40.Bölüm

40.8K 3.6K 1.1K
                                    

Ne zaman bu sefer oldu desem her seferinde karşıma bir şey çıkmıştı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ne zaman bu sefer oldu desem her seferinde karşıma bir şey çıkmıştı.

Her seferinde yol düzeldi dediğimde ya büyük bir taş çıktı karşıma ya yol bozuldu ya tekerim patladı ya da başka bir şey oldu. Ama illa ki bir şey oldu.

Bu sefer çok emindim. Yolda bozulsa, tekerde patlasa Cahit yanımda olacaktı. Önüme yuvarlanacağım yokuş çıksa Cahit elimden tutacaktı. Ne olursa olsun bu sefer emindim.

Ben Cahit'den çok büyük şeyler beklerken, Cahit düz yolda bırakmıştı elimi.

Hak vermeye çalışıyordum. Mesleği onun için çok önemliydi. Laf söyletmek istemiyordu. Yanlış bir şey yapmak istemiyordu. Bu yüzden bana inanmayabilirdi. Buraya kadar haklıydı.

Ama neden beni herkesin vurduğu yerden vurmuştu? O da mı beni olduğum gibi kabul etmek istemiyordu?

İstemiyormuş demek ki. Kabul etmemişti sonuçta. Bitmişti her şey.

Gerçekten hayatımda ilk defa bu böyle hissettiğim için mi bilmiyorum ama canım çok yanıyordu. Sanki Cahit giderken içimden bir şeyleri söküp gitmişti. Öyle büyük bir acı vardı içimde.

Ve işin kötü yanı bu yaşananların sebebinin çok saçma bir şey olmasıydı.

Eğer hak ettiğim bir şey olsaydı. Ya da ne bileyim başka bir şey yüzünden kavga etseydik o zaman bu kadar üzülmezdim belki.

Böyle olması gerekiyormuş der susardım. Ama şimdi böyle olması gerekiyormuş diyemem. Çünkü öyle olması gerekmiyordu.

Cahit beni yanlış anlamıştı. Ya da ben gerçekten söylemeyi becerememiştim. Buraya kadar her şey normalken Cahit yersiz yere kalbimi kırmıştı. Hak etmediğim şeyler söylemişti. Belki her hangi birine söylese canını acıtmazdı. Ama o sözlerin benim canımı ne kadar yakacağını biliyordu. Benim burada olmamın sebebi zaten o sözlerdi.

Herkes beni olduğum kişiden vuruyorken, Cahit beni böyle kabullendi sanmıştım.

Buraya ait olmamama rağmen, buraya yabancı olmama rağmen Cahit beni böyle kabul etmişti. Böyle sevmişti. En azından öyle söylemişti.

Değiş dememişti. Seni seviyorum ama bunu değiştir, böyle olma, şöyle ol dememişti. Olduğum gibi kabul etmişti.

Aramızda bir şeyler olmaya başladığından beri ben kendim gibiydim. Evet değişen taraflarım olmuştu. Zaten Kars'ta yaşamam benim için başlı başına bir değişiklikti. Buraya uyum sağlamıştım. Değişmiştim.

Fakat bunların hiç biri Cahit için olmamıştı. Ben öyle istediğim için olmuştu. Zaten Cahit'de benden böyle bir şey istememişti.

İstememişti ama neden ilk kavgamızda yüzüme bunu vurmuştu?

Her şey yolundayken bir anda o kadar karmaşık bir hal almıştı ki.

Bitmiş miydi yani şimdi? Bitsin demek ile bitebiliyor muydu ki?

Zemheri | TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin