BÖLÜM 10

416 2 0
                                    

Gökşin bugün işe gitmek istediğinden emin misin?" Diye sordu Zeyşan

"Zeyşan iyiyim ben, hem yanımda Rahmet de olacak bugün hem ofise gitmeyeceğim önce YILMAZ holdinge falan uğrayacağım zaten"

"Görüşmeyi kabul etmediklerini söylemiştin"

" Başta kabul etmediler ama sonra şirkete dava açılacağını öğrenince kendileri görüşme talebinde bulundu"

" İtibarlarının zedelenmesini istemiyorlar tâbi ki değil mi?"

"Aynen öyle "

"Neyse, ama bak Kendini kötü hissedersen hemen eve geliyorsun hatta arıyorsun ben senin yanına geliyorum"

"Ehliyeti aldınız da benim mi haberim yok Zeyşan hanım "

" Taksi diye bir şey var Gökşin"

" Sen İstanbul trafiğinde taksi ile bir yerden bir yere gelene kadar Zeyşan "

"Tamam tamam yazılacağım o ehliyete ama biraz daha zamanı var"

"Söz mü ?"

"Söz"

Hızlıca Zeyşan'ın yanağına bir öpücük kondurdu Gökşin.

"Ben kaçar akşam görüşürüz"

"Görüşürüz''

Giden kadının ardından evde tek kalan Zeyşan önce evi biraz toparlamaya karar verdi bugün kurs her zamanki saatinden daha geç başlayacaktı. Önce televizyondan modunu yükseltecek bir müzik açtı sonra mutfağa gidip bulaşık makinasını çalıştırdı. Elektrikli süpürgesi ile yerleri sürdükten sonra saate baktığında kurs saatinin yaklaştığı gördü. Hazırlanmak için odası gitti. Dolabı açtığında eli kahverengi pantolon ve gömlekten oluşan takıma  gitti. Şallarını koyduğu çekmecede ekru rengindeki şalını çıkardı. Makyaj masasının pufuna oturdu önce sonra kirpiklerine rimel sürüp dudağına nude bir parlatıcı sürdü. Kıyafetini giyip şalını da yaptığına göre artık evden ayrılmak için hazırdı.
                                       
                                   🌸

Arabasını park ettikten sonra cebinden telefonunu çıkarıp Rahmet'i aradı. Açılan telefon ile söze girdi.

"Rahmet neredesin sen ?"
"Gökşin çok özür dilerim ama ben gelemeyeceğim"
"Ne demek gelemeyeceğim Rahmet"
" Acil bir işim çıktı Gökşin"
" Bilmemi gerektirecek daha doğrusu yardım edebileceğim bir durum mu?"
"Hayır Gökşin teşekkür ederim"
"Görüşürüz" dedikten sonra telefonu kapattı.
Arabasından inip YILMAZ holdinge doğru ilerlemeye başladı. Güvenlikten geçip danışma ya ilerledi.

"Merhaba, benim Kenan bey ile randevum vardı."
"Merhaba efendim, isim alabilir miyim lütfen?"
"Gökşin ÖZSOY" 
"12. Katta Nur hanım sizi karşılayacak Gökşin hanım"
"İyi günler" deyip asansörlerin olduğu tarafa doğru ilerledi Gökşin. Asansöre bindiğinde 2 kadın ve 1erken vardı asansörde. 12. Kata basıp bir an önce ineceği kata gelmeyi bekledi. 12. Katta kapıların açılması ile birlikte ilerdeki masaya ilerledi.
"Gökşin ÖZSOY"
"Evet, benim. Sizde Nur hanım olmalısınız."
"Evet efendim Ahmet bey sizi bekliyor buyrun lütfen diyerek yol gösterdi."
Dar bir koridordan geçtikten sonra bir kapını önünde durdular. Nur hanımın kapıyı çalmasının ardından içerden "gel " diye bir ses duyuldu. 
"Efendim Gökşin ÖZSOY sizinle görüşmek için randevu almıştı Kendisi"
" Tamam tamam sen çık "
"Peki, efendim"
"Sen niçin görüşmek istedin avukat bir an önce söyle işimize bakalım"
"Asıl benim bu soruyu size sormam gerekiyor."
"Peki avukat sadede gelelim, dava falan bir şeyler söyledi benim avukat ama pek itimat etmedim açıkçası. Dedim avukat bizi bilmiyor belli ki dava mava falan yoksa dermi hiç "
"Siz şuna seni buraya aslında tehdit etmeye çağırdım, dava açmayı falan o aklından çıkar desene"
"Yok canım avukat tehdit etmek falan bize göre değil"
"Buraya gelirken uzlaşma yoluna gidebileceğinizi düşünmüştüm ama şu andan itibaren uzlaşma falan  yok, mahkemede görüşmek üzere kenan bey" deyip kapıya yöneldiği esnada hızla açılan kapı ile biraz şaşırdı Gökşin.
"Şöyle şu sekreterine buraya gelirken kimse bana engel olmaz" diye bağıran kıza bakakaldı.
"Bir kıza bile sahip çıkmıyorsunuz" diye bağıran adamla Nur hanım yerinden sıçramıştı resmen.
"Efendim kızınız sonuçta biz bu nedenle yani engel olmadık"
"Ben bu adamın kızın falan değilim onun gibi birisi benim babam olmaz. Annem de kurtulacak senden gölgen bile düşmeyecek üstümüze"
"Senin o dilini koparırım" diye kızın üzerine yürüyeceği sırada odada Gökşin ve Nur hanım buna olması bu duruma engel oldu.
"Aile meselelerimizi herkesin içinde konuşacak değiliz eve git akşam geleceğim zaten. Sen de bakıp duracağına güvenliği ara''
"Kendine tuttuğun metresinin yatağından çıkarsan gelirsin. Sahi kaç yaşında benim kadar var mı yaşı yoksa ben den de mi küçük" bu sözler Kenan bey'in sabrını taşıran son damlalar olmuştu ama o bir hamlede bulunamadan güvelik gelmiş ve kızı odadan yaka paça çıkarmışlardı resmen.
                                    
                                 🌸

ZEYŞAN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin