🖇️Umarım severek okuduğunuz bir bölüm olur, keyifli okumalar dilerim..
🖇️Satır arası yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın..
Bu bölümü bisusunyaaa ithaf ediyorum..
🌟Bölümlere sınır koymaya karar verdim. Sınır dolmadan bölüm gelmeyecek haberiniz olsun:) Bu bölüm sınırımız ; 650 oy
2.Bölüm
Ocak 2019...
Devrim finallerini bitirmiş tatile girmenin sevinciyle derin bir nefes vermişti. Notları tam olarak beklediği gibi gelmiş, tüm derslerini başarıyla tamamlamıştı. Bunun rahatlığı üzerindeyken sınav zamanında aklını kurcalayan hatta aklından silmeyi beceremediği adamı daha da düşünür olmuştu.
Heyecandan telefon numarasını almadığı için veya onun hakkında daha fazla bilgi sahibi olmadığı için kendine kızmıştı. Yaptığı jeste karşılık bir şeyler yapmayı düşünmüştü ama onun hakkında tek bildiği şey ismi ve soy ismiydi; Pamir Arslan. Babasına sorsa beş dakikaya kalmadan telefon numarası dahil her şeyi öğrenirdi ancak soramıyordu.
"Hadi kızım, hazır değil misin hala?" diyerek salondan Devrim'in odasına doğru bağırdı Ahu hanım. Devrim ona seslenilmesiyle birlikte aynada kendine son kez baktı. Giydiği siyah, vücudunu saran elbisesinin altına siyah topuklu botlarını giyerek odasından çıktı.
Babası Turan Bey'in arkadaşlarından birinin kızı evleniyordu ve ailecek düğüne gideceklerdi. Salona doğru giderken maşalanmış sırtına doğru dökülen kumral saçların çekildiğini hissetti. Canının ufak da olsa acımasıyla birlikte kimin yaptığını adı gibi bildiği için bağırdı. "Ya abi napıyorsun ya!?"
Bora serseri bir gülüşle kardeşine doğru baktı. "Ne yapmışım canım?" Devrim çatık kaşlarla abisine bakarken ister istemez adamı süzdü. Siyah bir gömlek ve siyah pantolon giydiğini gördüğünde tek kaşını kaldırdı. "Bu yakışıklılığı neye borçluyuz abicim?"
Bora yamuk bir şekilde güldü. "Bir şeye borçlu değiliz, her zaman ki halim." dediğinde Devrim gözlerini devirdi. "İnsan bu kadar mı kendini beğenmiş olur ya." diye yakınarak anne ve babasının yanına ilerlemeye başladı.
Abisi güler bir şekilde kızın arkasından ilerlerken salona vardıklarında annesinin, babasının kravatını bağladığını görerek gülümsedi Devrim. Evliliklerinin üzerinden bu kadar yıl geçmesine rağmen hala birbirlerine sevgiyle bakan bu iki insana özenmeden edemiyordu. Bir gün kendinin de böyle bir eşe sahip olup olamayacağını düşünürken iç geçirdi.
Çocuklarının odaya girmesiyle birlikte Ahu hanım hem oğluna hem de kızına baktı. "Hele şükür gelebildiniz, geç kalıyoruz." diye sitem ederken Bora konuştu. "Bu hanımefendi 5 saattir hazırlanamadığı için."
Devrim duyduğu sözlerle sertçe abisine doğru baktı. "Benimle uğraşma artık, kendine bak. Saçların inek yalamış gibi." dedi Devrim abisinin saçlarını işaret ederken. Bora, kardeşinin sözleriyle birlikte kaşlarını çatıp salondan çıkarak antredeki aynaya ilerlerken Turan bey konuştu. "Bugün yine formunuzdasınız maşallah."
"Sende görüyorsun ama bana bulaşmadan yapamıyor baba." dedi Devrim sitemle. Ardından duvardaki saate bakarak ekledi. "Hadi çıkalım artık, başlayacak düğün."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaybolan Yıllar| Asker & Savcı
General FictionGeçen yıllar yaşanılan her şeyi unutturur muydu? Akan giden zaman, aradan geçen onca gün birbirini seven iki kişinin içindeki aşkı bitirir miydi? Ya iki taraftan biri mezara girse, hiç kavuşamayacağını bile bile bir insan bir insanı sevmeye, bekle...