21

196 15 7
                                    

İlahi Bakış Açısı

Araba durduğunda Rosita hızla inip senin olduğun kapıyı açtı. Bedenin yavaşça o tarafa eğilirken Abraham seni kucağına aldı. Sizi karşılamak için gelen Maggie seni o halde gördüğünde endişeyle yanına koştu. Maggie'nin sesini duyan kişiler yavaş yavaş gelmeye başladığında Daryl geldiğinizi gördü. Abraham'ın kucağında hareketsiz duran bedenini gördüğünde daha önce hiç korkmadığı kadar korktu. Yanınıza koştuğunda Abraham'ın kucağından seni alıp korkuyla Abraham'a baktı. 

"Merak etme nefes alıyor."

Daryl korkuyla hiç olmadığı kadar hızlı bir şekilde revire koştu. Koluna düşmüş başın ve sarkan kolun her saniye onu daha da korkutuyordu. Seni sedyeye koyarken Dean ve Denise şaşkınlık ve korku içerisinde  başına geldiğinde Dean hızla sordu.

"Ona ne oldu!?"

Rosita orada olduğu yeni fark edilirken mahcubiyetle konuştu.

"Patlayıcıyı attığımda binanın içindeydi.."

Daryl şuan Rosita'yı öldürebilecek kadar sinirliydi. Dean kafanı kontrol ederken Denise dikiş için malzemeleri hazırlıyordu. Dean revirdekilerin dikiş sırasında çıkmasını istedi. Denise'nin kalabalıkta stres olduğunu biliyordu. Bunu sana yansıtıp hata yapmasını istemiyordu. Daryl öfkeyle çıktığında Rosita arkasından ilerlemişti. Rick ve diğerleri kapıdaydı. Glenn içerideydi. Onun da sarılması gereken kesikleri vardı. Rosita mahcup bir ifadeyle konuşmaya çalıştı.

"Bu bir kazaydı Daryl. Böyle bir şeyi asla yapmam."

Daryl sinirle Rosita'ya döndüğünde Rick onun kolundan tuttu.

"Sakin ol, kardeşim."

Daryl sinirle bağırdı. "Ne demek sakin ol?! Ölebilirdi!"

"Tamam biliyorum haklısın. Ama ölmedi. Ve şuan onu yaşatmak için çabalıyoruz. Rosita bunu isteyerek yapmamıştır."

Daryl cevap vermek yerine sinirle revire girdi. Dikiş atılmıştı. Dean'a soran gözlerle bakıyordu. Rosita ve bir kaç kişi daha içerideydi.

"Sağlam bir darbe almış. Yarayı diktik ama beyin sarsıntısı geçirmiş olma ihtimali var. Uyanana kadar bunu bilemeyeceğiz. Ve hemen uyanacağını sanmıyorum. Söylemekten nefret ediyorum ama.. Uyanamayabilir. Bu da küçük de olsa bir ihtimal.."

Daryl içinde bir şeylerin koptuğunu hissetti o an. Sevdiği kadını bu halde görmek ona çok koyuyordu. Oysa ki sabah söz vermiştin dikkatli olacağına. Seni beklemek bile onu sabırsızlandırırken şimdi bir daha gözlerini tekrar açamama ihtimaline inanmak istemiyordu.

Carol ona destek vermek istercesine elini omzuna koyduğunda yüzünde buruk bir ifade vardı. Kimse konuşmuyordu. Herkes revirden çıkarken Daryl bir sandalye çekip başına oturdu. Sen uyanana kadar kalkmaya niyeti yoktu. Uzanıp elini tuttu. Soğuk ellerinin ona karşılık verememesi bile onu yıkıyordu. Başına bu gelmemeliydi. Kendini suçlamaya başladı. Orada olsaydı bu halde olmazdın diye düşündü. Ruhun bedeninden ayrılmışçasına soluktun. Sana bakarken hissettiği en yoğun şey acıydı. Eğer uyanamazsan ömrünün sonuna kadar kendini suçlayacaktı.

Her zaman güçlü ve dikkatli biriydin. Kolay kolay yaralanmazdın. Ama bugün olaylar senin kontrolün dışında gelişmişti. Bu bir kazaydı ama Rosita kendini suçluyordu. Daryl da Rosita'yı suçluyordu ama en çok kendini suçluyordu. Kafasındaki dönen ses yanında olmadığı için senin bu halde olduğunu haykırıyordu. Kapı açıldığında gelen kişiye bakmak için dönmemişti bile. Gelen Carol'du. Elini Daryl'ın omzuna koyup konuştu.

"Daryl biraz uyumalısın."

Akşam mı olmuştu? Farkında bile değildi.

"Hayır. Beklemem lazım."

Infection/Daryl DixonWhere stories live. Discover now