0.6

14.4K 497 156
                                    

iyi okumalar 🖤

..

" Hay ben senin!" Açık mutfak camımdan içeri gelen tanıdık sesle gülümsedim ıslak ellerimi üstüme silip camdan yukarı baktım.

" Pişt, Müneccim. Noluyor orada?"

Bir kaç saniye beklerken oldukça sınırlı ifadesiyle Barış çıktı cama.

" Omleti unuttum, yakmışım."

Beceriksizdi işte.

Gülerek başımı salladım.

" Gel hadi sevaba gireyim bari, kahvaltı hazırladım."

" Sen mi?" başımı salladım.

" Beğenemedin mi?"

" Midem hassas benim."

" Ay aman haspam. Gelirsen gel sofra hazır."

Bir iki saniye düşündü.

" Aç kapıyı sapğın geliyor."

Sapık Ayı.

Başımı içeri sokup ocağın altını kıstım ve masaya bir kişilik daha servis açtım.

Zil çalarken koşar adımlarla gittim ve kilidi açmaya uğraştım bir sure.

" Koç başı mısın sen? Bu kadar kilitlemeye üşenmiyorsun da."

Oflayarak kapıyı açtım ve Mutfağa geri döndüm.

" Güvenmiyorum etrafa."

" İstanbul halkı da Aman Nazlı gelse de kapısına dayansak diyordu zaten. Özellikle ben." Göz devirip ocakta ki haşlanmış yumurtaları alıp soğuk suyla doldurdum cezveyi.

" Yumurta.. Başka da bir şey beklemezdim zaten senden." Mırıldanmasına karşı sinirlenirken derin bir nefes aldım.

" Otur ye işte,"

" Becereksiz ya, evde kalırsın sen söyleyeyim."

" Benim sevgilim var Barış."

" Aynen canım ya, becereksizliğin orda da gün yüzüne çıkmış senin beceriksizligine karşı arkadaşının becerisi-" Elimin altında ki meyve suyu dolu bardağı arkamı dönüp üstüne savurdum.

" Kes Artık ya yeter! " Ne söylediğini yeni idrak ederken yüzüme bakmaya devam etti tepkisizce.

" Ne istiyorsun benden ya ne! Aldatılıyorsam da ben aldatılıyorum, Niye canımı acitmaya çalışıyorsun? Neden aklımı karıştırmaya çalışıyorsun? Ne istiyorsun Barış benden?" Artık kendimi tutamayıp ağlamaya başladığımda gözleri yüzümde gezindi.

" İhtimaller yüksek olduğu için zoruna gidiyor bu kadar. Söylediklerime itiraz ediyorsun ama sadece etmek için. Kestirip atamıyorsun bile. Peşine düşsene kızım? İlla ihanetle yüz yüze kalmak mı istiyorsun?"

Sessizce geriye döndüm ve tezgaha tutundum.

Göz yaşlarım durmadan akıyordu.

Omzumda elini hissetmemle ona döndüm.

" Seninle bir zorum yok benim Nazlı. Sadece bu kadar saf oluşuna göz yummak istememiştim. Ama bu saatten sonra tek kelime etmeyeceğim. Ne yaşarsan yaşa. Öğrenirsin en azından bir şeyleri. "

Bakışları yumuşarken derin bir nefes aldım.

Yanıma gelip kolunu omzuma attığın da şaşkınlıkla nefesimi tuttum.

" Çok Nazlısın, Nazlı. Sen kesin çocukken de çok Nazlısındır."

Gülümsedim.

" Evet. Babam hep Nazlım der bana."

Güldü o da.

"Adam biliyor işte seni."

Başımı salladım buram buram şeftali kokuyordu.

" Ay koktun,"

" Neden acaba?" Yavaşça kolunun altından çıktım.

" Hakettin. Özür dilerim yine de. "

Güldü ve hayali bir fermuar çekti dudaklarına.

Ben yumurtalar için geri döndüğüm de Aniden ensemden içime sızan sıvıyla yerimde sıçradım.

" Barış ya!" arkamı dondugum de üstsüz oluşu kısa süreli dumura ugratsa da Bende üstümde ki tişörtü çıkardım ve altımda ki askılı ile kaldım.

" Of çocuk musun sen?" Başını salladı.

" Ödeştik." Kenarda ki salatalığı alıp ağzına atarken yüzünde sırtışla yeniden beni süzdü.

" Bakma şöyle be,"

Yüksek sesle gülerken zil çalmıştı.

" Birini mi bekliyordun?"

" Evet, ekmek söylemiştim. Açar mısın sen kapıyı. " Başını sallayıp Salona yürürken yumurtaları soyup doğradım ve servis tabağına koyup ortaya bıraktım.

" Nazlı, Bakman gerek sanırım."

İçerden gelen sesle göz devirdim.

" Barış bir ekmek alacaksın, bu kadar zorlanman,"

Salona çıktığımda Kapıda ki simalar adımlarımı durdurdu.

Yutkundum.

" Anne, baba?"

Barış gözlerini kocaman açıp bana bakarken bende nefesimi tutmuş anneme ve Barışın çıplak üstü ile benim askılım arasında bakışları gidip gelen babama baktım.

" Ne oluyor burada?"

Annem ve babamın arkasında beliren İdil ve Efeye kaydı gözlerim.

Allah'ım.

Kurtar beni buradan.

..

Ayyy çok süper oldu LABFLSKODWJDJB

Eceme💗

Değişik | Barış Alper YılmazHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin