Bölüm 5 ''Korku''

301 43 14
                                    

Arkadaşlar hikayenin ilerleyişi hakkında neler düşündüğünüzü merak ediyoruz.Bu bölümden sonra asıl olaylar başlayacak.Oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyoruz :)


Multimedya:Aiden


Korkular insanı hem güçsüz hem de daha güçlü kılar.Çünkü seni güçsüz kılan korkularına karşı daha güçlü ayakta durmak zorundasındır.Ama ben daha güçlü olmak yerine git gide dibe vuruyordum.


Karanlık bir odadaydım bir sürü farklı ses vardı hepsi aynı anda konuşuyorlardı.Ama yüzlerini göremiyordum.Sadece nereden geldiği belli olmayan sesler vardı.Hiç birini anlamıyordum.Onları susturmak için bağırmaya başladım ve çığlıklarla uyandım.Nefes nefese elimi saçlarıma götürdüm ve gözümün önünden çekerek doğruldum.Başıma giren ağrıyla dişlerimi sıktım.Kabuslardan sonra hep başım ağrırdı.Oda karanlıktı sanırım akşam olmuştu.Ama ben daha fazla karanlık bir yerde durmak istemediğimden ışığı açmak için ayağa kalktım.Bir iki adım atmıştım ki bir şeye takılıp yere düştüm.Yanıkların üzerine düştüğüm için canım acımıştı.Neye takıldığımı bulmak için elimle yoklarken elime bir şey çarptı.Ne olduğunu anlamak için elimle tutunca bunun bacak olduğunu anlayıp çığlık atmaya başladım.Bu saatte odamda kim olabilirdi ki.Kesin Zayndrok'un adamlarından biriydi.Ben çığlık atmaya başlayınca ayağa kalktı ve ışığı açarak ''Bağırma.''dedi.Gözlerime birden ışık gelince rahatsız olarak elimi gözlerime götürdüm ve kafamı kaldırarak ışığı açan kişiye baktım.Aiden'dı.Derin bir nefes verdim ve elimi hızla atan kalbimin üzerine koyarak sakinleşmeye çalıştım.Daha sonra ona dönerek ''Senin burada ne işin var?''diye sordum.Ama o çoktan geri koltuğa geçip oturmuş ve gözlerini kapatıp uyumak istediğini belli etmişti.


''Sana diyorum.''diye tekrar konuştuğumda bıkkınlıkla gözlerini açıp:

''Ne var?''dedi.

''Burada ne işin olduğunu soruyorum.''

''Sana hesap vermek zorunda değilim.''İnanmıyorum ya yine eski Aiden'a dönüş yapmıştı.Sorunları vardı herhalde çünkü bir öyle bir böyle olması normal bir şey sayılmazdı.Etrafıma bakınıp su aradım ama bardağım yoktu.Sanırım götürmüşlerdi.Su almak için ayağa kalkıp kapıya doğru yöneldim tam kapıyı açacağım sırada ''Nereye gittiğini sanıyorsun?''diye arkamdan seslendi.

Ona dönmeden ''Sana hesap vermek zorunda mıyım?''diyerek kapıdan çıktım.Fakat aniden kapıyı açınca kapının önündeki iki adama çarpmıştım.Bunlar Aiden'ın peşinde dolanan adamlardı.Onları umursamadan geçeceğim sırada kolumdan tutarak beni durdurdular.

''Ne oluyor?''diye sordum.Ama tabiki de beni anlamıyorlardı.Kolumu çekmeye çalışınca izin vermediler.Sinirle içeriye doğru ''Aiden!'' diye bağırdım.

İfadesiz suratıyla kapının önüne gelince adamlar kollarımı bırakmadan ona selam verdiler.Sinirden yüzümün kıpkırmızı olduğundan emindim.Başımı eğerek kollarımı gösterdim.Ama hiç umursamadan içeriye doğru yürümeye başlamıştı.Adamlar o sırada beni bırakarak kapıyı yüzüme kapadılar.Gözlerimi sımsıkı kapayarak bir süre sakinleşmeye çalıştım.Ne kadar işe yaramamış olsa da.Hızlı adımlarla içeriye giderek Aiden'ın oturduğu koltuğun karşısına geçtim ve ''Ne yapmaya çalışıyorsun sen?''diye bağırdım.

''Burada olmayı sanki ben istiyormuşum gibi davranmayı kes tamam mı.Şu ben kimseyi umursamam davranışlarına da son ver.''dediğimde hızla ayağa kalkarak kollarımı tuttu ve beni sarsarak

ZIRHIN GÖLGESİNDEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin