-11-

196K 8.7K 2.3K
                                    

Nina'nın pijama partisinin üstünden bir hafta geçmişti. O günden beri Michael'i görmemiştim. Neredeydi bu çocuk? Çok meraklanıyordum.

Nina, David, Mandy, James ve ben okulun bankında oturuyorduk.

"Michael'i göreniniz hâlâ yok değil mi?" diye sordum. Herkes başını iki yana salladı. Evini biliyordum ama gitmeye cesaret edememiştim. Telefonu da kapalıydı. Ona hiçbir şekilde ulaşamıyordum.

Evde odamın balkonuna çıkmıştım. Ama artık daha fazla bekleyemiyordum. Onu gerçekten özlemiştim. Çok endişeli ve aşırı sinirliydim. Hava karanlıktı ama umursamıyordum. Ceketimi alıp dışarı çıktım. Belki okula gelmemesinin sebebi bendim ama artık evine gidip gerçeği öğrenmeliydim.

Hızlı adımlarla yürüyordum. O anda bir el beni kendine çekti. Korkuyla arkamı döndüm.

David'di.

"Hadi ama! Tüm o vampir olayını öğrendikten sonra bile hala karanlıkta dışarı çıkıyorsun?!" dedi.

"Neden? Senin gibiler kanımı emecek diye korkmam gerekiyor?" dedim. Lanet olsun! Ne demiştim ben?

"David.. Özür dilerim. Gerçekten sinirlerim bozuk. İsteyerek söylemedim." dedim. Bana baktı ve gülümsedi.

"Önemli değil ki haklısın çünkü." dedi. Harika..

Yürümeye başladım. Ama o da yanımdan geliyordu. Beni yalnız bırakmayacaktı. Michael'in evinin önüne kadar gelmişti fakat sonra durdu. Evin bahçesine bile girmedi. Evde ışıklar açıktı. Bana baktı.

"Siz rahatça konuşun. Yarın görüşürüz." dedi. Ben daha bir şey diyemeden ortadan kaybolmuştu.

Zili çaldım. Kapıyı Michael açtı. Birkaç dakika yüzüme baktı. Şaşırmış gibiydi. Onu özlemiştim.

"Onca olandan sonra hâlâ buraya gelebiliyor musun? Sana saldırmama rağmen.." dedi. Gülümsedim ve boynuna sarıldım. O da bana sarıldı. Daha sonra biraz geri çekildi.

"İçeri girmek ister misin?"

"Tabii ki." dedim ve içeri geçtik. Odasına çıktık ve oturduk.

"Yalnız yaşıyorsun?" diye sordum.

"Evet." dedi.

"Jenna.. Bak ben gerçekten çok üzgünüm. Bir an kendimi kontrol edemedim. Çünkü.. Kanın öyle güzel kokuyor ki.. Özür dilerim." dedi. Gerçekten de çok üzgün gözüküyordu. Gülümsedim.

"Önemli değil." dedim. Bir süre bana baktı. Sonra kolunu kaldırdı ve ben de başımı onun vücuduna yasladım. O da koluyla bana sarıldı. Hiç konuşmuyorduk. Biraz zaman geçtikten sonra geri çekildim.

Gizemli KasabaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin