Dediği şeyler san ki beynimin için de uğulduyordu peki ben niye gerçekten aldatılmış hissine kapılmıştım? canımı yakan neyd? aldatılmam mı? yoksa gerçek olmayan bir evlilikten aldatılmam mı?
Bu düşünceler beynimi ele geçirmişti kızın söyledikleri defalarca kez kafam da yankılanıp duruyordu,
Kız gittikten sonra arkasından Kuzey bana doğru gelmeye başladı, Kuzeyin ve o kızın görüntüleri gözlerimin önüne gelirken tüm bu olanlar midemin bulanmasına neden oluyordu.
Ne olursa olsun bu kadarını kaldıramazdım, evin merdivenlerinden yukarı çıkıp odama girdim ne yapmam konusun da hiç bir fikrim yoktu, şu an bana en akıllıca gelen şeyi yapıp annemi aradım belki annem bana bu konuda bir fikir verebilirdi.
"Alo anne"
"Efendim Buse"
"Benim sana söylemem gereken bir şey var"
"Anne..." anneme bunu nasıl söyleyebilirdim ki? bu onu üzmekten başka bir işe yaramazdı hatta belki üzülmezdi ama bunu ona söyleyemezdim
"Söyle kızım seni bekliyorum" deyince annemi telefon da fazla beklettiğimi farkedip
"Önemli bir şey değildi boşver ben seni sonra ararım"
deyip kapattım.
O bana oyun oynuyorsa ben ona daha kötüsünü yapmalıydım, tabi ki bir erkekle olmayacaktım ama en az onun kadar etkili bir şey olacaktı aklıma gelen fikirle sinsice gülümsedim bu akşam görürsün sen.
Hemen Eceyi arayıp akşam için plan yapmaya başladım
"Alo Ece nasılsın?"
"İyiyim sen nasılsın?"
"Ben de iyiyim bak sana ne diyeceğim bu akşam bara gidelim mi?"
"Bara mı? peki Kuzey ne olacak?"
"Merak etme oda gelecek"
"Ne yapmaya çalışıyorsun sen?"
"Akşam görürsün ee geliyormusun?"
"Tamam saat 9 da size gelirim sen bana adresi mesajla atarsın" deyince
"Tamam görüşürüz akşama" deyip telefonu kapatıp sinsice sırıtmaya başladım seni bu yaptığına pişman edeceğim Kuzey Arsoy.
Odamdan çıkıp evde onu aramaya başladım her yere baktım ama yoktu gitmişmiydi acaba? daha sonra odasına bakmadığımı farkettim kapısına tıklama gereği duymadan birden kapıyı açınca , altında sadece boxserı olan Kuzeyle karşılaşmam bir oldu, kafamı hemen başka yöne çevirip konuşmaya başladım
"Kuzey... ben sana bir şey diyecektim"
"Söyle" dediğin de ben de söze girdim
"Akşam arkadaşımla bara gideceğim sen de gelirmisin?"
"Olmaz" diye kestirip attığın da kafamı ona çevirip
"Sen bilirsin sonuçta orada bir sürü erkek var bizde onlarla eğleniriz" dedim fakat daha sonra gözüm kaslarına geldiğinde kızardığımı hissettim ve başımı başka yere çevirdim gitmek için arkamı döndüğüm de onun sesini duymamla istediğimi aldığımı farkettim
"Akşam saat 10' da hazır olun geç kalırsanız hiç bir yere gelmem" dediğin de sonunda istediğimi almıştım hatta nerdeyse mutluluktan havalara uçacaktım
"Tamam akşam görüşürüz" deyip bir şey demesine izin vermeden kapıyı kapatıp odama girdim, bildiğim tek şey vardı bu akşam çok eğlenecektik.
YOU ARE READING
SADECE TESADÜF
Teen Fiction~Kesit~ **************** Bir ses işitildi. Bir çığlık. Bir ses işitildi. Kum saatinin camı kırıldı. İçindeki kum taneleri teker teker uzun zamandır tutsak bulundukları bu fanusun içinden bir bir kurtuldu, kaçmak istercesine. Ve bir ses daha işitildi...
