Yalanların içinde büyüyen bir beyin ile hayatını ailesine adayan bir ruh, evlilik yaparsa ne olur?
Farklı kültürlerde yetişmiş iki kişilik, evliliğini hangi duygular üzerinde yaşatabilecekti?
Kurtarılamayan bir bebek, nefreti ya aşka dönüştürürse...
Multimedya: Bölümü bu şarkıyla birlikte okumanızı istiyorum..
Sellam güzel ailem, nasılsınız?
Son bölümdegöstermiş olduğunuz ilgiden dolayı göz yaşlarımı tutamadım.. hepiniz iyi ki varsınız 🤍
Sanırım bu bölümde de göz yaşlarımızıtutamayacağız..
Bu bölüm uzun ve önemli olduğu için sizden çok daha fazla destek istiyorum
600 oy + 800 yorum: Yarın bölüm..
Keyifli okumalar dilerim 🤍
Mayıs Aksoy'dan
3 Gün Sonra..
Ona açıklamamla birlikte üç gün geçmişti ve o, o günden sonra eve gelmemişti. Nerede olduğunu tahmin ediyordum fakat iyi olup olmadığını bilmiyordum. Neler yaşıyordu içinde ya da nelerle boğuşuyordu, girdiği labirentten çıkmak için?
Üç gündür onun gözlerine bakamamak fazlasıyla kötü hissettirmişti. Çekip gitmesi çok fazla kırıp, yaralamıştı. Kalbim her saniye daha da kırılmış, kapıdan çıkışını bir saniye unutamamıştım. Bütün düşüncelerimi bana birer birer yaşatmış, yalnız bırakmıştı. Korkularımın içinde bırakarak çekip gitmişti, her zaman yaptığı gibi..
Karnıma elimi götürerek okşadığımda artık orada bir şey olduğunu daha fazlasıyla hissediyordum. Buruk bir tebessüm ile gülümseyip kendime gelmem gerektiğini hatırladım. Derin bir nefes alıp ayaklarımın yavaş adımlarla yataktan yere indirdim. İlk aylarda düşük olması çok yüksekti bu yüzden dikkat etmem gerekiyordu. Yavaş adımlarla banyoya ilerleyerek elimi yüzümü yıkadım. Bugün biraz da olsa kendimi iyi hissediyordum.
Banyodan çıkarak dolabıma ilerledim. Rahat bir şeyler giyinmek istiyordum. Bu yüzden siyahı anımsatan kot pantolon, ince V yakalı beyaz kazak çıkardım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kazak bol olduğu için dekoltesi sağ omzumdan hafiften düşmüştü. Kazağı, pantolonun içine çok az yerleştirerek kemerimi takmadım. Karnımı sıkmadığı için rahattım. Saçlarımla uğraşacak halim yoktu ki dağınık topuz yapmakla yetindim. Makyaj yapmamayı tercih ederek odadan çıkıp, bir umut gelmiş mi diye düşünerek şark odasına ilerledim. Adımlarım gitgide yavaşlar duruma gelirken kapının önüne gelmiştim. Derin bir nefes alarak kapının kolunu indirdim. Bedenimi içeri soktuğum gibi odaya baktım. Sadece Kendal Dede'yi görünce yutkundum, hala yoktu..
Tebessüm etmeye çalışarak Kur'an okuyan dedenin yanına ilerledim. Beni görerek okuduğu Kur'an'ı bıraktı. Sofraya oturunca ben de onunla birlikte oturdum.
♣️♣️♣️
Kürtçe bilmediğim için sessiz sedasız yemeğimizi yemiş, odama çekilmiştim. Yatağımın üzerine oturup bedenimi eğdim. Parmak uçlarımla hafiften saçımı kaşıyarak onu düşündüm. Acaba şimdi ne yapıyordu? Durumu nasıldı? Kendine kızıyor muydu?
