Kaybolan Yıllar| 13

8.5K 760 1.8K
                                    

🖇️Umarım severek okuduğunuz bir bölüm olur, keyifli okumalar dilerim..

🖇️Satır arası yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın..

13.Bölüm

Arabada sessizlik hakimdi. Daha doğrusu radyodan kısık bir sesle şarkı duyuluyordu ancak onun dışında ikimizde konuşmuyorduk. Gideceğimiz adres biraz uzaktı, Allah'tan Pamir yolu biliyordu. 3 yıl şehirden uzak kalsa da yolları hala hatırlıyordu. Onun benimle gelmesi bu yüzden gerçekten iyi olmuştu. Camdan dışarıyı izlerken aramızdaki sessizliği bozmak adına mırıldandım.

"Bazen ne düşünüyorum biliyor musun?" söylediğim cümle ile birlikte Pamir başını bana doğru çevirdiğinde göz göze geldik. "Eğer böyle bir olay yaşamamış olsaydık şuan ne durumda olurduk?" dedim merakla. Ardından ekledim. "Mesela ayrılır mıydık? Kavga eder miydik? Belki ben mezun olur olmaz yanına gelirdim, burada birbirimize destek olurduk. Ya da ne bileyim belki yollarımız ayrılırdı bir süre sonra." 

"Yollarımız ayrılmazdı, bunu aklından bile geçirme." dedi Pamir kestirip atarak. Yoldan gözünü kısaca ayrılıp bana doğru döndüğünde gözlerime baktı. "Benim içimdeki sevgi öyle basit değil Devrim, seninki de değil biliyorum. Eğer öyle olsaydı 3 yıl boyunca acını taze tutmazdın, benim yasımı tutmazdın. Hayatına bakardın,  belki başkasıyla olurdun." dedi dayanamadığını belli eden bir ses tonuyla. Ardından ekledi. "Bizim aşkımız öyle kolay bitmezdi yani. Buraya gelirdin, birbirimize destek olurduk. Sonra evlenirdik, belki çocuklarımız olurdu."

Pamir ile evlenmek, çocuk sahibi olmak. Belki de bir genç kız için en büyük hayallerden biriydi sevdiği ve onu seven bir adamla evlenmek, gelinlik giymek ve sonrasında ondan bir çocuk sahibi olmak. Benim içinde o zamanlar öyleydi. Pamir bana evlenme teklifi etse bir saniye düşünmez kabul ederdim, o zaman önceliklerim yoktu. Ama şimdi önceliklerim değişmişti, bir kere işkoliktim ben. Evlilik, çocuk bunları düşünmeyeli o kadar uzun süre olmuştu ki.

"Güzel hayaller, yani hayatımızı kurmuş olurduk. Bir bilinmezliğin içinde sürüklenmezdik." dedim düşünceli bir şekilde. Pamir kaşlarını çatıp bana döndü. "Hayal değil, bir gün gerçek olacak. Bunu sende biliyorsun Devrim. Biliyorsun değil mi?" dediğinde omuz silktim. "Bilmiyorum." dedikten sonra ekledim. "Hayal etmeyi bırakalı çok uzun zaman oldu, geleceği düşünmek için bir sebebim yoktu uzun zamandır."

Pamir dizlerimde duran elimi tuttu sıkıca. "Birlikte hayal kuracağız ve bunları gerçekleştireceğiz." dedi Pamir kararlı bir sesle. Ardından ekledi. "Sizden uzaktayken çok hayal kurdum ben. Size kavuşmanın hayalini, kavuştuktan sonra olacak olan şeylerin hayalini, çocuklarımızın bile hayalini kurdum. Sana benzeyen kız çocukları.. öyle dayandım yokluğunuza." 

Hayat çok garipti. Birimiz hayal kurmayı unutmuşken, ümitsizliğe kapılmışken, kendine hayatı zindan ederken birimiz hayallerine tutunup yaşamını sürdürmüştü. İkimizde yara almadan kurtulamamıştık. Biraz zor olacaktı ama yine birbirimize sarılıp yaralarımızı saracaktık. 

Pamir elimi tutmaya devam ederken derin bir iç çektim. Konuyu değiştirmek için konuştum. "Burçe ile konuştun mu hiç? Sınavları vardı, iyi geçiyor mu?" dedim merakla. Ben aramıyordum, aradığımda tekrardan Halide teyze ile konuşmaktan çekiniyordum. Onu da anlıyordum, oğlunu kaybetmenin acısıyla sınanmıştı yine de konuşmak istemiyordum işte. Karışık olan kafamı daha çok karıştırıyordu çünkü.

Kaybolan Yıllar| Asker & SavcıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin