımdı."

"Nasıl yani,Cansel sen yaptın mı? Hemen anlatıyorsun. Şimdi mi oldu, Nasıl hissettin?" Ezgi ardı ardına soruları dizmişti.

"Hayır oldu öncesinde aslında,burdakine de tam bir birliktelik denir mi bilmiyorum. Deniz ile olan daha farklıydı." Sonuçta Deniz ile yaşadığım tam bir birliktelikti. Bu benim ikinci seferim sayılır mıydı bilmiyorum.

"Deniz kim? Cansel hemen anlatıyorsun." Ezgi'ye Deniz'den bahsetmemiştim.

"İlk karşılaştığımızda sadece öpüştük ama birkaç gün sonra işler daha da ciddileşti. Biz Deniz ile beraber olduk. Ama duygusal bir şey yok. Anlık çekim oldu diyebiliriz. " Deniz ile olan asıl tanışma hikayemden bahsetmicektim. Ezgi'nin beni yadırgamasını istemiyordum.

"Bunu bana niye o zman anlatmadın Cansel. Şok oldum şu an."

"Anlatıcaktım da ben de baya heyecanlıydım.Sınavlardı falan derken atlamışım." Aslında sadece söyleyesim yoktu.

"Bütün detayları anlatırsan seni affederim."

Ezgi'ye Deniz'in mesleğini söylemedim. Bir cafede denk geldiğimizi söyleyip. Olanların sadece anlık yaşanan cinsel çekim olduğunu vurguladım. Ezgi üsteliyordu ben de geçiştiriyordum. Ezgi'den saklamak hoşuma gitmiyordu ama kimseyede tam güvenemiyordum.

"Duyduklarıma hala inanamıyorum Cansel. Ben bu konuyu bırakmam haberin olsun." Konuyu üsteleceğine adım kadar emindim.

"Sen Keratin'e mi gelmiştin?"

"Konuyu kapamaya çalıştığının farkındayım. Ama bu seferlik kısa keselim." Ezgi'den beklenmeyen cümleler.

"Okul saatlerinde uğrayabildiğimden uğramak istedim. Malum geceleri okul yok. Rahat yataklar var ama kulüp yok. Sonuçta sıralar da pek konforlu değil."

Bir dakika ya. Çok iyi bir planım vardı.
Keratini okul dışına taşıcaktım. Keratin adı altında insanların istediğini yapabildiği bir bar açıcaktım. Bu bar üzerinden de paraların akışını sağlayacaktım.

*************
Bölüm sonu

KERATİN  +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin