3.1

11.9K 471 67
                                    

İyi Okumalar 🖤

..

" Evet Güzelim geldim şimdi, "

" Ay habersiz bırakma beni olur mu?"

" Tamam. Öptüm çok."

" Bende, iyi şanslar. "

Yadeyle görüşmemi sonlandırıp Büyük kapıdan içeri girdim. Geçenlerde İş görüşmesi icin telefonda konuşup, bir nevi stajım için buraya çağırılmıştım.

Tabi Bunda babamın da parmağı vardı.

Küçükken evimize geldiğinde rahatsız olup odama kapandığım arkadaşlarından birinindi burası.

Babam görüşüp ayarladığını söylemişti ve bana arayıp formaliteden konuşmak kalmıştı. İnsanlar evine geldiğinde ağlayıp dururken şimdi onlar sayesinde staj yapacaksın, Utanır mısın acaba Nazlı düşün bakalım.

Terlemiş avuç içlerimi üstüme sürterek Danışmada ki kıvırcık saçlı, kumral kadına yaklaştım.

" İyi Günler, İş görüşmesinde kabul edilmitim de ben, bugün gelip başlamam söylendi. Geleceğimden haberleri vardı sanırsam. "

Yüzünde ki gülümsemeyle gozleri kısa bir önünde ki defter yapraklarına düştü ve kaldırdı.

" Nazlı hanım ? Nazlı Acar?" Başımı salladım.

" Buyrun, koridorun sonunda ki camlı oda, eşlik etmemi ister misiniz?"

Olumsuzca başımı sallayıp bende gülümsedi.,
" Teşekkürler, kolay gelsin."

Topuklularımın izin verdiği kadar Hızlı adıdmlarla yürümeye çalışıp kapının önüne geldiğim de jderin
bir nees aldm

ve içeriye göz attım.

Boydan boya camla kaplı duvarın onudne arkası dönük telefonla
konuşuyordu birisi.

Sıkı bir nefes daha aldım ve cam kapıyı tıklattım bir iki kere.

" Gel," İçerden yükselen Oldukça genç sese karşı kapıyı ittirdim ve içeri girdim.

Hala arkasina dönmeyen adama karşın yüzüm buruşacak gibi olsa da kendimi tuttum ve bekledim sakince.

Bir süre daha telefonla konuşurken en sonunda kapatdı beyefendi. O dönmezken ben kendimi tutamadım ve konuşmaya başladım.

" İyi Günler, sekreterlik için-"

Yavaşça arkasına döndü adam. Oldukça yakışıklı bir yüz beni karşıladı. Yeşile çalan mavi yeşil arası gidip gelen gözler, kumral bir ten, kahve saçlar. Hafif sakallarına rağmen yüzü oldukça temiz duran birisiydi.

Çok tanıdık gelen simasına daha da  dikkatle baktım.

Nereden tanıyordum ben bu adamı?

Onun da gözleri kısa bir süre benim gibi olsa da toparladı ve konuşmaya girdi.

" Evet evet, Hoşgeldiniz. Buyrun," Eliyle rahat gözüken koltukları gösterdiğin de yavaşça oraya oturdum.

" Cvniz incelenmiş gerekli görüşmeler de yapılmıştı yanlış hatırlamıyorsam?" başımı salladım yavaşça.

O da memnun olmuş gibi başını salladı ve elini uzattı aynı zamanda.

" Talha Keskiner ben,"

İsim hafizimda yankılanıp dururken gözlerim kocaman oldu bir anda.

Talha Keskiner?

Haldun Keskinerin Oğlu Talha Keskiner? Hani şu çocukluk aşkım Talha Keskiner?

Yüzümde ki ifadeye bakıp gülerken elini yavaşça geri çekti.

" Siz zaten tanıyorsunuz beni Her neyse, Umarım hazır gelmişsinizdir çünkü şimdi beraber bir görüşmeye gideceğiz Nazlı hanım. "

Beni hatırladığını vurgulamak istemesine karşı boğazımı temizledim ve ayağa kalktım onun gibi.

" Tabi, "

Tepkime gülecek gibi olup toparladı ve telefonunu masadan alıp cebine attı.

" Hadi çıkalım."

Bu muydu yani? Hayır tamam babam bilmiyordu ama annem çok iyi biliyordu zamanında ki Talha krizlerimi.

İnsan söyleyip uyarmaz mı?

Asla onu görmeyi beklemediğimden olsa gerek gerçekten şaşkınken soluksuz peşinden yürüdüm.

Bence o beni tanımamıştı ya. Nerden hatırlasın adam. Olmuş bilmem kaç sene yani.

Yok yok hatırlamıyordur.

Kendimi rahatlatmaya çalışırken bir yandan da topuklularimla yetişmeye çalışıyordum.

Şanssızlığım her yerde peşimden sürü gibi büyüye büyüye daha nereye kadar gelecekti böyle?

..
Arkadaşlar.. çok eğleneceğiz.

Değişik | Barış Alper YılmazHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin