SAFİR | 2. BÖLÜM

40.6K 1.9K 455
                                    

Instagram: t.y.mazer
Twitter: tymazerr



LACİVERT 2. KİTAP

SAFİR


2. HİPNOZ

Bir saat sonra evdeydik. Yol boyunca konuşmamıştık, aramızda sessiz bir ateşkeş hakim gibiydi. Ancak, karanlık köşelerinde sakladığı, bana ait olduğunu bildiğim endişeyi hala görebiliyordum.

Arabayı durdurduktan sonra güven verici bir şekilde yüzüme bakarak araçtan indi. Yavaş hareketlerle onu izledim. Kendimi hem daha iyi, hem de eve geldiğim için huzurlu hissediyordum.

Lacivert koluna girmemi sağlayarak beni yönlendirdi ve beraber giriş kapısına yöneldik. Evin tanıdık kokusu beni karşılarken içime dolan sıcaklığın tadını çıkarmaya çalıştım. Ancak, yorgunluk hissi ve uyku özlemi de kendini göstermeye başlamıştı.

Odama çıkmak istediğimi söylemek için ona döndüğümde, yüz hatlarının sertleştiğini gördüm. Bir sorun olup olmadığını sormak için dudaklarımı araladığım anda salondan bize doğru koşarak gelen kişiyi gördüğüm gibi her yanım buz kesti.

"Beren!" dedi Sofia koşarak yanıma ulaştığında.

"Seni çok merak ettik, Tanrıya şükür iyisin!"

Soran gözlerle Lacivert'e döndüğümde sıkıntıyla alnını sıvazlamakla meşgul olduğunu gördüm. Onu daha önce böyle görmemiştim ancak o an bu değişikliğe kafa yoracak durumda değildim.

Başıma saplanan ağrıyla bakışlarımı Lacivert'ten çekerek gözlerimi kapadım ve kafamı geriye atıp bu durumla baş etmek için sabır dilendim.

"İyiyim Sofia." dedim isteksiz bir şekilde. "Sadece dinlenmeye ihtiyacım var. İzninizle biraz uyuyacağım."

Sofia anlayışlı bir şekilde başını salladı.

"Hepimiz senin için çok endişelendik, iyi olmana çok sevindim." dedi yine istemeyerek de olsa samimi bulduğum bir tonla.

"Sağ ol." dedim ve Lacivert'le tekrar göz göze gelmeyerek odama çıkan merdivenlere tırmandım.

Odamın kapısını arkamdan kapattığımda Deirdre'yle bakışmaya başladım.

Ona has hüzünlü bakışlarını, acıyı resmeden yüz ifadesini özlemiştim. Deirdre bana çaresizliğimde sıkıca sarılıyor gibiydi. Lacivert'in bana en büyük armağanı ve sessiz dert ortağımdı.

Yorganı açarak yatağa oturdum ve bağdaş kurdum. Sırtımı yatak başlığına dayayıp, yorganı da boynuma kadar çektiğimde pür dikkat karşımdaki tabloya bakıyordum. Ağlamaktan yeterince sızlayan göz pınarlarım Deirdre'nin kristal gözyaşlarına bakarken can buluyor, somut damlalara dönüşmese de, yoğun hissiyle yüzümü tırmalıyordu.

Yorganı sıkıca saran ellerim, uyguladığım kuvvetin etkisiyle bembeyaz olmuştu. Uyumak istiyordum, yorgundum, kırgındım, hatta dehşet içindeydim ama kan bağlamış gözlerimi bir an bile kırpmadan Deirdre'ye bakıyor, aramızdaki boyut atlamış iletişimi bozmak istemiyordum.

Kokusu odaya dolduğunda, donuk gözlerim hala Deirdre'nin üzerindeydi. Hiçbir tepki göstermeyerek tablo ile bakışmaya devam ettim. Odada takılı kalan sessizliği bozmaya çalışmadı. Onun yerine kapıyı yavaşça kapattı ve ardından duvara yaslandı.

Hipnoz olmuş gibi Deirdre'ye bakarken, Lacivert'in bana vakit tanıdığının farkındaydım. Beni tanıyordu ve içimde biriken fırtınaları tutuşturmam için zaman veriyordu. Sessizliğimiz her geçen dakika can alıcı bir döngüye dönüştüğünde, göğsümü saran sarsıntılara daha fazla engel olamadım.

Lacivert  - Safir - AmberHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin