PAYEDÂR(TÖRE) /TAMAMLANDI\

~23. Bölüm ~

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum. 🌹

Haşim ağanın sözünden dönmesiyle derin bir nefes aldı Yusuf Mirza. Çok şükür dönmüş ve Melek'i amca oğluna vermeyecekti uzun uzun konuştular daha sonra hatta Gülhanım'da Melek ile ayrı bir odada konuşmuştu Melek o kadar ve sevecen biriydi Gülhanım'ın hemen kanı kaynamıştı. Tıpkı Şahin gibi güler yüzlü ve şakacı biri olduğunu da anlamıştı. Daha sonra Haşim ağanın benden haber bekleyin demesi üzerine ayrılmışlardı konaktan genç çift Gülhanım o kadar heyecanlıydı ki, konağa varır varmaz hemen müjdeyi verecekti. Gerçi ondan önce Melek'te haber vermiş olabilirdi ama olsun! Dikkatle arabayı süren kocasına döndü Şahin ve Melek'in olayı çözüldüğüne göre sırada Şahan'ın olayı vardı dün gece kocası gitmekte kararlı olduğunu söylemişti ayak üstü. Ama Şahan giderse Yağmur ne olacaktı?

- Şahan ağabey gerçekten gidecek mi?" diye sordu 

Yusuf Mirza birkaç saniyeliğine kara gözlerini yoldan çekip aşık olduğu o deniz gözlerine  baktı ve başıyla onayladı

- Gitmesi daha iyi olacak, kafasını toparlaması lazım. Hem oradaki şirketin başına biri lazımdı Şahan geçecek."

Dudaklarını küskünce büzdü Gülhanım şuan aklında sadece Yağmur vardı. Şahan'a olan ilgisini görmemek için kör olmak lazımdı kim bilir nasıl üzülecekti ama hep yanında olacaktı eltisinin onun üzülmesine izin vermeyecekti. İnanıyordu ki, ilerde çok mutlu olacaklardı. Sadece biraz sabır lazımdı onlar için araba konağın önünde durunca aynı anda indiler. Ve konaktan duydukları sevinç bağrışları ile kaşlarını çattılar. Şahin anlaşılan güzel haberleri almıştı daha sonra gülerek konağa girdiler ve  gördükleri manzara ile Gülhanım daha çok güldü.

Zelal kadın ve Şahin konağın ortasında halay çekiyordu! Daha doğrusu Şahin, Zelal kadını sürüklüyor gibi duruyordu. Melek hemen arayıp müjdelii haberi söylemişti eee bu haberi alan Şahin durur muydu? Hemen sevinç ile bağırmış sedirde oturan Yadesini kaldırmıştı. Derken Yengesi ve ağabeyi görünce durmuş ve kocaman sırıtmıştı. Bugün onun günüydü

- Aslanın eşi de aslanındır! Aslan yengem!" demişti çoşkuyla Gülhanım'ın yanakları utançtan kızarırken Yusuf Mirza başını olumsuz anlamda salladı. Daha sonra karısını alarak çalışma odasına geçmiş ve akşam yemeğine kadar dosyalar üzerinde inceleme yapmışlardı. Saate baktığı zaman akşam yemeğini saatinin yaklaştığını gördü. Daha sonra yan tarafında dosyayı inceleyen karısına güldü kendi gibi karısını da işkolik yapmıştı. Derken Gülhanım birden başını kaldırmış kocası ile göz göze geldi utançla gözlerini kaçırdı. Resmen gözlerinin içine bakarken utanıyordu, kendini toparladı ve sandalyeden kalkıp elindeki dosya ile kocasının yanına gitti.

- Şurayı bir kontrol eder misin?" dedi dosyayı masaya bırakarak Yusuf Mirza başını olumlu anlamda salladı. Ve sandalyesini biraz geri çekip karısının ince kolunu tutup kucağına oturttu. Gülhanım, üzerinden şoku atlatamadan kocası onu bir ahtapot gibi sarmış ve sandalyeyi tekrar masaya yaklaştırmıştı.

- Edelim"demişti, karısının boynuna başını yaslayarak bir yandan karısının karnını okşuyor bir yandan da dosyayı inceliyordu. Ama karısı rahat durmuyor sürekli kıpır kıpır, oynuyordu. " Seni masaya yatırıp dosya niyetine incelememi istemiyorsan rahat dur Gülhanım." dedi tehditkar bir sesle Gülhanım anında heykel gibi durdu kocası yapar mıydı? Yapardı! aslında yapsa ne güzel olurdu.  Birkaç dakika sonra elindeki dosyayı bıraktı Yusuf Mirza karısı gayet güzel iş çıkarmıştı.

- Bir yanlışlık yok değil mi?" diye sordu merakla

- Senin elinin değdi şeyde yanlışlık olması mümkün mü gülüm?" dedi  burnunu karısının boynuna yaslayarak