49. Bölüm~'Düğüm'

549 39 77
                                    

- Cidden gidecek misin?

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

- Cidden gidecek misin?

- Evet gideceğim!

Dedi Açelya valizini alıp evden çıkarken. Arkadaşı onların yanına gidip Kenan'ın kardeşi olduğunu söylemesine gerek olmadığını dile getirse de o ısrarcıydı. Abisini de görmek istiyordu. Kardeşi Kardelen'de onun yüzünden ölmüştü. Bütün acıları ile yüzleşmeye gidiyordu...

                                ***
- Yarın evleniyoruz sevgilim!

Aradan altı gün geçmişti. Esin ve Barış yarın evleniyorlardı. Yine Sarp ve Damla'nın yaptığı gibi kendi aralarında bir nikah töreni olacaktı.

- Evet sevgilim!

Dedi Esin, Barış'a gülümseyerek. Sizce de herşey bitmiş miyidi? Yoksa bu kâbus hâlâ devam ediyor muydu? İşte bunu zaman gösterecek, en karanlık tarafından...

                                   ***
- Sarp, boncuğa süt vermeyi unutmadın değil mi?

Diye sordum Sarp'a. Boncuk o gün bodrum katında bulduğumuz kediydi. Gözleri boncuk gibi olduğu için ona bu ismi katmıştık.

- Hayır sevgilim. Sütünü içiyor şu an.

Dediğinde yanıma geldi başını omuzuma katarak benimle beraber film izlemeye başladı.

"Damla, herşey normal mi sence?"

Diye bir ses duydum sanki. Başımı Sarp'a doğru çevirdiğimde o çoktan gözlerini kapatmış omuzumda uyuyordu.

"Bu hikayede yanan sen mi olacaksın acaba?"

Bu kimdi? Birisi sanki bana sesleniyordu ya da ben halisülasyon görüyordum. Sarp'ın koluna dokunarak onu uyandırmaya çalıştım. Daha fazla kafayı yememek için odamıza çıkabilelim diye.

- Sarp hadi uyan!

- Ne, ne çabuk sabah oldu?

- Sabah olmadı ama odamıza çıkıp uyusak daha iyi olur.

Dediğimde başını sallayarak ayağa doğruldu ve birlikte merdivenleri çıkarak odamıza çıkıp uyuduk. Bana seslenen o kişi kimdi? Ya da ben kendi kendime böyle sesler mi çıkarıyordum. Hiç bilmiyordum nede olsa yarın Esin'in nikahı var ve bu konularla kafayı yormak istemiyordum. Gözlerimi kapattım ve uykuya dalmaya çalıştım ve kendimi derin uykulara bıraktım..

                                  ***

"Her yer karanlık, aydınlık yok!"

Evet, şu an bir kabusun daha içindeyim karanlık, bu kelime benim hiç bu kadar tüylerimi ürpertmemişti. Karanlığa doğru her adımımı attığımda o sözü bu sefer de ben tekrar edip duruyordum.

"Her yer karanlık, aydınlık yok!"

                                 ***

Kusursuz OkulHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin