Kaçış

2K 96 35
                                    

Bilmediğim bir şehirde, peşimde onca adamla sanki çıkmaz bir sokağın içindeydim. Korku tüm uzuvlarımı sarmış, beni esir almıştı. Ayağımdaki topuklular beni zorlandığında çıkarıp köşeye fırlattım. Sokaklarda arnavut taşları vardı, yağan yağmurda olabildiğince hızlı koşmam gerekiyordu.

Çıplak ayaklarım, soğuk zeminle buluştu. Hiç böyle üşümemiştim. Nefesim kesildiğinde, ellerimi dizlerime yaslayıp soluklandım. Nereye gidecektim, nasıl izimi kaybettirirdim bilmeden etrafıma bakındım.

Silah sesi sokakta yankılandığında, elim kalbime gitti. Aklım yerimden oynarken, bir el beni hızla apartman boşluğuna çekti. Eliyle ağzımı kapattığında, sıkıca gözlerimi yumdum.

Kaçış sona erdi.

Yakalandım.

Kalbim göğüs kafesimi delecek gibi attığında, tutamadığım göz yaşlarım hızla firar etti pınarlarımdan.

Umarım ölürdüm.

Ölmek, bana zorla sahip olmaya çalışan o adamla evlenmekten iyiydi.

Umarım ölürdüm.

"Şşş, ağlama."

Tanımadığım elin sahibi fısıltıyla konuştuğunda yutkundum.

"Sesini çıkarırsan, her kimse peşindekiler seni bulurlar. O yüzden ağlama."

Şefkat. Sesindeki şefkat.

Yavaşça gözlerimi araladım. Uzun boylu, ıslak kıvırcık saçları yüzüne dökülen, kumral biriydi karşımdaki. Hiç görmemiştim daha evvel. Babamın adamları değildi.

"Şimdi elimi çekeceğim ama sessiz ol."

Yavaşça başımı salladığımda, elini ağzımdan çekti. Derin bir nefes aldığımda, kalbimi dizginlemeye çalıştım. Yanımızdaki küçük pencereye eğildi hafifçe, adım seslerini duydum. Sonra o iğrenç adamın sesini.

"Nerde lan bu kız! Bulun hemen!"

Ürkekçe pencereye yaklaştığımda, yanımdaki yabancı bana döndü. Hala yanağımdan akmaya devam eden yaşları izledi gözleri. Ela gözleri.

"Gidecek yerin var mı?"

Başımı sağa sola salladım. Eli kapının kulpunu tuttuğunda, hızla kolunu tuttum.

"Sana bela olmam yemin ederim. Yalvarırım beni verme onlara. Gittiklerinde başımın çaresine bakacağım. Nolur!"

Elini yavaşça kapının kulpundan çekti.

"Sakin ol, seni verecek olsam neden buraya çekip saklayayım?"

Titrekçe bir nefes verdim. Gözlerimi kapadım, sakinlerken.

"Dışarı çıkıp, etrafa bakacağım. Sonra da buradan daha güvenli bir yere gideceğiz. Tamam mı?"

Kapıya tekrar döndü. Ama sonra beni buldu yine bakışları.

"Elbette benimle gelip gelmemek sana kalmış."

Pencere Where stories live. Discover now