Keratin17

45.6K 516 50
                                    

"Nasıl sahte para ile ödiyeceğiz?"

"Biz zaten sanal para kullanıyoruz. Öncelikle olan borçlarımızı kapatmak için sahte parayı yapabilecek biri lazım. Sonrası ise kolay. Zaten oyun içinde de dışında da muhtemelen kripto kullanıyorlardır. Hangisinin bizden geldiği anlaşılmaz. Hatta sen öyle birini bulacaksın ki ilerde bile kimse anlayamayacak."

"Ben mi bulucam?"

"Selin bunu baştan söyleseydin bar işini erteler elde olan paraları sisteme geri alır bir şekilde hallederdik. Ama şu an tek çözüm bu. Kısa sürede bul ki işler daha da büyümesin. Bugün yeni para aktarımı yapmıştım onu kullanırsın bulana kadar."

"Ama o kadar kısa sürede nasıl bulucam ben?"

"O benim işim değil artık. " üzerine bir şey söylemeden arabaya gittim. Camın yansımasından kendime baktım. Saçlarım dağılmış, soğuktan berbat bir hale bürünmüştüm. Torpidodan tarak çıkarıp saçlarımı olabildiğince düzelttim. Koltuk ısıtmalarını da açınca soğuk işini de halletmiştim.

Gece yarısına doğru anca mekana varabilmiştim. Kapıyı açtığımda soğuğu daha da fark ettim. Arabada kabanımı aradım ama bulamadım. Sonradan aklıma gelmişti, sinirle onu bir banka atmış sonrasında orada unutmuştum.

Kapıdan girer girmez bizimkileri fark etmiştim. Asma katta oturmuşlardı. Onların yanına gittim.

"Oooo,teşrif edebildiniz sonunda Cansel Hanım." Furkan buranın ortağı bile değildi ama bu denli konuşma cesareti bulabiliyordu.

"Sana hesap mı vericem?Burada bulunabildiğin için teşekkür et önce." Bugün yeteri kadar sinir yüklenmişti vücuduma. Ne kadar çözüm bulmuş olsam da hiçbir şey garanti değildi.

"Cansel burası için en çok çalışan kişi desek yeridir. Sen de laflarına dikkat et bence" Can'nın laflarından sonra Furkan elini ağzına götürdü ve fermuar çekermiş gibi elini boydan boya götürdü.

Özge kendine bir kadeh doldururken bana da uzattı. Ona teşekkür niyetinde gülümsedim. Alkol kullanmayı tercih etmiyordum. Her daim bilincimin açık olması kendimi güvende hissettiriyordu.

"Bazı fazla masum insanlar içemiyorsa ben içerim." Furkan'nın dediğine kahkaha patlattım. Dolandırıcılık,kumar,seks hepsine ve dahasına bulaşmış birine masum demek çok komiğime gelmişti.

"Şu gelen adama bakın çok yakışıklı değil mi?" Özge konuyu değiştirmek istemişti,tatsızlık istemiyordu belli ki. Dediği tarafa baktım. Uzun sarışın, fit olduğu takım elbisesinden bile anlaşılan biriydi. Yanındaki esmer Selahattini de görünce tam olarak emin oldum. Bunlar bir iki saat önce karşılaştığım insanlardı.

"Gelmelerini beklemiyordum."

"Sen tanıyor musun ki?"

"Bugünki özel misafirlerim onlar. Ben onların yanına gidiyorum." Masada duran şiseyi ve kenardaki iki boş bardağı aldım."Bunları da alıyorum." Merdivenlerden inip onları karşıladım.

"Hoşgeldiniz!"

"Hoşbulduk. Kabanınızı unutmuşsunuz. Onu da size verelim istedik."

"Ki bir içki sözünüz de vardı." Sarışın olan koluyla Selahattin'i uyardı.

"Kaban için teşekkür ederim. Şu köşe çok daha sakin olur böyle geçelim isterseniz."

Nispeten daha sessiz olan köşelerden birine oturduk. Gelen servis elemanına
"Ben servis yapıcam,sen gidebilirsin." O uzaklaşırken elimdeki bardakları masaya koydum.

"Umarım seviyorsunuzdur."

"Ben ayırmam hepsini severim." Bardaklara tek tek doldurmaya başladım.

"Siz içmiyor musunuz?" Sarışın olan sormuştu.

"Yok,pek kullanmıyorum ben."

"Siz de bir garipsiniz. Barınız var alkol kullanmıyorsunuz. Ölünüz yok mezarlık bakıyorsunuz?"

"Adınız Selahattin'di galiba." Kafası ile onayladı.

"Hala Selahattin." Bu saçma şakasını görmezden geldim. Bir bardağı direkt içmesini görmezden geldiğim gibi.

"Bakın Selahattin Bey, sizin değişik söylemlerinizden biri bana fikir oldu. O kadar. Mezarlık falan bakmıyordum. Ortada ölü de yok. Bu yaşananlara da bir sünger çekilir ve tekrar hatırlanmazsa daha da hoş olur sanki."

"Kesinlikle haklısınız. Burada masada hep birlikte oturuyorken yeni bir sayfa açmak çok daha doğru olur. O zman baştan bir sayfa açalım." Elini bana doğru uzattı " Ben Mert" elini tuturken ben de kendimi tanıttım."Cansel ben de, memnun oldum."

"Selo ben de"

"Burası çok hoşmuş Cansel Hanım."

"Hanım,Bey gibi resmiyetleri bıraksak olur mu? Bana direkt Selo diyebilirsiniz. Bu arada ben de çok beğendim burayı. Bir kat daha gördüm galiba iki katlı mı?"

"Aslında üç katlı diyebiliriz."

"En üst kattada mı böyle alanlar var?" Selahattin'nin gizli alıcı olduğundan şüpheleniyordum(!) . Bu ne gereksiz bir meraktı.

"Üst katta daha özel vakit geçirmek isteyen müşterilerimiz var. Daha sakin bir alan orası." Sakinliği konusunda pek emin değildim ama bu adama doğruyu da söylemek istemedim. Biraz dengesiz biri gibiydi.

"Anladım. Tuvalet neredeydi acaba?" Elimle tuvalet tabelasını gösterdim. O kalkıp gittikten sonra Mert bana döndü.

"Hemen sarhoş oldu kusura bakma. Rahatsızlık vermesin. Gelince kalkalım biz."

"Yanlış anlamazsan bir şey sormak istiyorum. O an biraz sinirliydim ama sanki Selahattin'den bahsederken şoförüm demiştin. Biraz rahat değil mi?" Hattim miydi bilmiyordum ama bu Selo'nun davranışları beni çok rahatsız etmişti.

"Aslında size destek olan ve içki içmeye davet ettiğiniz kişi o olduğu için bu gece pek karışmak istemedim. Yoksa bu denli samimiyetten hoşlandığımı söyleyemem."

"Anlıyorum. Bu arada kaşla göz arasında birkaç bardak içti. Sanırım bu gece şoförlükte sana kaldı." Güldü. İnci gibi dizilmiş dişleri vardı.

"Öyle gibi görünüyor. Bu arada tekrardan bugün verdiğimiz rahatsızlık için özür diliyorum. İkramın için de teşekkür ederim. Gerçeği Selahattin'den bana pek kalmadı bir yudum anca içtim ama gayet güzeldi."

"Yaşananlar için senin özür dilemene gerek de yok zaten, hem ne zaman istersen gelip içebilirsin."

"Patron,tuvalette duydum üst katta herkes çıplakken birlikte olabiliyormuş. Tam senlik mekanmış be." Selo bunu sen bilmesen de olurdu ya.

"Bize müsade iyi geceler." Selo'yu kolundan tutup dışarı çıkarttı. Anlaşılan o da ondan rahatsızlık duymuştu.

Elimle birisini çağırıp masayı temizlemelerini söyledim. O sırada telefonum titredi. Gelen mesaja baktım.

Deniz: Beni özlemedin mi?

Altında da bir video vardı. Sanki kendi gözlerinin açısından çekmişti bu videoyu. Yatarken terden ıslanmış vücudunda elini yavaşca yukarıdan aşağıya doğru gezdiriyordu. Eli şortunun bel lastiğini indirirken tam her şey gözükücekken videoyu kesmişti.

Siktir! Neyden hoşlandığımı biliyordu. Elimi onun vücudunda gezdirmek istiyordum ama bu yapmamam gereken bir şeydi.

***************
Bölüm sonu

Kitabı oylamayı,yorum yazmayı lütfen unutmayın. Okuduğunuz için teşekkür ederimm♡

KERATİN  +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin