Zamanı Değil

21.6K 1.7K 949
                                    

Bir şey fark ettiniz mi?Kitapta sabah yaşanan olaylar olunca bölüm sabah geliyor,akşam olayları için bölüm akşam geliyor ehehehehe :)

....

Yaptığı yanlışları,doğru bildiği yanlışları ne zaman anlar insanoğlu?Ya da öfkesinin önüne çektiği perdeyi ne zaman aralama gereksinimi duyar?

Bence bir şeylerin rüya değil de gerçeklik algısı kazandığında.Şu an gördüklerim bir rüya olamayacak kadar gerçekti ve gerçekliğin içinde güzel olamayacak kadar korku içerikliydi.

Derin bir nefes çektim içime ve tüm sesler resmen kulağımda boğuklaştı.

Masada oturanlar hepsi ayaklanmış ve gözlerimizin önünde yere yığılan bedenin yanına koşarken ben hala gerçekliği kabul edemiyordum.

Şu an şokta olmam,herşeyin aniden gerçekleşmesinden kaynaklanıyor kesinlikle.Çünkü nasıl bir anda olduğunu anlamış değildim.

Tabi bu şoku üzerimden atmam,Ömer'in hızla Demire koşarken omzuma çarpmasıyla gerçekleşti.

İşte şimdi her şey daha bi netlik kazandı.Olaylar,yerde yatan adam ve sesler...

Elim ayağıma dolandı resmen.Kalbim bu sefer öfkeyle değil de korkunun en dehşetli haliyle sarsılırken kesik bir nefes ciğerlerime doldu.

"Demir?" Dudaklarımdan çıkan kelime yankı yapıp bana geri dönmüştü sanki.

Büyükçe bir adım attım kırgın ve küs olduğum adama.Sonra bir adım daha bir adım daha ve kendimi koşarken bulduğumda bir şeyleri daha bi iyi anladım.

Öfkeyle kalkan zararla oturur demiş ya atalarımız ben sanırım bahsettikleri öfkenin sınırını aşmışım.Zararla değil kaybetmekle sınanacağımı anladığım an kalbimin diğer yarısının onda olduğu adamın yanına nasıl gelmiştim bilmiyorum bile.

"Hüseyin koş ambulansı ara."dedi beni evime bırakan taksici.

Ellerim tir tir titrerken ki sadece ellerim de değil bedenimde korkudan titrerken başının arkasına geçtiğim gibi kafasını kaldırıp dizimin üzerine koydum.

Titreyen elimle yüzünü kavradım."D-demir saçmalama hadi aç gözünü."şşşh bir şey olmadı Melek sadece ufak bir baygınlık.

Ama öyle olmadığını hissediyordum ve çok korkuyorum.Gözünü açana kadar yanında olacağım senin.Ama ondan sonra beni yanında bekleme Güngör tamam mı?

Fırat abim nabız sayarken korkudan olsa gerek midem bulanmaya başlamıştı.Yere yığılışı defalarca gözlerimin önünde canlanırken başımı eğip alnımı alnına dayadım.

"Ölme tamam mı?Daha seni vuracaktım ben."diye mırıldandım.

Gözlerim git gide doluyordu ve yanağını okşadığım adam için bildiğim tüm duaları okumaya başladım.

Allah'ım lütfen bir şey olmasın.Bak ben senin bu kulunu çok seviyorum ama sadece kırgınım.

Hem zaten niyetleri sen daha iyi bilirsin.Kalbimden geçen yarın olduğunda onunla konuşmaktı.Daha detaylı ve her şeyiyle konuşmaktı.Ama bak o uyanık değil şimdi.

Bir uykunun beni bu kadar korkutacağı hiç aklımın ucundan dahi geçmezdi.
Çok uzun uyuyanlardan olma olur mu Güngör?Daldığın uykudan uyan nolur.

Başımı kaldırdım ve hâlâ Demire bakıp ne yapacaklarını bilmeyen adamlara karşı bağırdım.

"YA KALDIRSANIZA ADAMI!ARABA DİYE BİR ŞEY VAR!HASTANEYE GÖTÜRELİM HEMEN!"

Dershane Hocam Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin