gri eşofman giymiş amk

219 23 8
                                    

chan dünki buluşmamız ile ilgili alacağı saati yazmış, hazırlanmamı söylemişti. basit bir buluşma olmasına rağmen yazdığından beridir gardrobuma bakıp 'giyecek bir şeyim yok' diyerek tepiniyor, bir şeyleri birbirine uydurmaya çalışıyordum. en son spor salonuna gideceğimizi göz önünde bulundurmuş beyaz bir tişört ve gri eşofmanda karar kılmış, üzerime geçirmiştim. parfümümü sıkarken çalan telefonumun ekranına basıp açtığımda chan yaklaştığını ve inmem gerektiğini söylemişti. kapatır kapatmaz da ceketimi omzuma atıp ve küpelerimi takıp aşağı inmiştim koşarak. bahçeden yürürken kapımın önünde duran yabancı siyah arabaya tek kaşımı kaldırıp bir bakış atmıştım ki camı inmiş ve chan el sallamıştı. ben arabaya yürürken telefonunu eline almıştı.

altin kizlar 🤩

chan:
abiler
cok kotuyum

yeonjun:
noldu la

chan:
minho
gri esofman giymis amkkk

hyunjin:
soyunma odasini bosaltiriz siz gelene kadar knk
gozlerini yolda tut.
elini de direksiyonda
fighting 😘

yeonjun:
ulan
hic gulecegim yoktu
sen siyah giydin insallah
belli olmasin malafatul saksakiye

chan:
OF MALLAR
kalkmadi ?
sadece tehlikeli oldugunu belirttim

juyeon:
🤨

chan:
sen sus
mınho bındı bay

yanındaki koltuğa oturduğumda gülümsemiş ve telefonunu kapatıp koltuk arası organizere bırakmıştı. kemerimi takmamı bekledikten sonra arabayı çalıştırmış ve ilerlemeye başlamıştı.

"yürürüz sanıyordum"

"maalesef ki antrenman yaptığımız salon cehennemin dibinde"

"ne kadar sürer ki"

"on beş yirmi dakikayı bulur, müzik aç istersen"

"ben telefonu bağlamayı bilmiyorum ki"

"benimki bağlı"

başıyla işaret ettiği telefonunu elime aldım ve söylediği şifreyi girip ekranı açtım. spotifya girdiğimde başımı ona çevirdim.

araba sürerken erkekler seksi duruyor diyen arkadaşlarımı şimdi anlıyordum işte.

ona baktığımı farketmiş olacak ki hafif gülümseyip yanan ışıkla durmuştu.

"istediğini açabilirsin"

far görmüş tavşan bakışlarımı çekip telefona döndüğümde aklıma ilk gelen şarkının ismini yazıp tıkladım. chan sesi yüksektirken birkaç saniye içerisinde arabanın içi şarkıyla dolmaya başlamıştı. başlayan şarkıya karşın başını çevirip şaşırmış bir şekilde gözlerini çevirdiğinde tek kaşımı kaldırdım.

"ciddi olamazsın"

"asıl sen ciddi olamazsın, sevmediğini söyleme sakın"

"sevmiyorum demeyecektim ki"

"ee ne o zaman"

"aklımdan bu şarkı geçiyordu"

yüzüme sıcak olduğunu düşündüğüm bir gülümseme yerleştirip şarkıya eşlik etmeye başladığımda chan gülümseyerek başını sallamaya başlamıştı. rahatsız olmadığını düşünerek sesimi biraz daha yükselttiğimde başını çevirip sözlerde bana eşlik etmişti.

delicate, minchan Where stories live. Discover now