otuz iki

3.5K 361 41
                                    

"Neyin var hayatım?" Hep birlikte kantinde otururken sahra sabahtan beri muhabbete katılmayıp çatık kaşları ile masayı izleyen Ertuğrul'a bulaşmayı tercih etti.

"Bişey yok. " Onu hiç iplemeyip hâlâ masayı izleyen çocuk sonunda Ege'yi de işkillendirmiş olacak ki abisine dönerek kısık sesle o da sordu.

"Dün yüzünden mi?" Ertuğrul bir anda Ege'ye dönüp "Dün mü?" Diye şaşkınca sorduğunda ege kafasını sallayıp "Evet. Annemle ufak bir tartışma yaşadınız ya." Dediğinde Ertuğrul bir anda aydınlanma yaşar gibi eski haline döndüğünde "Annem kimin umrunda!" Diye sinirle söyledi.

"E niye böylesin o zaman? Bilmediğim bir şey mi oldu?" Uysalca Ertuğrul'un kolunu sarılıp başını abisinin omzuna koydu.

Ama cidden bu Ertuğrul da bı haller vardı. Şimdiye ya sahrayla oynaşması yada birilerine yavşaması gerekiyordu. Suratı da asıktı.

"Bişey yok dedim ya. Bugün de tersimden kalkasım geldi abicim oldu mu?"

Ege tam başını omzundan kaldırmış asık suratıyla ona cevap verecekti ki masadan çekilen sandalye sesiyle yanımıza oturan can ve Azat'a döndüm.

Bunların burda ne işi vardı be?

"Ne oluyo lan?" Ertuğrul zaten huysuz sesiyle onlara bakarak sorduğunda Azat iki kolunu önünde birleştirip ona bakarak konuştu.

"Ateş kes imzalamaya geldim."

"Ney ney?" Ertuğrul hayretle ona bakarken ortamdaki herkes şaşkınca ona bakıyordu. Bende dahil...

O ise birkaç saniyeliğine bana bakıp tekrar Ertuğrul'a döndü ve ayağını hızlı hızlı sallarken konuştu.

"Diyorum ki, bitsin bu aramızdaki mevzu. Ben seninle artık kavga etmek istemiyorum."

Sabahtan beri ilk kez Ertuğrul'un dudağı kıvrıldı. Tam ağzını açmış ona cevap verecekken yanımıza yaklaşan Mert'in sesi onu susturmaya yetti.

"Niye burda oturuyosunuz." Can ve Azat'a bakarak konuşurken bizden kimseye gözü yanlışlıkla bile olsa değmiyordu.

"Anlarsın. Gel otur." Can yanına bir sandalye çekip onu da hızla yanına doğru çektiğinde sandalyeye düşer gibi oturan çocuğun ağzından küçük bı inilti çıktı.

"Ne oldu lan." Azat ve Can anlamazca ona bakarken o ise dudağını ısırarak "Yok bişi. Sert oturdum." Diyip başını önüne eğdi.

"Ee ne diyosun." Kısa bir sessizlikten sonra Azat tekrar Ertuğrul'a döndü.

"Aşk diyorum Azat kardeş. İnsana neler yaptırıyor öyle?" Az önce kıvrılan dudağı tekrar eski somurtkan haline dönmüştü.

"Bunlar senin anlayamayacağın mevzular. O yüzden sen sadece soruma cevap ver. "

"Haklısın anlamam... Her neyse, nasıl istiyosan öyle olsun." Ege aniden abisine dönüp gözlerini büyüterek baktı.

"Cidden mi? Kolundaki yanık izleri hâlâ dururken öylesine tamam mı diyorsun?!" Ertuğrul'a doğru bağırarak konuştuğunda Sahra da şaşkındı. Açıkçası bende biraz şaşkındım. Evet Azat Ertuğrul'u sevmiyordu falan ama Ertuğrul da bı o kadar Azat'ı sevmezdi. Şimdi sen nasıl istersen öyle olsun demesi... Biraz garipti işte anlayın.

"Bakın zaten başım ağrıyor. Birde benim kararlarımı sorgulamayın." Ertuğrul bıkmış gibi konuşarak ayaklanıp masadan kalktı. Karşıdaki kız gurubuna doğru yürürken de kendi kendine konuşuyordu. "Hep benden daha kinciydin zaten."

"Sen kinci değildin de ne oldu?" Ege sinirle onun arkasından bağırırken hırsla tekrar önüne dönüp bir anda Can'a doğru dönüp birde ona bağırdı. "Bakma sende bana!"

Can neye uğradığını şaşırırken "Manyak mısın nesin." Diye homurdanıp cebinden telefonunu çıkardı ve onunla ilgilenmeye başladı.

"Pişt." Kulağımın dibinden gelen sesle hızla başımı çevirip Azat'a baktım.

"Ne yapıyorsun kulağımın dibinde Allah aşkına."

"Ne zaman barışıyoruz." Konuşmama izin vermeden devam etti. "Bak senin için nelere nelere katlanıyorum." Yüzüne uzun uzun bakıp gülümseyerek elimi uzatıp alttan elini tuttum.

Gerçekten bugün benim için asla yapmayacağı bir şey yapmıştı. Bundan iki ay öncesine kadar Azat'ın sırf beni sevdiği için ölesiye nefret ettiği adamlara karşı beyaz bayrak çekeceğini söyleseler ciddiye bile almaz, akıl hastanesine yönlendirirdim.

Şimdi ise gözlerimin içine bakarak her geçen gün beni sevdiğini bana daha da çok inandırıyordu.

_________________________________

Kafam o kadar yerinde değil ki. Yazmak için yazdım bölümü şuan.

ŞEYTAN DÖRTLÜ-GAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin