39/ Seyirlik Değil Ömürlük Olsun

10.7K 511 32
                                    

Multimedya: Sezen Aksu - Hoş geldin

KÖRDÜĞÜM'ü hala okumayanız mı var yoksa? Hemen profilimden ulaşabilirsiniz! İlk bölümü yükledim!

Keyifli okumalar!

***

"Bayan Gevrek'ten Bay Gevrek'e, tamam!"

"Bay Gevrek dinlemede Bayan Gevrek, tamam!"

"Bay Gevrek, her şey tamam mı? Bay Şapşik'le buluştunuz mu? Tamam!"

"Buluştuk Bayan Gevrek. Emirlerinizi bekliyoruz, tamam!"

"Şimdi kapatıyorum, ben seni sonra arayacağım Bay Gevrek! Şimdi gidip Bayan Şapşik'i bulmam lazım. Tamam!"

"Görüşürüz Bayan Gevrek, tamam!"

Telefonu kapatıp cebime koydum ve gözlerimdeki güneş gözlüğünü düzelttim.

Ayol, Bay ve Bayan Smith olur da, Bay ve Bayan Gevrek olmaz mı? Hemde İzmir usulü!

Canım sevgilim birtanem Arslan ile işimizi gücümüzü bıraktık Cem ve Ceyda'yı birbirine ayarlamaya çalışıyoruz.

Vallahi biz bunları az daha ayarlamazsak, Cem kendini Mecnun gibi çöllere vuracak. Bakın ciddiyim, çocuk bu gidişle Mısır'a gidecek. Sizce biz buna canım sevgilim birtanem Arslan'ımla izin verir miyiz? Ha-ha-ha!

Bay ve Bayan Gevrek olarak hemen elimizi kolumuzu sıvadık ve Bay Şapşik'i de olaya dahil edip, Bayan Şapşik'i tuzağa düşürmek için akıllarımızı birleştirdik!

(...)

Arslan (Canım sevgilim birtanem) Cihangir

"Çocuklar bakın bakalım Arslan Abinize!"

Birbirinden tatlı beş erkek, beş kız çocuğu bana baktılar. Elimdeki fotoğraf makinasıyla onların fotoğraflarını çektim.

"Cem Abisi, dağıttın mı çocukların mektuplarını?" Diye sordum Cem'e.

"Dağıttım! Şimdi çocuklar, hadi küçük bir pravo yapalım. İlk mektubu kim verecekti?"

Küçük Melek, kıpkırmızı kelebek elbisesiyle öne çıktı. "Ben! Ben vereceğim!"

"Aferin benim güzelime! Peki, ne diyeceksin meleğim?" Diye sordu Cem.

"Abla, bu mektup sana!' Diyeceğim. Mektubu verdikten sonra da arka tarafa kaçacağım."

"Aferin be prenses! Peki, ikinci mektubu kim verecek?"

Mavi pantolonu ve beyaz gömleği, ona uygun kırmızı papyonuyla Umut öne çıktı.

"Ben vereceğim Cem Amca! Abla mektubu okuduktan sonra hemen yanına gidip mektubu vereceğim ve kaçacağım!"

"Ya siz çok zeki çocuklarsınız be! Aferin size!"

Cem, sırayla bütün çocukların teker teker yeniden ne yapacaklarını hatırlatırken bende onların fotoğraflarını çekiyordum.

Benim de en büyük bağışçılarından ve destekçilerinden biri olduğum Mavi Gün Lösemili Çocuklar Okulu'nun güzide on çocuğuyla çok güzel bir sürpriz yapacaktık Ceyda'ya.
Bu fikir Gözde'nin aklına gelmişti. Ceyda'nın çocuklara olan sevgisini bildiği için böyle bir şey planlamıştı.

Geri kalanlar da Cem ve benden gelmişti.

Ben, kırmızı güllere küçük mektupları yapıştırıyordum. Çocuklara da sırayla mektuplarını veriyordum.

Büyük Patron (!)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin