kitchen: hah

982 153 7
                                    


Sahiden o fırında öylece oturup onun yapacağı kapkekleri denemek için beklediğime kendim bile inanamıyordum.

Bilmiyorum, sanırım sahiden bir anlığına düşündüğüm fırından kaçıp eve gitme fikrini düşünüp değerlendirmiştim. Eğer kaçsaydım Harry'nin ne kadar üzüleceğini hesaba katmıştım tabi. Sonuç olarak bir düzene soktuğum düşüncelerim sayesinde normalde olduğum Louis'ye dönüşmüş, Harry'nin içinde kaybolduğu ve bir şekilde içeride mutlulukla bir şarkı mırıldanıp kendi etrafında dönerek kapkek yaptığına emin olduğum mutfaktan çıkmasını bekliyorken, geçen zaman yıllar gibi gelmişti.

Sonunda kıvırcık kafa mavi kapıların arasından elinde taşıdığı çeşitli kapkeklerle dolu tepsiyle görüş alanıma girdi. Oturduğum masa mutfağa yakın olduğundan, beni gözüne kestirdiği gibi konuşmaya başladı.

''Aslında soğumaları için biraz beklemem gerekiyordu ama bilirsin, bazen biraz sabırsız olabiliyorum.''

Sinsice gülümsedim.

''Bazen mi? En son ne zaman gerçekten sabırlı oldun acaba? Anne karnında falan?''

Harry tok bir 'hah' sesi çıkardı.

Onu sinir etmenin verdiği hazla gülümsediğimde, Harry beni geçiştirerek kekleri işaret etti. 

''Yiyecek misin yoksa sihirli bir gücün onları midene yerleştirmesini falan mı bekliyorsun?''

Bu sefer tok bir 'hah' sesi çıkaran taraf ben olmuştum.

WindowsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin