F16'cı |Texting [TAMAMLANDI☑️/ DÜZENLENİYOR]

13. Bölüm

Bölüme geçmeden önce yıldızımızı parlatmayı unutmayınn⭐🧚🏼‍♀️

Keyifli okumalarrrr 🦄

Gözümü araladığımda salonda kırmızı bir koltukta yatıyordum. Yattığım yerden doğrulup bir süre nerede olduğumu sorguladıktan sonra Yüzbaşının evinde olduğumu hatırladım. Midesine uzun zamandır ev yemeği girmediği için gitar jestine karşılık olarak kıymalı börek ve elmalı kurabiye yapıp gelmiştim.

Kulaklarım ayak seslerini duyunca gözlerimde sesin geldiği yere yönelmişti.

Karşımda 1.90 boyunda instagram fotoğraflarından daha yakışıklı biri duruyordu. İri cüssesi, sert bakışları ve pürüzsüz cildindeki tıraşıyla tam bir asker gibiydi.

"Alin?" sesinde merak vardı.

"Yüzbaşı? "

"Demek o Alin sensin ha ?"

Kafa salladım.

"Kesinlikle ta kendisiyim."

"Şuan karşımda olduğuna inanamıyorum. Fazlasıyla şaşkınım."

"Ne yalan söyleyeyim ben de. İlk kez karşılaştığım insanlar tarafından silah doğrultulmamıştı da hiç o yüzden yani"

"Kusura bakma hırsız girdi sandım. Bir de simsiyah giyinince."

"Vay be Yüzbaşı hırsız da olduk he?"

Güldü.

Kerem olsa haklısın kalbinin hırsızı diye dalga geçeceğinden adım gibi emindim.

"Zamanında sen de beni dolandırıcı diye nitelendiriyordun ödeşmiş olduk fena mı?"

Cümlesine kafa sallayarak cevap verdim.

Sesi alaycıydı buna rağmen oldukça çekici bir ses tonuna sahipti.

"Peki burada bulunma nedenini sorsam ayıp olur mu? "

"Ha şu mesele."

Elim alnıma gitti.

"Sana kıymalı börek ve elmalı kurabiye yaptım da. Gitara karşılık bir jest olsun diye ama görüyorsun ki elimde patladı."

Cümlemin sonunda kendime mani olamayıp gülmüştüm. Nerede bir olay vukuat orada Alin vardı çünkü. Başım boktan hiç çıkmazdı.

"Sıkıntı değil. Şimdi çay koyarım beraber yeriz sen de acıkmışsındır hem."

"Hiç naz yapıp yok ya tokum diyemeyeceğim çünkü benim mide isyan bayraklarını çekmiş durumda. Bak sesi duyuyor musun?"

Şaşkın bakışları midemi gösteren parmağıma dönünce "ne sesi?" diye sordu.

"Besle beni besle beni!" diye ağlıyor sanki

Cümlem bitince karşı taraftan kahkaha sesleri duydum.

"Tamam o iş ben de son bir sorum daha var. Sorayım mı?"

"Sor."

"Eve nasıl girdin?"

"Şşe- Şey"

Dedim gözlerimi kaçırmaya çalışıyordum.

"Ne? "dedi meraklı bakışlarla

"Gizlice girmeye çalıştım. Başta her şey güzeldi taktım güneş gözlüklerini, çektim siyah kapüşonu. Güvenlikler uyuyordu neyse ki oradan geçmeyi başardım ama değiştirseniz iyi olur o amcayı. Yanından elimi kolumu sallaya sallaya geçtim. İstifini bozmadan horlamaya devam etti."