Merhabalar canlarımmm.
Bölüme geçmeden önce yıldıza basmayı ve satır arası yorum yapmayı unutmayııın.
Bölümü kontrol etmeden atıyorum. Şimdiden bir yanlışım varsa affola. Yanlışlarımı belli ederseniz sevinirim.
İyi okumalar dilerim...
Yazardan (Tomris 17 yaşında, mahalleye geldikten 1 yıl sonra):
Dalgın adımlarla yürüyordu mahallenin sokaklarında.
Adımlarının dalgın olduğu kadar, kafası da çok karışıktı.
Bugün bu mahalleye geleli bir yıl olmuştu ve bu bir yıl Tomris için cehennemden hallice geçmişti.
Evin içinde nefes alsa, Nisa niye bu kadar sesli nefes alıyorsun diye kavga çıkarıyordu. Tomris artık o ev de nefes almaktan korkar hâle gelmişti.
Kavga ve bağırışlardan bıkmıştı. Bu bıkmışlıkla, Nisa'nın çıkarmaya çalıştığı kavgalara da karşılık vermiyordu artık. Bu durum da, Nisa'yı ayrı bir nefret bunalımına sokuyordu.
Sırf bu kavgalardan uzak kalmak içinde, erkenden evden çıkıp okula gidiyor ardından da işe gidiyordu.
Mustafa Bey çalışmasını başta istemese de, Tomrisin çok istekli olması üzerine kabul etmişti.
O eve geldiğinden beri ilk defa doğru düzgün mutlu olan Tomris, teşekkür için Mustafa Bey'e sarılmıştı. Tabi bunu gören Nisa ile yine büyük bir kavga olmuştu.
Tomris geldiğinden beri, kavga eksilmeyen evdeki bağırışları mahalleli de duyuyordu. Bu kavgaları yapanın Tomris sanan mahalleli ise, onların sorunuymuş gibi gördükleri her yerde onu uyarıyorlardı.
Tomris çalan telefonu ile adımlarını durdurup, cebindeki telefonunu çıkardı. Arayanın çalıştığı kafenin sahibi olduğunu görünce, kaşlarını çattı. Bir yandan da içinden aynı şeyin olmamasını diliyordu.
Derin bir nefesle açtığı telefondan sonra, duydukları ile koşarak eve gitti. Onun da bir sabrının sınırı vardı ve o kız bu sınırı parçalamıştı.
Eve doğru koşar adımlarla ilerlerken, çarptığı insanlardan bile özür dilemiyordu. Bunca zaman sabretmişti ama artık onu kimse durduramayacaktı.
Evin kapısına gelince, var gücü ile kapıyı çalmaya başladı.
Kapıyı açan Aynur Hanımı ilk defa umursamayarak, evin içine girdi koşar adamlarla.
Arkasından Aynur Hanımın seslenişleri ile, salona daldı.
Salonda tüm aileyi gördü. Bugün pazar olduğu için herkes evdeydi.
" Tomris, kızım ne oldu?"
Mustafa Bey, hızla yerinden kalkıp kızının yanına geldi.
Tomris, Mustafa Bey'i de umursamadılar. Gözleri avını ararcasına salonda dolaşırken, gördüğü kız ile gözü seğrimeye başlamıştı.
Yaptıklarından hâlâ pişman olmadığı belli bir şekilde olan kız, ona sırıtarak bakıyordu.
Mustafa Bey'in tutuşundan kurtulup, Nisa'nın önüne doğru ağır adamlarla ilerledi.
Ayaklanan ev ahalisini umursamadan, Çınar'a dönüp konuştu.
" Bir bilgisayar getirebilir misin?"
Çınar konuşamadan başını sallayıp, bir diz üstü bilgisayar getirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Binbaşı Ve Başkomiser KURT
General FictionBinbaşı Ömer KURT... Anne ve babası şehit olduktan sonra yetimhane de büyüyen Ömer, vatanım için son kanıma kadar savaşacağım diyerek asker olur. Kalbini ikiye bölüp yarısına vatanını, yarısına ise sevdasını koyar. Ve o vatanı ile sevdiği için her ş...