kalbinin sesi

15 4 1
                                    

Tutamamıştım bedenini yere oturduğunda hızla yanına eğildim
.
"Jongin! iyi mısın Jongin?"

Eli ile gözlerini ovuşturmuş bir süre kendine gelemeye çalışmıştı. Benim işe elim ayağım birbirine dolandı ne yapacağımı bilemedim.

"Iyiyim sorun yok. Bir an başım döndü."

"Hadi hastaneye gidelim."

"Gerek yok! iyiyim bir an gözlerim karardı, başım döndü o kadar. Biradan olsa gerek!"

Bir anda yükselmişti. Ne olduğunu anlamadım bile. Neden böyle bir tepki vermişti ki.

"Peki. Eve gidelim o zaman."

"Baekhyun, heyecandan olmuştur belki. Birden senin ağzından sevildiğimi duyunca böyle olmam çok normal."

Yalan söylüyordu, az önce bağırdığı için pişman olmuştu. Onun için böyle yapıyordu. Sadece gülümsemekle yetinip yerden kalkmasına yardim ettim.
Kolunu omzuma atmış bizim eve kadar böyle yürümüştük. Eve geldiğimizde onu salona oturtup mutfakta bir şeyler hazırladım.

"Bir şeyler ye belki açlıktan da olmuş olabilir. Ne doğru düzgün yemek yiyorsun, ne uyuyorsun. Düzgünce dinlenmiyorsun bile."

Gülüp önündeki çorbadan bir kaşık işti.

"Bu iyiymiş böyle ya."

"Ne iyiymiş?"

"Benimle ilgilenmen."

"ilk defa ilgileniyormuşum gibi konuşma nini. Ateşin çıktığında başında sabaha kadar beklemiştim. Duş aldırmıştım."

"Vücudumu dikizlemiştin."

"Hayır öyle bir şey yapmadım.Hem sadece o gün de değil Kolun kırıldığında yemek yetirmiştim. Kabuslar gördüğünde gacalerce başında şarkı söyleyip rahat uyuman için uğraşmıştım. Aslında ben sürekli seninle ilgilenmiştim. Sadece başına bir şey gelmesine gerek te yoktu. Ama sen fark etmemişsin."

"Aşıksın aşık."

Birkaç kaşık aldığı çorbayı masaya bıraktığında  kaşlarımı çattım.

"Bak Jongin adamı dellendüme. bitir o tabağı."

Yaptığım taklit ile kahkaha attığında uyuyan sehun ve Jongdae'yi uyandırmamak için ağzını kapattı. Bir süre daha guldukten sonra tabağı geri eline almış tamamen bitirmişti..

"Tamam artık uyumam gerek."

Beraber odama gitmiş dolaptan gecelik çıkartarak ikimiz de üzerimizi değiştirmiştik.
Aklıma salondaki masanın üzerine koyduğum beyaz gül gelince koşarak salona gittim bir vazo ve gülü alıp tekrar odaya döndüğümde Jongin yatağa oturmuş telefonu ile ilgileniyordu.
Gülü vazoya koyup masamin üzerine koydum. Günlüğündeki

[✔] Bir beyaz gül edin

maddesine de tik attım
Ardından yataktaki yerimi aldım.

"iyisin değil mi?"

"iyiyim merak etme."

Çok geçmeden ikimiz de uyumuştuk. Sabah bir alarmdan farksız başımızda öten kargalar  yüzünden uyandım.

"Uyanın, uyanın, uyanın."

"Abi bi susun ya!"

zar zor gözlerimi açıp başında ki chan, soo ve xiumin'e  baktım.
Başımın altındaki yastığı alıp onlara doğru fırlattım.

"Sussanıza lan!"

"kalkın olum saat kaç oldu."

"Ya bize ne uyuyoruz ne güzel."

Last SongHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin